Adliye koridorları... Ekmek kapısı... Burada dünya yeniden kurulur…
Beklerken, dostlarla sohbet malum konu seçimlerimiz. A - İkinci turda ne düşünüyorsun ağabey?
B - Ne ikinci turu? Biz kazandık!
Türk Milliyetçileri olarak, her türlü engellemelere rağmen, bölünmüş ve yok sayılmış, maddi imkânsızlıklar içinde biz kazandık. Aday olsa yüzde altmış oy alır denilen Mansur Yavaşın Ankara’sında Ata İttifakı'nın Cumhurbaşkanı adayı Sinan Oğan yüzde 6,39 oy aldı.
Seçim bitti dostum... Biz kazandık. Büroda seçim değerlendirmelerini TV’den kulak kabartıyorsun bir video, sürekli tekrar yayınlanıyor. Dur bakalım dedim ne mesaj veriyor.
Kılıçdaroğlu oldukça yüksek tondan “Buradayım be buradayım” çıkışıyla başlayan, sonra da yumruğunu kalbinin üstüne götürüp “Sizde buradasınız” diyerek mücadele edeceğini söyleyen video.
O an aklıma 2014 yılında Milliyet gazetesinde yayınlanan haber geldi ve kendime sordum.
Ben gerçekten Dersimli Kemal’in gösterdiği kalbinde miyim? Resmin büyüğüne bakıyorum... Gelen şehit haberlerine... Türk Milletine hediye edilen "Sarı Torbalara" ve güneydoğu Anadolu’da alınan oy oranlarına.
Kendime tekrar soruyorum.
Hesap uzmanı Kemal’ in hesaplarının CHP’ye ne getirdiğine 15 Mayıs günü baktığımda CHP sıralarından DEVA 13, Gelecek ve SP’de 10’ar olmak üzere toplam 33 vekil çıkardı. Böylece CHP’nin vekil sayısı 135 olacak. Denilmişti... Aldıkları oy ile götürdükleri vekil sayısına bakınca bravo dedim işte hesap uzmanı.
Ne getirdi ne götürdü hesabını oy veren gönüllüleri yapsınlar da.
Neyse şimdi konumuza dönelim. Dersimli Kemal neden böyle diyor.
Çok iyi bildiğiniz üzere Tunceli ismini Atatürk verdi ve feodal döneme değil Türkiye Cumhuriyet’e ait bir adlandırma buna rağmen neden bu inatlaşma. Neyin hesaplaşması. Sermayesi bitti mi. Atatürk’e sarılan siyasetçilerin cevaplayacağı bu olayda bugün emperyalizmin tehditlerine karşı dincilik, mezhepçilik, etnikçilik, bölgecilik gibi kimlik siyasetini dışlayan milli birliğe ihtiyacımız var. İkisi bir arada olamaz. Dersim ortaçağdır, ağalar, şeyhler, seyitlerdir ve Seyit Rıza’dır.
Tunceli Cumhuriyet’tir, çağdaşlıktır, Atatürk’tür, Kamer Genç’tir. Yazısını alıntılıyorum. CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun, 18. Olağanüstü Kurultayı’ndaki konuşmasında vermediği vaadi yoktu . “Dersimli Kemal’im ben, devrimci Kemal’im ben". Hakkâri ye özerk yönetim vereceğim falan filan bir saat konuşmuştu. İşte onu hatırladım.
Ve dedim ki benim senin kalbinde yerim yok. Dersimli Kemal. CHP Türk siyasi hayatının çok önemli bir değeridir. Gerçek CHP’lileri bunu görmeye ve kuruluş çizgisine dönmesi için çalışmalara başlamaya çağırıyorum.
Yapılan ittifaklara ilişkin bir şey yazmak istemiyorum. Mecburiyetler bu yönelmeleri doğurmuştur. Kurulan bazı proje partilerde zamanı gelince yok olacaktır... Ama esas önemlisi Türk milliyetçileri güçlü olmak zorundadır. Yeni yüzyılda çok büyük ihtiyaç vardır. Lakin Kılıçdaroğlu bu CHP'yi bitiriyor. Birileri CHP’yi kullanarak Dersim'in intikamını almaya çalışıyor ve Anadolu insanı yaşanılan tüm olumsuz gelişmelere rağmen sağduyulu davranıyor. Buna izin vermiyor.
Şimdi beklenilen görüşmeler ne netice verir bilinmez. Yazı kaleme alındığında resim netleşmemişti.
Hatırlatıyorum Oğan FOX TV yayınında yaptığı açıklamada, ‘Bu seçimlerde HDP, HÜDA-PAR kilit olmayacak, bu seçimin belirleyicisi Türk milliyetçileri olacak" dediğini ne çabuk unuttunuz.
Oğan “Ne o taraf ne bu taraf” deyip, tercihi doğrudan seçmeninin inisiyatifine de bırakabilir. Çünkü nihayetinde alacağı kararın kendi siyasi geleceği açısından da bir aşama söz konusu.
Sonuçta bu milletin geleceğinde artık söz sahibi ve bu kadro Ümit Özdağ ile beraber gündemi belirlemeye devam edecek. Sonuçta her iki ittifakta da Oğan açısından sıkıntılı durum var. İstişarenin tam zamanı. Seçimin kazananları, bu fırsatı kaçırmayın. 28’inden sonra da Biz kazandık diyebilelim!