Radyo ve Televizyon Üst Kurulu (RTÜK), 2025 yılını LGBT ile mücadele yılı ilan etmiş.
İyi de yapmış...
Yerinde bir uygulama…
Zira 2025 yılı Aile Yılı ilan edildi ve aile müessesesi gün geçtikçe çatırdıyor.
Aileyi korumak için her türlü mücadele yapılmalıdır.
Nerede söylemiş bunu?
TBMM Çocuklara Karşı Şiddet Araştırma Komisyonu'nda…
Ne söylemiş?
“2025 yılının aile yılı olması münasebetiyle, birinci temamız ekran bağımlılığı, ikinci ana temamız da LGBT ile mücadele yılı olacak.”
Tespit ve teşhis doğru…
Mesele tedavide…
***
Komisyonda iki sunum yapılıyor.
Komisyonda sunum yapan RTÜK yetkilisi 2025 yılını "LGBT ile mücadele yılı" olarak ilan ettiklerini açıklıyor.
Daha sonra Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu (BTK) yetkilisi de BTK'nın internet ortamında çocukların güvenliğini sağlamak için çeşitli önlemler aldıklarını ifade etmiş.
Özellikle "LGBT içeriklerine asla izin verilmediğini" vurgulamış.
Yetmez ama güzel bir uygulama.
Ayrıca RTÜK İzleme ve Değerlendirme Dairesi yetkilisi bazı verileri açıklamış.
Buna göre, gençlerin ortalama günlük medya tüketim süresi 4 saat 35 dakika olarak belirlenmiş.
Bu sürenin 3 saat 40 dakikasını televizyon izlemek…
1 saat 27 dakikasını ise dijital platformlarda vakit geçirmek olarak tespit edilmiş.
Bu araştırmaya göre gençlerin %90'ının sosyal medya hesabı varmış.
Bunların %40'ı herkese açıkmış.
Şimdi, böyle güzel bir uygulama söz konusu olunca lgbt militanları boş durur mu?
Tabi ki hayır.
Ayrıntıya girmiyorum.
Sadece sapkın saldırılara karşı bir açıklamaya yer vereceğim.
Gerisini siz araştırın.
Nelerle mücadele edildiğine sizler karar verin.
O vakit anlarız neden aile çok önemli…
Millî Eğitim Bakanlığı Basın Müşavirliğinden bir basın açıklaması yapıldı.
Uzun bir metin.
Ancak metine geçmeden evvel meselenin bir de perde arkası var.
Kamuoyuna yansımayan kısmı var yani …
O da şöyle…
Tarih; 10 Mart 2025…
Bakanlığa “Bazı okullarda, bazı öğretmenler tarafından müfredat dışında belirlenen konularda dersler işleneceği ve dersliklerdeki tahtaların farklı renklere boyanacağı…" haberi ulaşıyor.
Açıklamaya lüzum yok…
İlgili lgbt sendikasının öğretmenlere dayattığı renk: sapkın lgbt’ nin renkleri…
lgbt’ci sendika tarafından bu haber okullarda yayılıyor.
Tabi örgütlenmiş şekilde…
Bu sapkın faaliyetten Millî Eğitim Bakanlığı haberdar ediliyor.
Hemen sonrasında aşağıda özetleyerek vereceğim basın açıklaması yapılıyor.
Ve bir sapkın akımın propagandasına mâni olunuyor…
Basın metninde özetle şu ifadelere yer verilmiş:
“Bir eğitim sendikasının, 10 Mart 2025 tarihinde (bugün) okullarımızda, "Bakanlığımızca hazırlanan müfredat dışında belirlenen konularda ders işleneceği ve dersliklerdeki tahtaların farklı renklere boyanacağı" yönündeki beyanına ilişkin aşağıdaki açıklamanın yapılması gerekli görülmüştür.”
Anayasamızın 12. maddesindeki "Temel hak ve hürriyetler; kişinin topluma, ailesine ve diğer kişilere karşı ödev ve sorumluluklarını da ihtiva eder.",
Ailenin ve Çocukların Korunması başlıklı 41. maddesindeki "Aile, Türk toplumunun temelidir.",
Eğitim ve Öğrenim Hakkı ve Ödevi başlıklı 42. maddesindeki "Kimse, eğitim ve öğrenim hakkından yoksun bırakılamaz.",
Eğitim öğretim kurumlarımızda, ilgili mevzuatımızla çerçevesi belirlenerek Talim ve Terbiye Kurulu Başkanlığımızca onaylanan müfredat dışında herhangi bir konunun ders içeriği olarak belirlenmesi veya okutulması mümkün değildir.
Gerek sendika yetkilileri gerekse okullarımızda görev yapan öğretmenlerimiz, anayasamız başta olmak üzere kanunlarımızla kendilerine verilen yetki ve görevler çerçevesinde hareket etmekle yükümlüdür.”
***
Unutulmasın:
Su uyur; lgbt militanları uymaz.
lgbt’ciler kendileri aile kuramadıkları için…
Aileye karşı her türlü kötülükleri yaparlar.
Esasında belediyeler böylelerine yardımcı olmalıdırlar.
Lüks bir toplanma alanları tesis etmelidirler.
O vakit ailelere, çocuklara daha az zararları dokunur.