BUNLAR AKLA ZARAR İŞLER!
Erdoğan Eker
15 gün önceye kadar "İstanbul'u çok seviyorum" şarkısı, son yerel seçimler sonucunda "İstanbul'u asla bırakmayacağım" haline geldi.
Aradan tam 15 gün geçti. Yaşananlar hukuk devletiyiz diyen, ülkemize yakışmıyor.
Milletimizi bu durumu düşürenler elini başına koyup düşünmeli.
Sayın Cumhurbaşkanım. Biz bu kumpasları Ergenekon, Balyoz gibi birçok davalarda gördük, yaşadık
Sizi bile yanıltan bu insanlar, bugün yine başka bir kimlikle ortaya çıktılar. Devletimizi dünya ülkeleri nezdinde zor duruma düşürmek istiyorlar .
Yakın geçmişte milletimize karşı ayaklanan, içlerine şeytan girmiş bu insanlar ve çevreleri milletimizi birbirlerine düşürmek için ne gerekiyorsa yapıyorlar.
Biliyorsunuz sayın Cumhurbaşkanı da yüzde 25 oy oranı ile İstanbul Belediye Başkanı oldu. Hizmetlerinizle, macun haline gelmiş HALİÇ’i bugünkü haline getirdiniz. Hizmetleriniz minnetle anılıyor.
Bu şeytan duygulu insanların oyunu bozulmalı, geciken adalet adalet değildir anlayışı ile hareket edip, milletimizin daha fazla ayrışmasına izin verilmemeli. Anayasa oylamasında seçim devam ederken mühürsüz oylar konusunda alınan kararda bu amaçlı değil miydi?
İstanbul seçimleri üzerine bilerek yapılan tartışmalar ve zaman kazanma çalışmaları ülkemize kan kaybettiriyor. Özgürlükçü parti diyerek kurulan AK Parti döneminde bunlara daha fazla izin verilmesin ki, milletimiz, demokrasimiz, adaletimiz daha fazla yara almasın.
**
BEKA’YI BIRAK KRİZE BAK!
İnşallah söylenildiği gibi olursa, 5 yılda 4 seçim yapan ülkemiz 2023 yılına kadar seçim yapmayacak.
Seçim geçeli 15 gün oldu ve BEKA sorunu unutuldu. Demek ki BEKA seçim malzemesiymiş. Seçim bitti BEKA’da bitti.
İnşallah önümüzdeki günlerde ekonomik gelişmelere kilitleniriz.
Ekonomiden gelen sesler hiçte hoş değil. Bunu el birliği ile aşarız.
Son 6 ayda 5.605 firma yok oldu. İş insanları da ekonomik sıkıntılardan nasibini almaya başladı. İşsiz kaldı.
Binlerce çalışanı işsiz bırakan kriz, özellikle bin kişinin altında işçi çalıştıran firmaların kapılarına kilit vurmasına neden oldu.
Şu bizim muhalefetin anlayışı da çok kıt..
Cumhur İttifakı, seçim süreci boyunca BEKA BEKA diye gece gündüz inledi,
Millet İttifakı’da bekayı milletin, devletin güvenliği, geleceği sandı ve yok böyle bir şey dedi.
Oysa Cumhur İttifakı'nın, BEKA'dan kastı ekonomi kriziymiş de muhalefet bunu anlamamış. “Ne kadarda anlayışsız muhalefetmiş, anlayışınız bol olsun” demek geliyor içimden.
**
İKİ PİL GETİR, HOLTERİ GÖTÜR!
Eğer bir kurumda, çalışma disiplini bozulursa, yetki kargaşası yaşanmaya başlar. Ortaya bozuk plak gibi anlaşılmaz sesler ve uygulamalar ortaya çıkar.
Bunlardan birini, Nazilli Devlet Hastanesi'nde bizzat yaşadığım bir olayda gördüm.
Tansiyon rahatsızlığı yaşayanlar, malum olduğu üzere ilgili uzman doktora gider.
Doktor muayene sonrası uygun görürse hastanın tansiyonu 24 saat vücuttaki durumunu izlemek için hastaya HOLTER denen bir cihaz takılır.
Bu cihaz 24 saat boyunca hastanın tansiyon durumunu tespit eder.
Bende bu statüyü takip ederek, holteri almak üzere ilgili efor bürosuna girdim,
Yoğunluk nedeniyle, Holteri vermek için gün verdiler. Gelirken iyilerinden 2 adet pil getirmemi söylediler.
O neden diye sordum. Uygulama böyle dediler.
Devletimiz hastanın muayenesinden her türlü araştırmasına, ilaç ücretlerine kadar veriyor da 24 saat tansiyonunu ölçecek olan bir aletin pilini mi alamıyor?
Bu rezalet nasıl izah edilir. Böyle bir emri kim verdi? Birçok fakir insanın, iyi pil diye şarj olan pil getirdiklerini gördüm.
Allah aşkına bu piller 24 saat değil, şarj yap 24 ay kullanırsın. Bu uygulama bir skandaldır. Yetkililer bu yanlışa hemen el koymalı ve yanlışı düzeltmeli.
**
GÖZ İÇİN 10 GÜN SONRA RANDEVU VERİLİYOR!
Hastaneden ama telefonla, ama hastaneye giderek göz muayenesi olmaya gidenler en az 10 gün sonraya randevu alabiliyor.
Sabah, saat kaçta giderseniz gidin. Aynı gün muayene olmanız hemen hemen bir mucizedir.
Ama, hastanede çalışan bir yakınınız veya dostunuz varsa o gün muayene olma şansınız kesinlikle olur.
Hastanede çalışan yakınlarınız. Hüviyet cüzdanı bilgilerinizle bunu size sağlar.
Hastane yetkilileri, eğer doktor yetersiz ise niye doktor sayısını yükseltmiyor?
Eğer doktor istenmişse, niye siyasi irade devreye sokulmuyor. Doktor getirilmiyor?
Her gün sadece göz muayenesi olmak için köylerden (kırsal mahallelerden) gelip muayene olamayan sayısız mutsuz insanları gördüm. Bu insanlar için nasıl tedbir alırsanız bilemem ama tedbir alın ve bu çileye son verin.
Yorumlar