Kim olduğumuzu çözme serüveni aslında yaşamak dediğimiz. Çocukluğumuzdan itibaren kendimizle verdiğimiz savaşın galibi oluyoruz son kertede. Seçtiğimiz yada seçmediğimiz her olasılık başka bir paralel evren oluşturuyor mu bilmiyorum ama var olduğumuz evrende paralel benlikler oluşturduğu kesin. En nihayetinde seçtiğimiz ya da seçmediğimiz her yol, vardığımız sonuçla doğrudan ilişkili. İçimizde kendimizle verdiğimiz kavgada en önemli etkenlerden biri ya öyle yapmasaydım düşüncesi değil mi?

Sadece memnun olmadığımız sonuçlarda değil, beklediğimiz ve varmak istediğimiz sonuca ulaştığımızda bile aklımızın bir köşesinde diğer seçeneği seçseydim bundan daha iyisi olur muydu dedirtmiyor mu bize? Demekki hangi seçeneği seçersek seçelim tam tatmin noktasına ulaşamıyoruz. Öyleyse içimizde bir değil birden fazla paralel benlik var demektir. Her biri tek bir kişi olmamıza engel olmuyor mu çoğu zaman? Kendimizle çeliştiğimiz her karar, bu paralel benliğin dışa vurumu.

Bu mesele çocukluğumuzdan itibaren başlıyor söylediğim gibi. Biz farkında olmadan bölünerek çoğalıyoruz an be an. Arkamıza bakıp kendimizle hesaplaştığımız zamana kadar genel toplam almadığımız hayatımız, bizi mazinin gölgesine atıveriyor. Sonra nostaljik melankoli sarıyor bir süre bedenimizi. İşte en zayıf, en hassas, en savunmasız olduğumuz anımız abu zamanlara denk geliyor. Kaderin cilvesi mi, yoksa doğanın işleyiş şeklimi bilinmez hep bu en savunmasız zamanlarda darbe yiyoruz. Bir filmde diyordu ya “Bir erkeği ancak en masum olduğu zaman vurabilirsiniz” Bu olayı cinsiyetle sınırlamak çokta doğru değil. Bu alemi paylaştığımız tüm canlılar için geçerlidir bu. En masum olduğunuz an, en savunmasız olduğunuz andır.


Sizi hayata karşı en savunmasız bırakan şeyde içinizdeki paralel benliklerdir. Tek düze düşünüp karar verdiğiniz zamanlarda herseye hazırlıklısınızdır. Ama içinizdeki paralel benliklerden birine göre karar vermek sizin en masum anınızda mümkündür sadece. Ve masumiyetin kucağına düştüğünüz anda vururlar sizi. Bu ne bir son nede bir başlangıçtır. Bu içinizde oluşan yeni bir paralel benliğin doğumudur sadece. Bu andan itibaren direnmeniz ve mücadele etmeniz gereken yeni bir ben daha oluşur. Başkaları içinse, her yeni benlik başka bir senden ibarettir.