55 gün sonra, Cumhuriyet tarihimizin en karışık seçimini yaşayacağız. 21 yıllık AK Parti iktidarının en zor seçimi olacağına benziyor. Cumhur İttifakı ve Millet İttifakı’nda kılıçlar çekildi. Seçime değil sanki savaşa girecekler. Bugüne kadar yaşanmamış, alışılmamış olumsuz bir seçim ortamı yaşıyoruz. Yaşanılan deprem ve sel felaketleri ile yaşadığımız acı işin cabası oldu. Ülkemize yakışmayan bir ortam. 2018 yılında yapılan son milletvekili seçimlerinde Aydın’da partilerin oy oranları şöyleydi. Aydın’da seçmen sayısı 837.000 idi. Seçime katılım oranı yüzde 89 olmuştu.  Geçerli oy sayısı 732 bin olmuştu. CHP 248.188 oy almış, yüzde 33,93 oy oranıyla 3 milletvekili çıkarmıştı. AK Parti 237.771 oy almış, yüzde 32,51 oy oranı ile 4 milletvekili çıkardı. İYİ Parti 108.069 oy almış, yüzde 14,77 oy oranı ile 1 milletvekili çıkardı. MHP 59.207 oy almış, yüzde 8,09 oy oranı ile milletvekili çıkaramadı.  HDP ise 68.501 oy almış, yüzde 9,37 oy oranı ile o da milletvekili çıkaramamıştı.  HDP seçime kendi listesi ile girerse Aydın’da Milletvekili çıkarmaya MHP’den daha yakın bir parti durumunda. Aydın’da bu geçmiş seçim rakamları ile 2023 seçimlerine giriyoruz. Bugün için milletvekili listeleri kesinleşmiş değil. 8 milletvekili çıkaracak Aydın da milletvekillileri siyasi dağılımı bir önceki seçimlerden farklı olacağına kesin gözüyle bakılıyor. ** TAVŞANA KAÇ TAZIYA TUT POLİTİKASI MI? AK Parti Aydın listelerinde mevcut 4 milletvekilinin de yer alacağına inanmıyorum.  Sadece Nazilli Belediye Başkanının, İYİ Parti’den AK Parti’ye geçmesinde etkili olan Sökeli milletvekili Metin Yavuz listeye girebilir. AK Parti genel merkezinin izni ile İl Başkanı Av. Ömer Özmen, Nazilli İlçe Başkanı Av. Mustafa Abak adayı aday olmak için istifa etmişlerdi.  Anlayamadığım. Kuyucak Belediye Başkanı Metin Ertürk’ün de Ankara dönüşü istifasıdır. Mustafa Abak’a istifasına izin verilmiş ise doğu bölgesi için neden Metin Ertürk’ün istifasına izin verildi. Bunu anlayamadım. Bu işte bir bit yeniği olduğunu düşünüyorum.  AK Parti Merkez Karar Yönetim Kurulu üyesi SEDA SARIBAŞ’ın da listede yer alacağını düşünürsek..  Kimin listede seçilemeyecek yerde olacağını hep birlikte göreceğiz.  AK Parti Genel Merkezi, TAVSANA KAÇ TAZIYA TUT politikası uygulamışa benziyor. Bu seçimlerde, AK Parti’nin Aydın’dan en fazla 3 milletvekili çıkaracağı konuşuluyor. Seçimde İYİ Parti’nin Aydın’da alacağı sonuçta merak konusu. Önceki seçimde Aydın’da yüzde 14 ile 108.000 oy alan İYİ Parti 1 milletvekili çıkarmıştı.  Bu seçimlerde yüzde 20 oy alması halinde Aydın’da 2 milletvekili çıkarabilir diyorum.  İYİ Parti bu oyu alabilir mi? göreceğiz...  Sayın Meral Akşener’in masadan kalkıp, tekrar oturması İYİ Parti’de deprem etkisi yaratmıştı. CHP’de son sözün, hepimizin bildiği gibi Büyükşehir Belediye Başkanı Özlem Çerçioğlu’nda olduğunu biliyoruz.  Aydın’ın CHP’de hiçbir Genel Başkan Yardımcısına bağlanmaması bunu gösteriyor. Tarım ili Aydın da halkın yüzde 80’ini çiftçilikle uğraşıyor.  Ne var ki.. Çiftçinin içinden gelen, bir tek milletvekili aday adayının olmaması CHP içinde çok tartışılan ve konuşulan bir konu. ** TARİHİ DEVİRDE, GÖZE BATANLAR! Ülkemizde ilginç ilişkiler yaşanıyor. İnadına iş yapma, inadına siyaset öne çıkmaya başladı. Son zamanlarda ortak akılla iş yapmak rafa kalktı. Tarih oldu. Kişi ve ülke menfaatleri, memleket menfaatlerinin önüne geçti.  Buna alışık olmayanlar ne oluyor bize demek zorunda kalıyor. Bugün ak diyenler, ertesi gün kara diyebiliyor.  Nazilli Belediyesi bitişiğindeki 15 katlı bina da Nazilli halkının, öksüzünün, yetiminin emeği, hakkı ve hukuku var.  