Allah’ın selamı, rahmeti ve bereketi hepinizin üzerine olsun. Allah katında mübarek bir gün olan Cuma gününüz de kutlu ve mübarek olsun.  Günde beş vakit namaz kılıyoruz. Kendi dilimizden farklı bir dilde Rabbimize kulluk ediyoruz. Kur’an dili olan Arapça dilinde ibadet ediyoruz.  Acaba biz beş vakit namaz kılarken, bizleri yaratan Cenab-ı Allah’tan ne istiyoruz? Ona neler söylüyoruz? Bu hutbemizde, namazda son oturuşta okuduğumuz Rabbena Atina dualarının manalarını sizlere aktarmaya çalışacağım.  Namaz kılarken son oturuşta, Ettehiyyatü, Allahümme salli ve barik dualarından sonra iki tane güzel duayı okuyoruz. Bakın Cenab-ı Allah biz kullarına atamız İbrahim Aleyhisselam’ın dilinden nasıl dua etmemiz gerektiğini öğretiyor. Çocukluğumuzda ezberlediğimiz bu Rabbena Atina dualarında şunları istiyoruz Rabbimizden: Namazda okuduğumuz dua Kur’an-ı Kerim’de Bakara Suresi 201. Ayet ve İbrahim Suresinin 41. Ayetidir.  Rabbena Atina ve Rabbenağfirli duaları beş vakit kılmakta olduğumuz namazlarımızın ayrılmaz bir paçası olduğu gibi aynı zamanda da hayatımızın ve dualarımızın da ayrılmaz bir parçasıdır. Bu iki büyük dua Kuran ı Kerimde yer almaları hasebi ile aylında iki büyük ayeti kerimedir. ( Bakara 2/201 ve İbrahim 14/41  Şimdi kelime kelime anlamaya çalışalım:  Rabbena: Ey Rabbimiz  Âtinâ: Bize ver. Allah’tan bir şey istiyoruz. Bakalım ne istiyoruz. Nerede istiyoruz?  Fiddünya: Dünya’da ver bize ya rabbi. Ne istiyoruz?  Haseneten: Güzellik ver, iyilik ver, mutluluk ver, huzur ver, aşk ver, muhabbet ver.  Ve fil ahreti: Ahirette de ver ya rabbi  Haseneten: Bize güzellik, muhabbet, huzur ver Ya Rabbi!  Ve kınâ: Ve bizi koru Ya Rabbi diyoruz. Neden koruyacak bizi?  Azâbennâr: Ateş azabından, cehennem azabından koru bizi Ya Rabbi diyoruz.  Yarabbi bize hem dünyada hem de ahirette iyilik, güzellik, muhabbet ver diye dua ediyoruz.  Sonra duamızı daha da derinleştiriyoruz.  Rabbena: Ey Rabbimiz diyoruz. Rabbimiz buyur kulum diyor. Daha ne istiyorsun?  İğfirlî: Beni bağışla yarabbi diyoruz. Rabbenağfirlî diyoruz. Beni affet ya rabbi.  Sadece kendimiz için mi istiyoruz? Hayır şimdi sıralıyoruz isteklerimizi:  Velivalideyye: Beni yetiştiren, beni büyüten, beni içiren, yediren, beni toplum içine çıkaran, beni adam eden, beni hanım eden, varlığımın sebebi annemi ve babamı da bağışla, onları da affet ya Rabbi diyoruz.  Ondan sonra duamızı biraz daha açıyoruz. Kendimiz için, anne babamız için dua ediyoruz.  Yani namazda annemiz ve babamız için dua ettik desek yalan olmaz. Ne muhteşem bir dua! Yani her gün kıldığımız namazlarda annemizi ve babamızı hatırlamak ne güzel bir duygu…  Daha sonra da umumi bir dua yapıyoruz.  Velil mü’minîne: Ve Ya Rabbi diyoruz. Bütün mü’minleri, bütün iman edenleri, Seni Rab kabul edenleri Ya Rabbi onları da affet.  Ne zaman affedecek Allah?  Yevme yekûmül hisâb: Hesap gününde, babanın evladından, eşinden kaçtığı o günde, Ya Rabbi beni affet, annemi de babamı da affet. Bunlar yetmez bütün mü’minleri de affet diye dua ediyoruz.  Şimdi gördünüz mü Rabbimizden neler neler istiyoruz?  Namaz kılarken bütün bunların manasını anlayarak namaz kıldığınızı bir düşünün. Rabbimizle konuşur gibi O’ndan bir şeyler istediğimizin farkına vararak namazımızı kılmak ne muhteşem bir duygu…  O halde bize düşen görev nedir? Namazlarda okuduğumuz dua ve tesbihatların manalarını öğrenmek…  Rabbim yaptığımız duaları kabul etsin.  O halde şimdi bir tekrar yapalım. Namazda Rabbimizden ne istiyoruz?  “Rabbimiz! Bize hem dünyada güzellikler hem de Ahirette güzellikler ver. Bizi ateşin azabından koru!” (Bakara 2/201)  “Rabbimiz! Hesabın görüleceği o günde beni, anamı babamı ve mü’minleri bağışla!” (İbrahim 14/41)  Bu duaya AMİN diyelim inşallah….  Cumanız mübarek olsun.