Türkiye’de çok garip ilişkiler yumağı var.
Görevi olmadığı halde vazifeliymiş gibi hareket eden bir takım zevat var.
Bu şahıslar, Fener Rum Patriğinin ‘Ekümenik’ iddialarını tescilleme peşindeler.
Doğrudan olmasa da bu kişi ile yapılan görüşmeler dolaylı olarak buna zemin hazırlıyor.
Patrik o kadar pervasız davranıyor ki Lozan antlaşmasını…
Anayasayı çiğnemekten kaçınmıyor.
Nereden buluyor bu cesareti?
Bakınız, son Sümela Manastarı’ndaki ayin meselesine…
Bu ayin tamamen ‘Pontus’ hayalini canlandırma projesinin bir parçasıdır.
Şu hususlar kabul edilemez:
Trabzon’un fetih haftasında Fener Rum Kilisesi Başrahibi’nin bir devlet başkanı edasıyla…
Ortodoks halifesi gibi yurt dışından insan çağırıp ‘Türkler soykırım yaptı’ denilerek Pontus Bayramı şovu yapma teşebbüsü kabul edilemez.
Trabzon’da Pontus Bayramı kutlamalarının Sümela’daki ayinin dinî değil siyasî ayin olduğunu göstermektedir.
Bu kabul edilemez.
Yunanistan eski Kültür Bakanı Melina Merküri’nin 1982 yılında “Anavatan Pontus’u Kurtarma Dünya Komitesi” adına dağıttığı harita tam da Pontusçuluk hayaline kapılanlar için moral ve isteklendirme kaynağı olmuştur.
Hala Yunan öğrencilere ders kitaplarında gösterilen bu harita kabul edilemez.
2010 yılına kadar yapılmayan ayinin FETÖ’nün ‘dinlerarası diyalog’ isimli hain projesiyle Pontus şovuna dönüştürülen ayinin icra girişimleri (bu yıl veya gelecek yıllar için) kabul edilemez.
Fener Ortodoks Patrikhanesi, Lozan Antlaşması'nda İstanbul, Gökçeada ve Bozcaada'daki Hıristiyanların dini hizmetlerini karşılamakla yetkilidir.
Trabzon'da bir ayin faaliyetleri hem Lozan antlaşmasına…
Hem de Anayasaya aykırıdır.
Burada Pontusçuluk hayalleri vardır.
Bu ayinler, Pontus hayallerini yeniden canlandırmak, ülkemizde sözde Güneydoğu sorunu yanında bir de Pontus adıyla 'Karadeniz sorunu' çıkarma amaçlıdır.
Bu Papaz efendinin Trabzon'un fetih günü ya da haftasına gelecek şekilde ayarlanmış (her ne kadar tepkiler üzerine ertelense de gerçek değişmiyor) bu sözde ayinin temel amacı şudur: ‘Trabzon, Pontus’tur’ mesajını vermek.
Bu, asla kabul edilemez.
Bu faaliyetler, Yunanistan’ın uzun süredir yürüttüğü Pontus emellerinin bir parçasıdır.
Yunanistan gibi yeni yetme bir devletçik Trabzon'u ve Karadeniz'i hedef almış durumdadır.
Yunanistan Dışişleri Bakanlığı bünyesinde faaliyet gösteren ‘Dış Yunanlılar Genel Sekreterliği’ tarafından yapılan açıklamada; Karadeniz ve Trabzon civarında yapılan söz de Pontus soykırımı için yapılacak bütün faaliyetlerin destekleneceğini ilan etmiştir.
Yunan Kalkınma Bakanı Akis Cohacopus, Türkiye’nin, Trabzon ve civarında yapılan sözde Pontus soykırımını tanıması gerektiğini ısrarla söylemiştir.
Bunlar kabul edilemez ve Türk devleti, mide bulandıran bu tarz faaliyetlere zinhar müsaade etmemelidir.
Gelinen noktada bu Pontusçuluk faaliyetleri öyle bir hal almıştır ki; Yunan ajanları Trabzon ve çevresinde cirit atmaktadır.
Pontus propagandası yapılmaktadır.
Üzüntü verici olan ise Türkiye’nin en milliyetçi şehri Trabzon’da halk kendi soyundan sopundan şüphe eder hale gelmiştir.
