Yerel yöneticilerde etik ilkeler ve liyakat- II
Yaşar İLBAY
Bir önceki yazımda etik değerlere/ilkelere değinmiştim, bu yazımda da etik değerlerin tamamlayıcısı ve daha da önemlisi liyakata değineceğm ve daha sonra da somut örneklerle yazılarım devam edecektir.
Liyakatı , daha önceki yazılarımda da verguladığım gibi “uygun, yeterli ve layık”olmak anlamında olduğunu ifade etmiştim. Liyakatlı kadroları ancak, kurulan liyakat sistemi içerisinde verimli hale getirmek mümkündür.
Liyakat sistemi toplumun moral değerlerine dayanmakla beraber kamu hizmeti görenlerin saygınlığını ve güvenliklerini de artırmaktadır. Bu sistem sayesinde kamu kurumları kayırma, patronaj ilişkileri, partizanlık gibi uygulamaların olumsuz sonuçlarından da kurtarılmış olmaktadır. Zira liyakat sistemi bilgi, zekâ, karakter, enerji gibi değerleri öne çıkarmaktadır (Eroğlu, 1972: 229).
Yerel yönetimlerde halkın yönetime katılması, şeffaflığın sağlanması, sürdürülebilir politikaların oluşturulması, kaliteli hizmet üretebilecek yönetişim modeli oluşturulması ve halkın seçtiği yerel yöneticiyi denetlemesi hesap verebilirliğin ve geleceğe yönelik sürdürülebilir politikaların oluşturulması çağdaş belediyeciliğin yönetim esaslarındandır. Yerel yönetimlerin örgüt yapısı, planlama ve karar alma süreçlerinde; hizmet sunumunda; iş ve işlemlerin yürütümünde şeffaflık sağlanmalı, vatandaşlar arasında ayrımcılık yapılmamalı, eşit ve adil davranılmalı, halka hesap verme teknik ve yöntemleri geliştirilmeli, halkın bilgi edinme hakkı kapsamında bilgi edinme yöntemleri oluşturulmalı ve sürekliliği sağlanmalıdır.
Buraya kadar yazdıklarım işin olması gereken ve evrensel boyutta kabul edilen yönetişimin temel esaslarındandır.
Peki bütün bunların yerel hizmetlerdeki gerçekleşip gerçekleşmediğine bakalım. Tabi ki bu kıyaslama yada örneklemeleri seçerken başka yerlerden bahsedecek değiliz. En yakınımızdaki yerel idare ve yöneticileri ve yaşadıklarımızı esas alarak değerlendirmeler yapacağım.
Önce şu tespiti yapalım; Yerel hizmet birimlerinin bazılarına vatandaş işi nedeniyle başvurduğunda yönetici pozisyonunda olanlara zaten ulaşmak mümkün olmayabiliyor, vatandaş ulaştığında da kötü davranış ve hareketlerden bulunuluyor. Eğer yandaş yada ahbap değilseniz işiniz biraz zor. Halbu ki, şunu bilmeleri gerekir, siz orda vatandaşın verdiği vergilerle maaş alıyorsunuz yani o vatandaşa üstünlük taslamak , küçük görme, kötü davranışlarda bulunmaya hakkınız yok, sizin maaşınızı vatandaş veriyor ve vatandaşa hizmet için ordasınız, yani patronunuz halktır. Eğer işinize gelmiyorsa çeker gider başka iş yaparsınız.
Özellikle teknik hizmetlerin verildiği harita ve imar birimlerinde görevlendirilen kişiler teknik bilgi ve donanıma sahip olmalıdır. Karekter olarak ahlaki ve etik değerlere sahip olmalılar. Örneğin Nazilli Belediyesi İmar Servisine bakalım, çalışmakta olan personelin-ki bunların hepsinin mühendis, mimar ve tekniker statüsünde eğitimlerinin olması ve tecrübe olarak da o işi yapabilecek liyakata sahip olmaları gerekirken ne yazık ki aralarında o işlerle ilgisi olmayan ve hatta teknik bilgisi olmayan bazı personellerin kanuna ve yönetmeliklerle ilgisi olmayan sadece yandaş olmayan vatandaşa teknik tutanaklar tutarak vatandaşı ciddi anlamda mağduriyet yaratan tutanaklar tuttuklarına şahit olduk. Ve hatta ötesi bu tiplerin diğer personelin üzerinde de bir hakimiyetlerinin olduğu da görülmektedir. Tabi ki bu kişilerin neyin nesi kimin fesi olduklarını bilmiyoruz. En üst idareci pozisyonunda olan Başkanın sözünü bile dinlemediklerine şahit olduk, başkanın emir vermesine rağmen işi yapmadıklarına ve dinlemediklerine de şahit olduk. Olayın görünen tarafı bu, fakat başkan vatandaşın yanında bu davranışları sergilerken , diğer tarafta da o personele bildiğinizi yapın diyorsa o başka, bunu bilemiyoruz. Bu davranış tarzı da ne ahlaki, ne insani nede ilkeli bir duruştur. Şayet başkan da bu tiplere söz geçiremeyecek pozisyonda ise o koltukta oturmaması gerekir. Biraz karışık ve kontrolden çıkmış bir durum, birimin başındaki kişiyi değiştirmekle, o birimde işler yoluna girmeyebiliyor. Bu olayın ileri boyutunu, o birimde dönen dolapları ilerde belgeleri ile ortaya koyacağım İşte, bütün yaşananlara bakıldığında liyakatın, ahlakın, etik değerlerin ne kadar önemli ve vazgeçilmez olduğunu, mutlak surette uygulanması gereken değerler olduğunu daha net bir şekilde görebilmekteyiz.
Yorumlar
Trend Haberler
Kredi kartı kullanıcılarına yeni düzenleme: O kartların limiti sıfırlanacak
Karacasulu kadın isyan etti: 'Tam bir işkence'
Karacasu Müftülüğünde neler oluyor: Cimer'e şikayet ettiler, huzursuzluk yine bitmedi
Didim'de yıkım var!
Başkan Gençay, yeni plajlar için kolları sıvadı
Elektrik faturalarında yeni dönem: Artık zorunlu olacak