Atlas'ın Haziran sayısında Nazilli'ye 20 sayfa ayrılmış.Tarihiyle, sanatıyla, Sümerbank'ıyla, 'Anayurt Oteli'yle, Zebercet'iyle, istasyonuyla, Evliya Çelebi ve Bedri Rahmi'nin de kaleminin değdiği Nazilli anlatılmış. Nazilli sınırları içerisinde olmasa da Tralleis antik kentine de uğramış yazar. Burada yaşayan Seikilos isimli müzisyenin yazdığı şarkının dünyanın ikinci şarkısı ve notaya geçen ilk şarkı olduğundan bahsetmiş. İlk sayfalarda ‘Büyük Menderes’in bereket verdiği topraklarda turunç kokularının sardığı bir kent Nazilli. Tarihsel arka planı, ekonomisi, sanatseverliğiyle sadece Aydın’ın değil, tüm Ege Bölgesi’nin öne çıkan merkezlerinden. Atlas, canlı sokaklarda bugünün hikayelerini dinlerken Evliya Çelebi’nin nazlı ilinde namlı efelerin hatıralarının, Sümerbank’ın mirasının izini sürdü” ifadeleriyle tanıtılıyor. Sanatseverliği kelimesi dikkatimi çekiyor. Gezen ya da gezmeyi düşünenlerin okuduğu Atlas dergisinde Nazilli’nin farklı özellikleriyle anlatılması onun zaten bilinir bir şehir olmasına artı katacaktır. 
MARKA OLMA FİKRİ Bir gün Karacasu’yu böyle dolu dolu görebilir miyiz Atlas sayfalarında. En az Nazilli kadar hak etmiyor mu? Yanına ‘Aydın’ yazmadan ülke çapında bilinen bir şehir olma yolunda ilerleyecek midir Karacasu? Bugün Karacasu’da olan bir olay ulusal medyada yer bulduğunda Aydın’da şeklinde haberlere yansıyınca vatandaşlar tepki gösteriyor: “Neden Karacasu”denilmiyor diye. Buradaki muhabir Karacasu olarak gönderse de merkezdeki editörler ‘Aydın’ diye düzeltiyorlar. Bugün Karacasu MYO öğrencileri döndükleri memleketlerinde ‘nerede okudun’ sorusuna ‘Karacasu’ ya da ‘Aydın’ değil ‘Nazilli’ diye cevap veriyorlarsa oturup düşünmek gerekir. Nazilli tek başına tanınıyorsa bunda tarihsel geçmişi, ana yol üzerinde olması vb. etkenler rol oynamıştır ve oynuyordur elbette. Bunun yanında uzun ömürlü insanların yaşadığı şehir olarak halkla ilişkiler faaliyetlerinin yürütülmüş olması da bu bilinirliliği arttırmamış mıdır? Karacasu için de buna benzer halkla ilişkiler faaliyeti yürütecek çok sayıda malzeme yok mudur? Vardır da… Marka olma yolunda kafa yoranlar var mıdır? Asıl soru bu herhalde.
Not: Daha bu yazı yayımlanmadan Karacasu’nun bu tarz dergilerde yer bulması fikrine sahip çıkanların olduğunu duydum. Memnun oldum.