HER KAFADAN BİR SES ÇIKSIN
Hüseyin Barış Özsoy
Her kafadan bir ses çıkması hep bir kargaşayı anlatır. Oysaki insanlık gelişimini bu yolla sağlar. Özellikle ülkemizde görünmeyen birinin, elinde görünmeyen bir değnekle ses çıkan kafalara vurduğunu sanıyoruz. Aslına bakılırsa millet olarakta pek sevmiyoruz ses çıkaran kafaları. Alışılagelmiş yaşam ritmimiz bozuluyor farklı bir ses duyduğumuzda. Bizi şaşırtan, kızdıran belki de korkutan bir şey bu durum. Sevmiyoruz kardeşim işte zorla mı? Ne güzel yaşayıp giderken sanki elimizden herşeyimizi alacaklarmış gibi oluyoruz. Ailemizden koca bir millete kadar bu durum değişmiyor. Evde farklı davranan bir çocuk, sokakta herkesin oynadığı oyunu beğenmeyip takımı bozan arkadaş, okulda eğitim sisteminin hatalarına rest çekip inandığı doğuları savunan bir öğretmen, meydanlarda ekonomiden değil de mesela ülkenin okumama sorunu hakkında konuşan bir siyasetçi. Bu örnekler sabaha kadar geliştirilebilir. Bu kişileri hepimiz tanıyoruz değil mi? Her saydığım örneğe mutlaka bir isim sayabiliyor herkes. Hangimiz bu farklı olabilen insanları seviyoruz. Aslında bu farklılık onların tercih ettiği bir şey değil. Türkiye’de 2 milyon civarı üstün zekalı çocuk olduğu tahmin ediliyor. Ve bu sayı bizi dünya ülkeleri arasında üst sıralara yerleştiriyor. Bu çocuklar istekleri dışında, ebeveynlerinden, arkadaşlarından, öğretmenlerinden farklı olmalarına rağmen onlarla birlikte onlar gibi yaşamak zorunda. Biz normal insanlar için bu çokta yadırganacak bir durum değil belkide. Ama onlar için kafese tıkılmış bir muhabbet kuşu olmaktan farksız bir dünya demek bu. Bizler onları anlayamadığımız için daha çok, ne gerizekalı çocuk diye tanımlıyoruz. İstemsizde olsa ötekileştiriyoruz. Ama hiçbirimizin fark etmediği bir şey var, aslında onların içinden doğru yetiştirilmiş olanlar sayesinde kendimize bir yaşam şekli kuruyoruz. Yüzyılın gelmiş geçmiş en büyük dahilerinden biri olan Albert Einstein “Aslında herkes bir dahidir… Ama siz kalkıp bir balığı ağaca çıkma yeteneğine göre yargılarsanız, balık tüm ömrünü bir aptal olduğuna inanarak geçirecektir.” der. Aslında herkes bu sözü duyduktan sonra kendi hayatı içindeki kırılma noktalarını düşünüp bulabilir. Ve vardığı sonuç o farklı insanlara nasıl davranması gerektiğini gösterebilir. Her birimizin evinde yada çevresinde mutlaka potansiyel bir dahi var. Ve bizim onlara yaşattığımız çocukluk onları ya bir bilim adamı yada yitik bir yetenek yapıyor. Bundan kötüleri de var elbet. Dünyada en tehlikeli seri katiller ve bizim suç makinası diye tanımladığımız kişilerde genellikle bu çocukların içinden çıkıyor. Yani bu noktada o müthiş atasözümüz geliyor akla. “ Ne ekersen, Onu biçersin.” Çok uzattım galiba lafın başını kaçırdık. Ne anlatıyordum ben... Tamam tamam hatırladım, ben inanıyorum ki şaşırdığımızdan yada kızdığımızdan değil korktuğumuzdan dolayı sevmiyoruz onları. Ama ister kabul edin ister etmeyin biz onları nasıl bir birey yaparsak onlarda bize ona göre bir yaşam şekli sunuyorlar. Bu sebeple korkmayın, bırakın da; “HER KAFADAN BİR SES ÇIKSIN”
Yorumlar
Trend Haberler
Aydın’a yılın ilk karı yağdı
Aydın'da acı ölüm: Hız tutkusu sonu oldu
Nazilli’de okul yangını: Gece başlayıp sabaha kadar cayır cayır yandı
Genç mühendis kansere yenildi
Aydın'da feci kaza! 27 yaşında hayatını kaybetti
Aydın’da feci ölüm: Süt sağarken akıma kapılarak can verdi