CHP önceki dönem Genel Başkanı sayın Kemal Kılıçdaroğlu’na HUZUR BATMAYA BAŞLADI. Otur oturduğun yerde, Allah aşkına. Çek artık elini CHP’den.

Sayende yoğun bakıma giren CHP, biraz nefes alsın. Hayata dönsün.

CHP’nin yoğun bakımdan çıkmasından, kendine gelmesinden rahatsız olmuş bir halin var.

Yine, bağırarak çirkin siyaset yapma hastalığın mı depreşti?

Kongre üyelerimiz beni isterse neden bir CESARETLİLER HAREKETİ yaratmayalım? diyorsun.

Siz mevta olmadınız mı? CHP’yi bu duruma siz getirmediniz mi?

15 yıl CHP’nin yoğun bakımda kalmasına sebep siz değil misiniz? Siz bundan sonra, neyin umudu olacaksınız?

Yapma Sayın Kılıçdaroğlu. ESKİYE RAĞBET OLSA, BİT PAZARINA NUR YAĞARDI, atasözünü hatırlayın lütfen.

Hizmet aracı siyaseti belden aşağı indiren, sizin gibi liderler değil mi? Hizmet aracı siyaseti, hakaret etme ye dönüştüren siz değil misiniz?

CHP, neden huzurlu bir dönem geçirmez? Neden iktidara koşmaz.. Şimdi anlaşılıyor.

Bırakın bu benciliği. Makam hastalığınızı tedavi ettirin.

Cümle âlem, Kılıçdaroğlu’nun genel başkanlığında, CHP’nin yüzde 25’te çakılı kaldığını çok iyi biliyor. CHP’nin oyu yüzde 25’ten bir tık yukarı çıktı mı?

15 yıl partiyi muhalefette patinaj yaptıran Kılıçdaroğlu değil mi?

Laf cambazı Bay Kemal, neden bir daha aday olmak ister?

Bu kadarda bencillik, hastalıktır. Makam saltanatı size çok mu tatlı geldi sayın Bay Kemal?

Siz siyasi mevta oldunuz. Kapanan devir, bir daha hayata döner mi?

Genel başkanlık hastalığına mı yakalandın. Sayın Kılıçdaroğlu.

Siyasi yaraların mı kaşınmaya başladı. Siz ne istediğinizi biliyor musunuz?

Beni hançerlediler sözü ile kimi kastediyorsun? Bilmiyorum. Omuzlarda ne oldu?

Adaylığını destek için Karadeniz’den 761 imza toplayan Ekrem İmamoğlu mu sizi hançerledi?

Rahmetli Cumhurbaşkanımız Süleyman Demirel ne demişti?

Siyasette dün dündür, bugün bugündür. Sözünü bir hatırlayın.

Sayın İmamoğlu da, sizden, NE ŞİŞ NE KEBAP olmayacağını görmüştür.

Size, aday ol diyenler sonra neden aday oldun? Dedilerse bu yaşattığınız çelişkilerden dolayıdır.

Gerçek değişimi ben yaptım diyorsunuz. Değişim size göre ağız kavgası mı?

Otur yerine Sayın Kılıçdaroğlu. Yine oyunlardasın. Seni bu havaya sokanlar, partinde çıkar musluğu kesilenler olmalı. BUNU UNUTMA YETER. CHP’YE LİDER DEĞİL HUZUR LAZIM.

**

ÖNCE, SİZİ UYUTALIM!

Sayın Cumhurbaşkanı gündemi değiştirmede çok mahir ve zeki bir lider. Üstüne yok.

Bizde muhalefet, Cumhurbaşkanı ne derse, düşünmeden üstüne atlamayı seviyor. Kedinin ciğere atladığı gibi.

Millet açım diyor. Muhalefet mitingler yapıyor. Emekli ücretlerini, çiftçinin taban fiyatını sahaya indirip, hükümeti sıkışmaya başlıyor.

Hükümet tam köşeye sıkışırken, Sayın Cumhurbaşkanı kanadından, SOKAK HAYVANLARINI UYUTALIM sesleri geliyor.

Vay sen misin onu söyleyen, muhalefet kanadında, geçim sıkıntısı, açlık bitiyor enflasyon bitiyor.

Muhalefette, nasıl uyutursun, önce sizi uyutmak lazım. Hadi uyut görelim tartışması başlıyor. TAM BİR KAYIKÇI KAVGASI, gibi…

Hükümette, derin bir oh çekiyor ve sıkıntıyı geçici olsa da atlatıyor.

Enflasyon, geçinemiyorum sesleri bir süre ileriye atılmış oluyor.

Allah aşkına, Türkiye gibi bir ülkede, gündem bu kadar kolay değişir mi?

Sayın Cumhurbaşkanı bunu tam olarak 22 yıldır yapıyor. Muhalefette, gömü bulmuş gibi, kedinin ciğere atladığı gibi üzerine atlıyor.

