Eğitilmeyen her canlı vahşidir
Şenol Babacan
İçinde bulunduğumuz iletişim çağının en büyük eksikliği aslında iletişimsizlikmiş.
İletişim, kişiler arasında duygu, düşünce, bilgi ve haber alışverişidir. Çeşitli araçlarla oluşturulan bilgi ağlarıyla da iletişimi sağlayabiliriz.
Başka bir deyişle, anlama ve kendimizi ifade etme biçimimizdir. İletişimin sağlıklı olması ve amacına ulaşması durumuna ise etkili iletişim denir.
Etkili iletişim kurabilmek için bazı becerilere sahip olmamız gerekir. İnsanoğlu tarih boyunca iletişimin birçok türünü deneyerek duman, kuş ve ıslık gibi geçmişten günümüze dek gerek haber almak gerekse kendini ifade etmek için çeşitli şekillerde bağ kurmuştur.
İnsanoğlu var olduğu sürece iletişim kaçınılmazdır. Bu durum toplumsal yapının temeli ve sosyal bir gerekliliktir.
İnsanların kendilerini ifade etme biçimleri farklılık gösterse de özünde kendini anlatma ihtiyacı vardır. Kendini tanıyan ve özelliklerinin farkında olan insan sosyal açıdan uyumludur, daha kolay anlar ve algılar.
*
İletişim kurmayan ve eğitilmeyen her canlı vahşileşir.
Dağlardaki yaban köpekleri gibi,
Budanmayan ağaçlar gibi,
Hiçbir eğitim almamış zorba insanlar gibi…
Hafta başında Didim Belediye Başkanı Deniz ATABAY ve özel avukatı yemek yediği restoranda eli sopalı birkaç kişi tarafından saldırıya uğruyor.
Sebebi ne olursa olsun bir hukuk devletinde, Atatürk cumhuriyetinde hiçbir sorunun çözümü zorbalık değildir.
Zorbalığın var olduğu toplumlarda iletişim yoktur, adalet yoktur, bilim yoktur.
Bu vahşetin faillerinin en ağır şekilde cezalandırılmasını diliyorum ve bu zorbalığı şiddetle kınıyorum.
*
Popüler kültür ve bu içinde bulunduğumuz teknoloji çağı insanlar arası etkili iletişimin en büyük düşmanı oluverdi.
Artık göz göze iletişim yerine klavyelerle iletişim kurar hale geldik.
Alo paket servislerinden yemek söylerken bile uygulama üzerinden sipariş veriliyorken bizim çocuklarımız kimlere merhaba diyecek, kimin halini hatırını soracak?
Önceden ebeveynlerimizden eve geç geldik diye azar işitirdik, şimdi çocuklarımızı karşımızdaki parka yollayamıyoruz.
Ama kabahat onlarda değil, onlara tabletler, telefonlar, bilgisayarlar alan bizlerde. Hadi siz bu teknolojik aletlere bir kısıtlama getirdiniz.
Herkes bunu uygulamadığı için parkta çocuk yok. Senin çocuğun kiminle oynayacak?
Hoşgörülü olmak
Karşımızdakini dinlemek
Empati kurmak
Ön yargılarımızdan arınmış olmak
Olumlu ve olumsuz eleştirilere açık olmak
Beden dili, göz teması
Gibi etkili iletişimdeki gereksinimleri nasıl öğrenecek yeni nesil?
İletişim çağında yaşadığımızı sanıyoruz ya, aslında iletişimsizlik bu çağın en büyük acı gerçeği.
İşimiz çok zor arkadaş.
Hem de çok zor.
Sizce?
Sağlıcakla…
Yorumlar