Hangi akla hizmet için yapıldıysa, bu bina 15 yıla yakın bir zamanda bitirildi.  Nazilli Belediyesi’nin bu binadan ve belediye borçlarından kaynaklanan 125 milyon borcu için her ay 3,5 milyon lira faiz ödediğini öğrendik. Çok büyük bir ödeme…  Devletin, iller bankası kanalıyla Nazilli Belediyesi’ne gönderdiği para aylık 16 milyon lira civarında.  Bunun 3,5 milyon lirası faiz borcu için kesilince, iller bankası her ay 12,5 milyonunu belediyeye gönderiyor. BELEDİYE ÇALIŞANLARIN AYLIKLARI NASIL ÖDENECEK? Son zamanlarda, belediye çalışanları kadroları şişirilmiş. Belediyenin gelir giderleri dengesi bozulmuştu. Bunu meclis üyelerinden zaman zaman öğreniyoruz. Belediye çalışanlarının (işçi ve memurlarının) aylık ödeme tutarları, 12 milyon liraya ulaşmış.  Geriye 500 bin lira kalıyor. Belediye bu parayla ne yapabilir? Hepimiz bir düşünelim. Nazilli Belediyesi bu duruma bugün gelmedi. Son 15 yılda getirildi.  Sayın Esat Ergüler başkan, 15 yıl önce belediyeyi bırakırken, borç diye bir şey yoktu. Ayrıca bankalar da o dönem 9 milyon lira mevduat bırakarak ayrıldı. Bırakın Aydın’ı, Ege’de ayda 3,5 milyon lira faiz ödeyen tek belediye Nazilli Belediyesi’dir. Başka, belediye de yoktur. Bende, bu binanın devredilmesine karşıydım. Gerçekleri öğrenince,  Bu binanın Nazilli Belediyesi’nin bir kamburu haline getirildiğini gördüm.  Görüşümü değiştirdim. Son belediye meclis toplantısında, binanın devri konusunda gergin tartışmalar yaşanmış. Düne kadar, binanın devredilmesini savunanlar… Aradan geçen zaman sonunda ne hikmetse,  Toplantıda DEVREDİLMESİN GÖRÜŞÜNÜ ısrarla savunmuşlar.  Adeta, “BAYRAM DEĞİL, SEYRAN DEĞİL, ENİŞTEM BENİ NİYE ÖPTÜ” gibi bir şey olmuş. Bu ısrarı neden yaptıklarını, kendilerine sormak isterim.  Mehmet Bingöl gibi bazı meclis üyesi arkadaşlar da Nazilli Belediyesi menfaati doğrultusunda oy kullanmışlar devredilmesini savunmuşlar. Doğru da yapmışlar. Belediye Başkanı Kürşat Engin Özcan’ın parti değiştirmesi beni ilgilendirmiyor.  Bu kararın alınmasında, bu sıkıntının giderilmesinde, Nazilli Belediyesi’nin menfaatleri parti menfaatlerinin üzerinde tutulmalıydı. Maalesef bu yapılmamış. Tabi ki bu arada belediyenin tasarruf tedbirlerini alması gerekiyor. Hovardaca harcamalarını son bulmalı. Belediye bu duruma böyle uygulamalar sonunda geldi. Genel siyasette de aynı hatalar yapılıyor. Bu ayrışma, inadına siyaset bize iyiye değil, kötüye götürür. Buda unutulmasın. ** HAKEMİ BIRAKIN OYUNU YORUMLAYIN! Sporumuzun en büyük sorunlarından birisi TV başında ahkam kesen spor yorumcuları. Oturmuşlar ekran başına, giyotini almışlar eline… Hakem hatalarını acımasız eleştiriyorlar. Enine boyuna doğruyorlar.   Maçı yöneten hakemlerin pozisyonları, saniyenin onda biri kadar zaman içinde değerlendiriyor. Düdüğünü çalıyor. Bizim masa başı cellatları ne yapıyor? O... saniyelik pozisyonların başına geçiyor.. Oynat kardeşim az ileri.. az daha, az daha durrr şimdi. Geri al birazzz.. geri... az daha.. az daha geri biraz daha geri.. olur mu böyle bir şey.. Diğer kameradan ver pozisyonu. Hah işte dur şimdi... diyor sonrada gariban hakemleri yerden yere vuruyor da vuruyorlar.  Bu vicdansızlık.. Bu adaletsiz hakemin bir saniyenin altında bir zaman içinde gördüğü pozisyonu dakikalarca izleyip bazen karar bile veremiyorlar.  Türk hakemlerinin yüz akı Cüneyt Çakır’ı da meslekten böyle soğuttunuz.  Siz yorumcular, Türk futbolunun celladısınız.  Bakın Avrupa kupalarında hakemlerimizi göremez olduk. Bunların sebebi de siz hakem yorumcularısınız.  Bilginiz görgünüz varsa hakemi bırakın da maçı, oyunu yorumlayın.  Yorumlayın da sizleri taktir edelim.