Siyaset, aklını kullanamayanlar için kafa koparma sanatı derler. Her kesimde doğru BİRDİR, tektir, denir…

 Ama siyasette doğru çoktur. Kimse, kimseyi kendisinden bir adım ötede olmasını hazmedemez de ondan.

İlk kez Nazilli’de Ertuğrul Tetik, CHP’li aday olarak 32 yıllık yerel iktidar hasretine son veren isim oldu.

Geçmişiyle millete güven verdi. Ali cengiz oyunlarını bilmeyen, bakir bir partiliydi ve bozulmamıştı. Nazilli’nin yüzde elli oyunu alıp, Nazilli Belediye Başkanı seçildi.

Nazilli’nin umudu oldu. Herkes onun için umut vaat eden sözler etti.

İyi ve akıllı işler yapmaya başladı. Milletin yüreğine su serpti. Bunları daha sonra bir bir açıklayacağım.

Siyasetten nasibini alamamış Nazilli esnafı, kendi yağı ile kavrulup ekmek parasını kazanmaya çalışırken, belediyeden gelen bir yazı ile sarsıldı, adeta yıkıldı.

Ne demiş belediye? Nazilli Belediyesi’nin 450’ye yakın dükkân ve mülk işletenlerine, yılbaşına kadar belediye dükkanlarını boşaltması yazısı yazmış.

Bu yazıyı destekleyenler, esnaflara yazılmasını sağlayanlar, CHP içinden başkana destek verenler, Başkan Ertuğrul Tetik’i köşeye sıkıştırmak isteyenlerin ta kendisidir.

15-20 yıldır işyerlerinden ekmek parası kazanmaya çalışanları, nasıl kapı önüne bırakırsın Başkan?

Dükkânlarını nasıl ellerinden almak istersin Sayın Tetik. Bu aklıselim bir insanın yapacağı iş midir?

Bunu, sizden başka Türkiye’de uygulayan bir belediye başkanı daha var mı? Bu işin sonu gelmez Başkan.

Bu çevrenizde destek verenler sizin önünüzü tıkayanlardır. İleri gitmenizi içine sindiremeyenlerdir?

Yapamayacağınız, başaramayacağınız sonu büyük sıkıntı olan bu işten hemen geri dönün Sayın Başkan…

Nazilli’nin ve belediyenin menfaatleri için yapacaksanız, kiraları komisyon kurun, kira güncellenmesi yapın size yakışanda budur.

YAPMAK İSTEDİĞİNİZ İŞ OLMAYACAK DUAYA ÂMİN DEMEKTİR. BUDA SİZE YAKIŞAN DEĞİLDİR. BAŞKAN…

**

KORKULANI YAŞAMAYA BAŞLADIK!

Yerel basın olmamıza rağmen, ülkede gelişen olaylar öncelik almaya başladı. Bizleri de ister istemez içine çekiyor. YEREL HABERLERİN ÜZERİNE ÇIKIYOR.

Siyasette, korkulanlar MAALESEF yaşanmaya başladı. Millet iradesi, maalesef yok hükmüne geldi. Gelmek üzere…

Esenyurt’tan sonra Tunceli ili ve Ovacık ilçesindeki kayyum atamalarını iktidar kanadından işin sonu, amaç hâsıl oldu gözü ile bakıyorum

Sayın Cumhurbaşkanı gündemi yürüten, istediği gibi götüren bir lider.

31 Mart seçimlerinde sandıktan birinci parti çıkan CHP’yi kısa sürede alabora etti. Moral avantajını elinden aldı. CHP’de ilkesiz tutumuyla ona ayak uyduruyor.

4 başlı muhalefet, maalesef iktidar ile arasına mesafe koyamadı. AK Parti’nin dümen suyuna kendini kaptırdı. Mikrofonsever Özgür Özel, her daldan konuşmaları ile buna güzel bir örnek oluyor.

Sayın Cumhurbaşkanı, mikrofon sevdalısı sayın Özgür Özel’i konuştura konuştura istediği çizgiye getirdi.

CHP ilkesiz siyasetinin adeta mağduru oldu.

Şimdi partilerin taktik yarışı başladı. Yine ülkenin beka sorunu gündeme gelecek. Milletin bu konudaki hassasiyeti herkesçe malum.

CHP kendisini, DEM Parti ile ortak mı savunacak? Kendisini terörle işbirliği suçlamalarından nasıl koruyacak? Göreceğiz.

AK Parti sanırım, ‘Terörü koruyanda besleyende CHP’dir’ diye yüklenecek.

Terörden yargılanan, yıllarca içerde yatanları DEM Parti’nin aday yapmadıklarını partisinden belediye başkan adayı yapıyor. Algısı yaratacak.

Bu algı tutar mı bilmem. CHP ayakta durmaya çalışacak. Başarır mı? Göreceğiz. Hele eylemlere başvurursa ortam ne olur bilmem.

Çünkü millet, teröre destek vereni cezalandırır. Oy vermez. Bunu hep belleğinde tutmalı.

Mikrofon sever Özgür Özel ve ekibinin, millet değerlerine uygun, tek vücut mücadele yapabilecek mi? Ne kadar muhalefeti arkasına alır onu da göreceğiz.

ÖZGÜL ÖZEL, İKTİDARLA ÇOK SESLİ KORO GİBİ MÜCADELE EDERSE, PARTİNİN YENİ DOĞUMLAR YAPMASI KAÇINILMAZ OLUR.

