Aile kurumu tehdit altında (2)
Dr. Mesut Mezkit
Müslüman aile kurumu nasıl tehdit altında olduğunu bir önceki yazımızda dile getirmiştik. Daha önceki bir makalemizde Millî şairimiz Mehmet Akif’in 22 Mayıs 1913 tarihli bir şiirine dayanak yaparak konuya temas etmiştik. Günümüzün hali pür mealini tespit açısından son dönem mütefekkirlerimizden Mehmet Doğan’ın çok güzel bir tahlilinden bir kısmını nakletmek istiyorum.
‘Âilî inkılâb’ Mehmed Âkif’in Safahat’ının 3. kitabı olan Hakkın Sesleri’nde geçen bir kavramdır. Bunu ‘âile inkılâbı’ veyahut da ‘âile devrimi’ şeklinde ifade edebiliriz.
45 mısralık şiirin 21 mısraında şair sözü âileye getirir:
Biz ki her mevcudu yıktık gâyesiz bir fikr ile; Yıkmadık bir şey bıraktık… Sâde bir şey: Âile. Hangi bir bünyânı mahvettik de ıslâh eyledik? İşte vîran memleket! Her yer delik, her yer deşik! Bunların ta’miri kabil… Olsa ciddiyet, sebat: Lâkin Allah etmesin, bir düşse şâyet âilât, En kavî kollarla hattâ kalkamaz imkânı yok. Kim ki kalkar der; onun hayvan kadar iz’anı yok! ‘Âilî bir inkılâb olsun!’ diyen me’yûs olur; Başka hiçbir şey kazanmaz, sade bir deyyus olur. Çünkü “çıplak” inkılâbatın rezalettir sonu… Ey denî kundakçılar, biz sizde çok gördük onu!
Şiirin altında 22 Mayıs 1913 tarihi vardır. Yaklaşık 110 yıllık bir metinle karşı karşıyayız. Âkif’in şiddetle karşı çıktığı “âile inkılâbı”nın Türkiye’nin batıcı, pozitivist elitinin, ‘aydınlarının’ bir fikri, ideali veya projesi olduğunu söyleyebiliriz.
Biz her türlü mevcudu gâyesiz bir fikir ile yıktık. Bir tek yıkmadığımız âile kaldı. Şair, “hangi yapıyı mahvettik de ıslah ettik?” sorusunu sorar. İşte memleket virandır, her yer delik deşiktir. Yine de ciddiyet, sebat olsa bunların tamiri mümkündür. Yani bu şekildeki hasarlar telafi edilebilir. Bunların maddî yıkımlar olduğunu düşünebiliriz. Türkiye’nin o günden bugüne maddî hasarlarını beli ölçüde giderdiği söylenebilir. Buna karşılık mânevî hasarlar konusunda iyimser olmak güçtür.
Mehmed Âkif, âilenin düşmesinin büyük bir felakete yol açacağını, en güçlü kolların bile onu düştüğü yerden kaldıramayacağını söyler. Şairin üslûbu gittikçe sertleşir: Kim ki âile düştüğü yerden kalkar der; onun hayvan kadar iz’anı yokdur.
Âile inkılâbı olsun diyenlerin böyle bir inkılâptan ellerine bir şey geçmez. Şair ağzını bozar: Bunların sadece “deyyus” olacağını söyler. Deyyus kelimesi düpedüz bir hakaret sözüdür.
Âkif, devrinde “âile inkılâbı” teranesi tutturanların, hatta bunu olmazsa olmaz sayanların varlığından haberdar olmalıdır ki, sözünü şöyle tamamlar.
Çünkü ‘çıplak’ inkılâbatın rezalettir sonu…” (Gerçek Hayat Dergisi,Aralık-20211, shf.108,109.)
Devam edeceğiz.
Yorumlar
Trend Haberler
Aydın'da acı ölüm: Hız tutkusu sonu oldu
Nazilli’de okul yangını: Gece başlayıp sabaha kadar cayır cayır yandı
Genç mühendis kansere yenildi
Aydın'da feci kaza! 27 yaşında hayatını kaybetti
Aydın’da feci ölüm: Süt sağarken akıma kapılarak can verdi
Kuşadası'nda zamlara karşı çare sobalar oldu