DİYET YAPARKEN SIKLIKLA YAPILAN HATALAR   Merhaba değerli Ses gazetesi okurları; bu hafta, birçoğumuzun diyet yaparken sıklıkla yaptığı hatalara değinmek istedim. Maalesef diyet uygulanmaya karar verildiğinde birçok kişi bu hataları yapabiliyor. Bizi rahatsız eden ve sağlıksız olan kilolarımızı bir anda almadığımızı unutup; bir anda bu kilolardan kurtulmak istiyoruz. Bunun içinde mucizeler vaat eden fakat sürdürülebilir olmayan diyetlere başvuruyoruz. Veyahut katı kurallar koyup, kendimizi aç bırakıyor ve sürekli yediklerimizin kalorilerini hesaplayarak yeme bozukluklarını tetikliyoruz. Fakat siz, siz olun bu hatalara düşmeyin!     Diyet Yaparken Sıklıkla Yapılan 8 Hata Mucize Diyetlere İnanmak:
Şok diyetler, detoks diyetleri, su diyeti vb. birçok son yıllarda popüler olmuş diyetler; kısa sürede fazla miktarda ağırlık kayıpları vaat etse de yaşam şeklimize uygun, sürdürülebilir beslenme programları olmadığından maalesef kalıcı sonuçlar vermemektedir. Uzun süre uygulandığında da ciddi sağlık problemlerine sebep olabilmektedir. Kısa Sürede Değişim Arzulamak:
Diyete başlamadan önce kişi mutlaka şuan ki kilolarını birkaç hafta veya birkaç ayda almadığını kabul etmeli; aslında yılların birikimi olan bu kiloları kaybedebilmesi için belli bir zamana ihtiyacı olduğunun bilincinde olarak diyete başlamalıdır. Yani kısa sürede sonuca ulaşacağım gibi bir beklentiye girmemelidir. Sağlıklı olsa da gereğinden fazla tüketmek:
Yoğurt çok faydalıdır, zeytinyağı şifadır, meyve vitamin deposudur kilo yapmaz, bol bol yiyebilirim gibi düşünceler maalesef diyette çok sık yapılan hatalardır. Su, çay, kahve dışındaki bütün besinler bir enerjiye yani kalori değerine sahiptir. Her ne kadar o besin sağlıklı olsa da gereğinden fazla tüketildiğinde ağırlık artışına veya çeşitli rahatsızlıklara sebep olabilir. Gereksiz Yere Kendini Aç Bırakmak:
Bir diyetisyen olarak en çok üzüldüğüm nokta; ‘’zayıflamak eşittir aç kalma ‘’ düşüncesi. Diyet yaparken kendimizi aç bıraktığımızda bir süre sonra metabolizma hızımız yavaşlamaya başlar. Yavaş bir metabolizma ile ağırlık kaybetmek ise daha güç olur. Hiç beklemediğiniz anda ağırlık kaybetmeniz durabilir ve vitamin - mineral eksikliklerine bağlı olarak da yorgunluk, odaklanamama veya kabızlık başta olmak üzere çeşitli bağırsak problemleri, hayattan zevk alamama, depresyon gibi birçok ruhsal problemleri de beraberinde getirebilir. Bu yüzden sürdürülebilir ve kalıcı bir zayıflama için tercihiniz, bir beslenme uzmanı tarafından hazırlanmış yaşam şeklinize uygun sağlıklı beslenme programları olmalıdır. Katı Kurallar Uygulamak:
Diyet yaparken robot değil de bir insan olduğumuzu, bizimde canımızın bir şeyler çekebileceğini bazen unutabiliyoruz. Sonucunda da kendimize çok katı kurallar koyup bu kuralların asla dışına çıkmamızı bekliyoruz. Bir kere bile bu kuralların dışına çıktığımız da kendimize kızıp, tüm motivasyonumuzu kaybedebiliyoruz. Oysaki evdeki hesap çarşıya uymayabilir. Bu gibi durumlarda motivasyonumuzu ve inancımızı kaybetmeden kaldığımız yerden devam etmeliyiz. Ve en önemlisi de diyet yaparken kendimize uygulayamayacağımız katı kurallar koymamalıyız. Diyet yapıyorum olarak değil; sağlıklı beslenmeye ve doğru besinler seçmeye adım atıyorum olarak düşünmeliyiz.                                             Yenilen Yemeklerin Kalorisini Saymak:
Kişinin kendisi için günlük kalori hesaplayıp, kahvaltıdan günün en son ki öğününe kadar tüm yediklerinin kalorisine bakıp hesap yapması bir süre sonra o kişi için psikolojik olarak büyük bir yorgunluğa sebep olacaktır. Başlarda bu şekilde beslenmek ona iyi hissettiriyor gibi gelse de ilerleyen süreçte maalesef anoreksiya nevroza veya bulimia nevroza gibi çeşitli yeme bozukluklarına götürebilir. Bu yüzden diyet yaparken yenilen besinlerin kalorisi hesaplanmamalı ve sürekli olarak da mutfak tartısında ölçüp gramaj hesabı yapılmamalıdır. Sürekli Tartılmak:
Diyete başladığımda kendimi sürekli tartının üzerinde buluyorum diyenleri duyar gibiyim. Bu yazımı okuduktan sonra bu duruma artık bir son vermenizi sizden rica ediyorum. Çünkü sürekli tartıya çıkmanız aslında daha iyi bir şekilde ağırlık kaybetmenize engel oluyor.  Günlük olarak tartıya çıktığınızda güzel bir değişim göremediğiniz zaman çabalarınızın karşılıksız olduğunu düşünüp, hayal kırıklığına uğrayabiliyorsunuz. Oysaki bir hafta sabredip, belirlemiş olduğunuz tartım gününde sadece tartıya çıktığınızda emin olun güzel bir sürpriz sizi bekliyor olacak. Başkalarıyla Kıyaslama Yapmak:
Son olarak diyet yaparken yapılan 8. hata ise kendimizi başkalarıyla kıyaslamak. Herkesin metabolizması, sahip olduğu hastalıklar, yaşam koşulları, imkanları ve daha birçok şeyi farklı. Bu nedenle şu kişi ayda 6 kilo vermiş, ben neden 3 kilo verdim? O 6 kilo verdiyse ben 7 kilo verebilirdim gibi kıyaslamalar sizi boş yere üzmekten başka işe yaramaz. Unutmamalıyız ki hepimiz çok özeliz…
                                                                                                                   Diyetisyen Kadriye AKYAĞCI