Ceviz kurdu, cevize gireceği kadar bir delik açar ve cevizin içine girer.
Cevizin içi insan beynine benzer, kurt başlar cevizi yemeye. Elbette ki buraya kadarı normal. Yedikçe şişmanlar şişmanladıkça Karnı büyür. Yeterince doyunca yükünü tutunca!
Gitmek ister ama girdiği delikten çıkması mümkün değildir istese de çıkamaz.
İşin enteresan ve daha da kötü tarafı; İçi yenilen cevizin kabuğu da kurumuş ve iyice sertleşmiştir…
Artık o deliği genişletmek te imkansızdır. Kurtçuk oturup etrafına bakar, Düşünür taşınır delikten geçip çıkmak için tek çaresi vardır; Zayıflamayı beklemek. Aç kaldıkça zayıflar, eski cılız haline döner. Ve bir gün bitap düşmek üzere ilk başladığı gibi cevizden çıkar. Ama çıktığında mevsim bitmiş, ortada aç ve cılız bir kurtçuk ile bir içsiz bomboş bir ceviz kabuğu kalmıştır.
Kimi insanlardaki para ve mal – mülk hırsı da ceviz kurduna benzer. O hırsı yenip, artık yeter, dediğinde baharlar ve yazlar bitmiş olur. Geriye sadece, ömrünün sonbaharı ve belki de çeşitli hastalıklar, ilaçlar ve diyetler ile geçirmek zorunda kalacağı, koskoca bir kara kış kalmış olur…
O sebep lütfen ihtirasınıza kapılmayın. Kendinizi yakmayın. En helal para har vurup harman savurmadan, kimseye borçlu kalmadan, yalan söylemeden,
gününde ödemelerini yaparak kazandığın paradır.
Miras bırakacağın her para ise başkaları için kazanılmış, ömür harcanmış fakat terini senin sildiğin,
Sefa’sını başkalarının sürdüğü emektir.
Eee o halde başkalarının yaşayacağı para için DOST ve AKRABALARINI üzme.
Helal kazan, dürüst yaşa, Para hırsı gözünü bürümesin. Cevizin kurdu gibi olma..
Kazandığının ve nereye harcadığının hesabını vereceğin gün gelmeden, muhasebeni iyi yap.
Rabbim hesabımızı kolay verenlerden eylesin.
Cuma’nın rahmeti ve bereketi üzerinize olsun.