Tertemiz bir fıtratla gözlerini dünyaya açan yavrularımız, Yüce Rabbimizin bizlere nadide birer emanetidir. Hayatımızdaki en sevimli nimet, yuvamızdaki en değerli ziynettir. Ömrümüzün bereketi, yüreğimizin neşesidir.
Çocuklarımız bizim istikbalimizdir. Onları iyi bir insan, güzel bir Müslüman olarak yetiştirmek, helal ile besleyip hakikati öğretmek bizim temel sorumluluğumuzdur. Minik kalplerine Allah ve Peygamber sevgisini aşılamak, körpe zihinlerini faydalı ilim ve güzel ahlakla geliştirmek bizim öncelikli görevimizdir.
Nitekim Peygamber Efendimiz (s.a.s) bir hadisinde şöyle buyurmaktadır: “Hiçbir baba, çocuğuna güzel ahlaktan daha kıymetli bir miras bırakmamıştır.” (Tirmizî, Birr, 33; İbn Hanbel, IV, 77.)
Çocuklarımız bir eğitim-öğretim dönemini daha tamamladı. Her yıl yaz mevsiminde camilerimiz birer eğitim yuvasına dönüşür, çocuk sesleriyle şenlenirdi. Bu yıl ise Yaz Kur’an Kurslarını evlerimizde misafir edeceğiz. 29 Haziran 2020 Pazartesi gününden itibaren Yaz Kur’an Kurslarımız Diyanet Televizyonunda başladı. Başkanlığımızın internet sitesinden çocuklarımızın kaydını yapabilir ve ilçe müftülüklerinden kitaplarını temin edebilirsiniz.
Yaz Kur’an Kurslarıyla çocuklarımız Rabbimizi daha iyi tanıyacak, yüce kitabımız Kur’an-ı Kerim’i okuyacak ve onun anlam dünyasıyla buluşacaklar. İman ve ibadet esaslarını, Peygamberimizin örnek hayatını öğrenecekler. Vatanımıza, milletimize ve bütün insanlığa faydalı bir kul olmanın önemini kavrayacaklar.
Cenâb-ı Hak Kur’an-ı Kerim’de şöyle buyurur: “Elif. Lâm. Râ. Bu Kur’an, insanları karanlıklardan aydınlığa çıkarman için sana indirdiğimiz bir kitaptır...” (İbrâhîm Suresi, 14/1.) O halde kalbimize inşirah, her işimize bereket katan Kur’an’la ömrümüzü imar edelim. Yavrularımızın körpe dimağlarına ve tertemiz fıtratlarına imanı, İslam’ı ve güzel ahlakı nakşetmek için seferber olalım. Onları Kur’an’ın aydınlığından ve sahih dini bilginin rehberliğinden mahrum bırakmayalım.
Kur’an eğitiminden, din eğiminden mahrum edersek, yarın cenaze namazımızı uzaktan seyreden bir nesil ile karşı karşıya kalırız. Bunu bugün maalesef görüyoruz. 5 yıl Kuşadası İlçe Müftüsü olarak görev yapan bir kardeşiniz olarak bunun üzerinde çok durdum. Allah için namaz, Rasülullah için salavat, meyyit için dua olan ve 4 tekbirden ibaret, ayakta kılınan rükû ve secdesi olmayan farzı kifaye bir namazı kılmaktan aciz bir nesil, en sevdiği insanın namazı kılınırken bir köşede süklüm püklüm, mahcup bir şekilde bekliyor. Niye? İşte yazın Kur’an kursuna göndermeyen anne baba yüzünden. Annesine, babasına, eşine, çocuğuna, dostlarına, yakınlarına son vazife olarak bir dua mahiyetindeki cenaze namazını kılmasını bilmediği için…
Helali haramı bilen bir nesil yetiştirmek zorundayız. Kul hakkının bilinci ve şuurunda bir gençlik için çaba sarf etmeliyiz. Rabbimiz bizi imtihan ediyor. Önce gözle görülmeyen bir virüs yüzünden camilerden uzak kaldık. Camileri özledik. Cumalara kavuştuk, iki vakti kıldık, şimdi tamamen kılıyoruz. Ama bundan önce hiç aklınıza gelir miydi, camiyi ve cemaati özleyeceğiniz.
O halde sahip olduğumuz nimetlerin kıymetini bilelim. Bu yaz tatilinde yediden yetmişe herkes Diyanet TV’de Kur’an öğrenebilir, dini bilgilerini en yetkili kişilerden alabilir.
Bu vesile ile okunan ezanların bizi yeniden diriltmesine, okunan salaların nefes aldığımız sürece tevbe etmeye vaktimiz olduğunu bir işaret olduğunun bilinci ve şuuru içinde yaşayalım. Sosyal mesafe, maske ve temizlik gibi önemli hem dini hem de insani kurallara uyalım.
Günlerin hayırlısı olan Cuma’nın bereketi hepinizin üzerine olsun.