Siyasette bir saat bile bazen uzun bir zamandır. Bunu zaman zaman çok yaşadık. Son günlerde Nazilli siyasetinde Haluk Alıcık haberlerini ve tartışmalarını sıkça görüyoruz. Özellikle Milletvekili Abdurrahman Öz ile Haluk Alıcık’ın karşılıklı soru cevap atışmalarını izlemiştik. Milletvekili Öz özellikle Alıcık’a, yerel seçimlerde Milliyetçi Hareket Partisi’nden aday gösterilmezseniz İYİ Parti’ye geçer misin? geçmez misin? diye sormuştu. Haluk Alacık’ta işin özünde Milletvekili Öz’e ben Milliyetçi Hareket Partili olmamla gurur duyuyorum. Bu soruları bana sormak senin haddin değil ey milletvekili diye cevap vermişti. SON SÖZÜ BAHÇELİ SÖYLEDİ! Bu soruların cevabını 18 Mart’ta yapılan MHP kurultayında Devlet Bahçeli verdi. Sayın Bahçeli KURULTAYDA NE DEDİ? “Partimize bir kere ihanet eden her zaman ihanet eder” sözüyle Meral Akşener’e destek ve güç veren partililere geri dönüş izni vermedi. Milletvekili Abdurrahman Öz, her nasılsa bunları biliyor olmalı ki! Haluk Alıcık’a bu soruları sormuş. Şimdi ne olacak? Bana göre Haluk Alıcık’ın MHP’de siyaset yapma şansı zora girmiştir hatta kalmamıştır. Son Nazilli Belediye Başkanlığı seçimlerinde rekor 45 bin oy alarak başkan seçilmişti. Bu günden sonra Alıcık’a İYİ Pati kapıları açılmıştır. Alıcık bunu nasıl kullanacak hep beraber göreceğiz. Ne demişler KESER DÖNER SAP DÖNER GÜN GELİR HESAP DÖNER ** ÖRÜMCEK AĞI GİBİ! Cumhurbaşkanı Recep Tayip Erdoğan’ı sever yâda sevmezsiniz, ama onun kararlı tutumuna söyleyecek bir sözünüz herhalde olmaz. “FETÖ davalarıyla ilgili suçlanan kişi kardeşlerim bile olsa asla affetmem”sözü bu kararlı ifadelerinden biridir. Son zamanlarda AK Parti’de huzursuzluk belirtileri konuşuluyor. Bu basında AK Parti içinde yüzde 25’e varan bir kesimin Recep Tayip Erdoğan’dan şikâyetçi olduğu diye yansıtılmaya çalışılıyor. FETÖ’nün AK Parti üzerindeki oyunlarının yoğunlaştığını görüyoruz. Bu oyunların Cumhurbaşkanının denetiminden uzak bir şekilde uygulanmaya çalışıldığını inanıyorum. AK Parti Gaziantep milletvekili Şamil Tayyar’ın da infial yaratan açıklamaları kamu oyununun kafasını karıştırdı. Özelikle Cumhurbaşkanının çevresinin örümcek ağı gibi çevrildiğini, gerçeklerin kendisinden saklandığı izlenimlerini edindim. Milletvekillerinin kendi önlerini açmak için partilerini zayıflatma adına da olsa menfaatleri doğrultusunda bunları yapmaktan kaçınmadıklarını görüyoruz. Milletin yargılandığı, tutuklandığı, açığa alındığı suçları işleyenlerin milletvekilleri referansları ile aklanıp görev verildiğini görüyoruz. FETÖ ile mücadele sadece Cumhurbaşkanımızın görevi değil 80 milyon milletimizin hedefi olmalı. Çünkü FETÖ terör örgütünün hedefinin ne olduğunu hepimizde çok iyi biliyoruz. ** OKUMA ÖZÜRLÜ MİLLETİZ! Dini İslam olan, ancak İslamiyet’in gereklerini okumadığı için bilmeyen bir toplumuz. Nüfusunun yüzde 68’i ilkokul mezunu olan bir ülkede bunu doğal karşılamak gerekiyor. Şafi mezhebinde, 65’e ulaşan dini gurupların birbirlerini yok etmeye çalışıyor. Çok şükür bunların yarısı bile Sünni mezhebinde yok. Ama bu olmayacak anlamına gelmez. İslam dinine dair bilgiler kulaktan dolma olunca kendi görüşlerini Allah’ın kelamı gibi yutturan sahtekârlar, din bezirgânları yıllardır at koşturuyor. İnsanlar onlara inandı.. Onların peşinden gitti.. Cemaatler böyle güçlendi.. Bunun iki temel nedeni var.. Bunu Mehmet Tezkan çok iyi analiz etmiş. BİR: Büyük bir kitle okumayı sevmiyor. İKİ: Kuran sadece Arapça okunurmuş gibi bir inanç var. Bu yüzden okuyan da okuduğunu anlamıyor. ÜÇ: Din sadece ibadetten ibaretmiş gibi gösterildi. Ahlaki boyutu yok sayıldı. O alanı hoca elbiseli meczuplar doldurdu. Cumhurbaşkanı da bu durumdan şikâyetçi. Bunu dile getirdi. Diyanet’ten harekete geçmesini istedi. Cumhurbaşkanının bu uyarısını bile dinde güncelleme olmaz diye eleştiri konusu yaptılar. Maalesef ülkemizde din camiye hapsedilmiş durumda. İslam insanlarımız namaz kılmak oruç tutmak zekât vermek, paran varsa hacca gitmekten ibaretmiş gibi gösteriliyor. Oysa ibadettin ahlaklı insana, adaletli insana ulaşmanın kilometre taşları olduğu anlatılmıyor. Buda dinin kısır çekişmeler içerisinde kalmasına neden oluyor.