Özelikle -ertelenmiş olması gelecek yıllarda yapılamayacak anlamına gelmiyor- bu ayinin Trabzon’un Fatih Sultan Mehmet Han’ın fethinin yıldönümüne denk getirilmesi başlı başına bir meydan okumadır.
Papaz Bartholomeos, 2 Eylül 2023 tarihinde Yunanistan’a gittiğinde uçağının askeri havaalanına inip askeri bir törenle karşılanması ciddiye alınmayacak bir durum mudur?
Bu da kabul edilemez.
Unutulmasın: Su uyur; düşman uymaz.
Yunanistan, Trabzon üzerinde Pontus adı altında hak iddia edebilmek gayesiyle kendi ülkesinde ve dünyanın çeşitli devletlerinde 400’ün üzerinde dernek ve vakıf kurmuştur.
Bu vakıf ve dernekler haybeye açılmış örgütler değildir.
Yeri ve zamanı geldiğinde kullanılmak üzere kurulmuş örgüt yapılanmalarıdır.
Devlet içinde devlet kurma hayalini taşıyan Fener Kilisesi Başrahibi, Ortodoks Halifesi olarak gösterilmeye çalışılmaktadır.
Ve bu Başrahip’in sicili ise çok bozuktur.
Bunlardan bir kaçını sıralayalım:
- 2009 yılı Kasım ayında Fener Kilisesi Başrahibi Bartholomeos, dönemin ABD Başkanı Obama ile New York’ta görüşmüş ve görüşmenin ardından Beyaz Saray’dan yapılan açıklamada Bartholomeos’tan “Ekümenik Patrik” olarak söz edilmiştir.
- 22 Ağustos 2021 tarihinde Fener Kilisesi Başrahibi Bartholomeos, “Ekümeniklik” sıfatını kullanarak Ukrayna Devlet Başkanı Zelensky’i ziyaret etmiş ve burada da yalnızca Lozan’ı değil Türkiye’nin milli dış politikasını ve tarafsızlığını ABD ajandasına hizmet etmek uğruna çiğnemiştir.
- 26 Ekim 2021’de sözde Fener Kilisesi Başrahibi, özde Metropoliti Bartholomeos, ABD’ye yaptığı ziyarette ABD Başkanı Biden’a “İstanbul’daki tarihi makamımızda hayatta alma mücadelesi verirken, Ekümenik Taht’a verdiği daimi destek için ABD’ye minnettarız.” ifadelerinde bulunmuştur.
- 26 Ekim 2022 tarihinde İstanbul Fatih Kaymakamlığına bağlı, Aya Yorgi Kilisesi’nde papazlık yapan Bartholomeos, yeni İngiliz Kralı tarafından da “Ekümenik” ifadesi ile karşılanmıştır.
- 7 Kasım 2022 tarihinde Fatih Kaymakamlığına bağlı kilisenin Başpiskoposu Bartholomeos, Bahreyn’deki Diyalog Forumu’na “Konstantinopolis - Yeni Roma'nın Başpiskoposu ve Ekümenik Patrik” sıfatıyla katılmıştır.
- 10 Eylül 2023 tarihinde Fener Kilisesi Başrahibi Bartholomeos'un "Ekümeniklik" iddiasıyla New York Başpiskoposluğuna atadığı "Türk vatandaşı" Elpidophoros Lambriniadis, "Osmanlı’nın Son Döneminde 30 Yıllık Hıristiyan Soykırımı, 1894-1924” başlıklı seminer düzenlemiştir. Fener Rum Metropoliti’nin küresel bir rol üstlenerek dünyaya metropolit ya da elçi atama gibi bir yetkisi bulunmamaktadır. (Teknik bilgi kaynağı: Müstafi Tümamiral Cihat Yaycı, Basın Açıklamasından.)
***
Görünen o ki kendini sözde “ekümenik” ilan eden bu Başrahip’e içimizden birileri de koltuk çıkmaktadır.
İnsan düşünmeden de edemiyor: Başrahip ile nasıl bir ilişkiniz var?
Yoksa akrabalık bağınız mı var?
Bu sualleri sordurmak istemiyorsanız dikkatli adımlar atmak mecburiyetindesiniz.
Vesselam