**

ÇALANDA, ÖLDÜRENDE, GAZETECİYİ SUÇLUYOR!

Demir çıktı, erkeklik bozuldu tekerlemesini hepimiz biliriz. Sanki GAZETECİLER için, “VUR ABALIYA” dönemi başladı.

Suçu işleyenler ve yandaşları tarafından olayları haber yapan gazeteciler, hedefe konmaya başladı.

8 yaşındaki NARİN evladımız öldürülüyor. Hangi amaçla, kim tarafından öldürüldüğü hala ortaya çıkmayan bu cinayet Türkiye’yi ayağa kaldırdı.

Aradan üç aya yakın zaman geçti. Katiller hala ortaya çıkmadı. Bu nasıl bir cinayet?

Suçlanan aile toplu hareket ediyor. Yargıyı yanıltmaya çalışıyor.

Aralarında katili sakladıkları gibi GAZETECİLERİ HEDEF gösteriyorlar. Sanki Narin’i gazeteciler öldürdü.

Gazeteciler, YENİ DOĞAN ÇETESİ diye bir çete ortaya çıkarıyor.

Allah’ın verdiği canı yeni doğmuş bebeklerimize çok gören, para için bu bebeklerimizi öldüren doktorları içine alan bir çete, olayı Gazetecilerin araştırması sonucu olay, büyüyerek organize yapılan bir suç durumuna geliyor.

Organize yaşanan olaylar sonunda bu işin içindeki doktorların maaşı 900 bin liraya kadar ulaşıyor. Bu olayların ortaya çıkmasında, yine gazetecilerin çalışmaları öne çıkıyor.

Ama sanık ve yakınları, sanki bebekleri gazeteciler öldürmüş gibi yine gazetecileri suçluyor.

Son olarak bayram değil, seyran değil eniştem beni niye öptü sözünde olduğu gibi 3 MHP’li milletvekili istifa ediyor. Millet, istifanın sebebini öğrenmek istiyor.

Yine, ülkenin önde gelen gazetecileri araştırmaları sonucu, bu istifaların altın kaçakçılığıyla ilgili olduğunu yazdılar çizdiler.

İlgili makamlar iddiaları inceleyeceği yerde gazetecilere soruşturma açıyor. Sanki gazeteciler kaçakçılık yapmış gibi. ONLARI GAZETECİLER KAÇAKÇI YAPMIŞ GİBİ.

BU GELİŞMELER ÖZGÜR BASIN ADINA HOŞ GELİŞMELER DEĞİL. HERKES GÖREVİNİ YAPMALI. ALGI YARATMA DEĞİL, GERÇEKLERİ YAZMALI VE SÖYLEMELİ.

**

SURİYE İLE DOSTLUĞUMUZU KİM İSTEMİYOR?

Suriye ile Türkiye’nin dost kalmasının yararlarını şimdi herkes daha iyi anlıyor.

İki ülke arasındaki ilişkilerin normalleşmesi hem bölge huzuruna hem ekonomiye hem de terörle mücadeleye büyük katkı sağlayacak.

Devlet adamlarının 10 düşünüp bir konuşması gereğini şimdi daha iyi anlıyoruz.

Sabah çıkar, öğle namazını ŞAM’da kılarız demenin ne kadar yanlış bir ifade olduğunu gördük.

Hafız Esad, Türkiye’nin uzattığı eli tutmak istemiyor. Süreç beklemede. Esad niye görüşmek istemiyor? İşte nedenleri:

- Türkiye ile Suriye’nin yakınlaşmasını istemeyen ülkeler var. Bu iş Suriye’nin isteğinden çıktı.

- ABD, Rusya ve İran, Suriye’de kendi çıkarlarının peşinde koşuyor.

- Vekâlet savaşları için terör örgütlerini Suriye’de besleyenler, buna izin vermiyor

- Suriye’de ve bölgede çatışmaların bitmesini istemeyen ülkeler var.

Bu İsrail’in bölgede yayılmacı politikası için de gerekli görülüyor. Türkiye’nin başındaki terör belası bitsin istenmiyor. Terörle, Türkiye sıkıntı yaşamasını sağlıyorlar. Türk-Yunan ilişkileri diyalogla iyiye giderken birileri bunu istemiyor. Kazan-kazan politikası ve iyi komşuluk politikası uygulanmazsa, Akdeniz-Ege için, tartışmalarda bir yere gidileceğini düşünmüyorum. Kazan-kazan politikası ve iyi komşuluk politikası uygulanmazsa Akdeniz-Ege tartışmalarında bir yere gidilmeyecek. Ülkemizde, iyi gelişmelerde var. Zeytinde hasat bu sene iyi deniyor. Bu zeytinyağı fiyatlarını da düşürebilir beklentisi arttı. Ayvalık merkezli bazı firmalar yüzde 25 dolayında indirimlere başlamış bile. Rusya-Ukrayna savaşının bitmesi yakınlaştı deniyor. Bu savaşın durması, dünyadaki tüm ülkeleri ekonomik olarak iyi yönde etkileyecek. Trump’ın yeni kabinesindeki açıkladığı isimleri görünce ‘hiçbir şeyin eskisi gibi olmayacağı’ düşüncesi öne çıkıyor. Gelişmeler nasıl olacak göreceğiz.