Gel de, Sayın Cumhurbaşkanını takdir etme. Muhalefetle adeta istediği gibi oynuyor.

Türkiye’de 10 gündür, uyutursun, uyutamazsın tartışması yaşıyor.

Toplumlar kendine layık yönetilirmiş. Bizde böyle yönetiliyoruz işte. Sonrada, millet bu muhalefetten UMUT BEKLİYOR.

**

YURDUM YURDUM, ANAYURDUM!

8 günlük Avrupa turunda irili ufaklı 7 ülkeyi, devletleri mukayese etme fırsatı bulduk.

Tam 7 ülkeye girdik çıktık. Bu sekiz günde tura katılanlar yaya olarak bu gezide tam 47 km yol yürüdüler.

Nerden bildin diye sorarsanız. Telefonumda adımsayar vardı. 68.000 adım atmışım. Her adımım 70 cm’den 47 km yapar.

Çok çok yorucu bir durum. Bunun adı olsa olsa balkan turu değil, yürüyüş turu olmalı. Herkes gibi bizde yaşadık bu yorgunluğu.

Tura katılan 90 kişinin hepsi de YEŞİL PASAPORT taşıyorsa, turu düzenleyenler ve tura katılanlar bunu dikkate almalı. İleride bu konuları işlerim.

Nazilli’de böyle bir tur organizasyonun varlığı, Nazilli ve çevremiz için bir şanstır. Halkımızın bunu değerlendirmesi lazım.

Balkanlar çok bakir bir bölge. Yugoslavya’nın yıkılışından sonra irili ufaklı 7-8 ülke kurulmuş nüfusları 2 ile 10 milyon arasında

Bu ülkelerin hepsi de vahşi yeşillikler arasında doğa ormanlıklarla kaplı. İnanın, birçok ev, ağaçlar arasından göremiyorsunuz.

Her şeyi ile bakir bir bölge. 50 km yol yapıyorsunuz. Bir yerleşim bölgesi göremiyorsunuz.

Türkiye’de sadece bir Nazilli-Aydın arasında en az 30 yerleşim alanı görürüz. Balkanlarda nüfus yoğunluğu çok çok düşük.

İlk kez gözlerim yeşil izlemekten yoruldu, bozkır aradı. Dünya ve insanlarla ilişki kesmek için, kafa dinlemek için mükemmel üstü bir bölge.

ZAMAN ZAMAN BU KONULARIN, GÜZELLİKLERİNİ köşemde işleyeceğim.

Ama bir konu var ki öncelikle kamuoyuna ve ilgililerin bilgisine sunmalıyım.

TÜRK GÜMRÜĞÜ MÜ? ÇOK.. KÖTÜ..ÇOK!

Bu 8-9 günde 7 ülkeye girdik çıktık. Hepsi de küçük ülke olmasına rağmen devlet işleri tıkır tıkır işliyor.

Hele gümrüklerinde insanların zamanının almamak için her türlü tedbiri de almışlar.

 Ama Türk gümrüğüne gelince, diğer ülkelerde yarım saatte biten gümrük işleri, bizim sınırda 4-5 saatte bitmiyor. Neden?

Hepimiz bunları yıllardır duyuyoruz. Neden bizim ülkemizde işler yürümüyor.

Niye sorunlara tedbir alınmıyor. Önümüzdeki aylarda işçilerimiz başta olmak üzere ülkemize yoğun bir giriş çıkışlar olacak.

Ülkemize girecekler içindeyim. 1 saatte sırada bekliyorum. Pasaportumu verdim. Bir damga vurulacak.

Eğildim, Emniyet Mensubu iki memurumuza sordum.

İŞİNİZ ÇOK ZOR ALLAH YARDIMCINIZ OLSUN NEDEN TÜRK GÜMRÜĞÜNDE İŞLER AĞIR İŞLİYOR dedim..

Biri bayan iki çalışan bana dedi ki,

Abi, üstlerimize çok söylüyoruz. Personel yok diyorlar. İkinci üçüncü kapıyı açmıyorlar. Eleman vermiyorlar. Bizde üzülüyoruz.

Akşama kadar yalnız çalışmaktan tükeniyoruz. Eve gidince eşimizle konuşacak halimiz kalmıyor. Memurlarımızın, bu sızlanmalarına üzüldüm.

İnşallah bu durumumuz ilgililere iletilir dediler. Buradaki sorunları tespit ederler dedi.

Büyük Türkiye’nin masa başında oturan yetkilileri, size sesleniyorum. Gümrüklerimizdeki sorunları yerinde inceleyin görün. Tedbir alın. Sizlere, bizlere de yakışan budur.

ÜLKEMİZİN VAR OLAN İMAJININ YIPRATILMASINA İZİN VERMEYELİM. HERKES GÖREVİNİ EN İYİ ŞEKİLDE YAPSIN.