Hepten uyutan, gerçekleri yumuşatan, insanı sürekli oyalayan sinema yaygındır ve hiç kuşku yok ki başından beri sinema bunun için, bu amaçlar ile kullanılmıştır. 7'nci sanat olarak bilinen sinema, bazı insanların her ne kadar zaman geçirmek amaçlı gördüğü bir şey olsa da bazen öyle sinema eserlerine denk geliriz ki adeta yaşamımıza ayna tutarlar. Bir sanat diyoruz, bir eğlence sanatı, bir iletişim aracı, bir bilgi dağıtıcısı, bir kültür aynası, özgün bir biçim, tüm çeşitlemelere açık bir anlatım dili ve tekniği. Filmlerde bana hayatı anımsatan , gösteren şeyleri severim. Sinema çok şeydir ve öyle karakterler vardır ki hepimiz içimizde buluruz onları. "Hachi: Bir Köpeğin Hikayesi - Hachi: A Dog’s Tale" gelir.
Hachi, Japonya’da meydana gelen gerçek bir hayat hikayesini anlatıyor. Sahibine olan sadakati ile Japonya’dan tüm dünyaya yayılmış bir köpek Hachi; öyle ki yıllar boyu sahibini beklediği tren istasyonuna, köpeğin heykeli dikilmiş. Haçiko'nun hikâyesi 1987 yılında bir Japon filmine de konu oldu. Türkiye'de de Japon filmleri festivalinde gösterildi. Yaşanmış bu köpek hikâyesinin Hollywood versiyonu da çekildi ve Haçiko'nun sahibi Profesörü Richard Gere canlandırdı. Yönetmen: Lasse Hallström Oyuncular: Richard Gere, Joan Allen, Sarah Roemer. Hachi: A Dog’s Tale, Richard Gere’in canlandırdığı profesör Parker Wilson’ın, tren istasyonunda bulduğu Japon kökenli meşhur Akita inu cinsi köpeği evine almasıyla başlar. İlk önce eşinin sert tepkilerini gören profesörün köpekle aralarındaki bağ gün geçtikçe daha da sağlamlaşır. Kısa zamanda tüm aileye kendini sevdiren Hachi, Wilson ailesinin köpeği olur Profesörü işe giderken her gün tren istasyonuna kadar yolcu eder ve döneceği saatte her zaman yerinde olup onu bekleyen bir yol arkadaşı olur.
1924 yılında Tokyo Üniversitesi Ziraat Fakültesi'nde görev yapan Japon profesör Dr. Hidesaburo Ueno, küçük bir köpek yavrusu bulur.. Profesör Ueno, köpeğin adını Japoncada "sekizinci" anlamına gelen Haçiko adını koyar. Safkan akita cinsi beyaz bir erkek olan Haçiko, her sabah üniversiteye gitmek için evden metroya kadar yürüyen sahibine eşlik eder. Metronun dış kapısına kadar getirdiği sahibini uğurladıktan sonra da eve döner. Çok geçmeden bir akşam üniversite dönüşünde metronun çıkışında profesör Haçiko'yu kendisini beklerken görür ve çok şaşırır. Bu akıllı köpek sahibinin eve dönüş saatlerini hesaplayarak ve aynı yolu kullanacağını düşünerek metronun önüne gitmiştir. Ondan sonraki bir yıl boyunca, Haçiko her sabah sahibini metroya kadar götürür, her akşam iş çıkışında da metronun önünde karşılar.
Hiç saatini şaşırmaz. Ama bir akşam metrodan çıkmaz profesör.
Haçiko gözleri metronun kapısında gece boyunca bekler.
Bir sonraki akşam yine yoktur profesör. Üçüncü akşam metrodan yine çıkmaz. Üniversite'de kalp krizi geçirip ölmüştür profesör. Haçiko her akşam ''sahibim metrodan gelecek'' diye inatla bekler. Haftalar, aylar boyunca her akşam Tokyo metrosunun Shibuya İstasyonu'nun kapısına gider. Haçiko tam 9 yıl boyunca sahibinin gelmesini bekler.. 11 yaşındayken metronun kapısında ölür.
Bugün Tokyo'ya gidenlerin Shibuya istasyonunun kapısında karşılaştığı köpek heykeli Haçiko'dur. Japonlar, sadakat ve insan-hayvan ilişkisinin sembolü olarak ölümünden hemen sonra 9 yıl boyunca sahibini beklediği yere Haçiko'nun heykelini dikerler. II. Dünya Savaşı'ndan sonra da unutmazlar ve savaş sırasında tahrip olan heykelin yerine 1948'de yenisini dikerler.
Çok sevdiği sahibiyle mezarları yan yanadır. Bugün Shibuya istasyonu'nun o kapısı Haçiko çıkışı olarak biliniyor ve Tokyo'nun en önemli buluşma merkezlerinden biridir. Her yıl Haçiko'nun ölüm yıldönümü olan 8 Mart gününde birçok hayvansever heykelin önünde buluşurlar.
Bilim İnsanları Kanıtladı: Köpeğiniz Size İyi veya Kötü Davranan İnsanları Ayırt Edebiliyor! Köpek dostu olanlar, onlar ile vakit geçirenler bu gerçeğin çoktandır farkındadır. Köpeklerimiz bize kötü niyetle yaklaşan insanları anlar ve onları uzaklaştırmaya çalışır. Hatta ev içi şiddette bile müdahale eden can dostlarımızı sık sık görmüşüzdür! Bilim ise yaptığı araştırmalar sayesinde bunu bir kez daha doğrulamış oldu. Bu soğuk virüslü günlerde battaniyenin altına girip gün boyu izlemeye doyamayacağınız film. Bünyelerde sıcak çikolata etkisi yapacaktır.
Kağıtla kalın, kalemle kalın. İnsanlığınızla kalın.