Seçime 6 gün kaldı. Sayın Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan gündemi resmen eline almış görünüyor. Daha önceki seçimlerde ortaya koyduğu filmi yine gündeme oturttu. Seçim kaybetme korkusu yaşasa da kazanmaktan emin, yoluna devam ediyor.  Muhalefetle adeta oynamaya başladı. Toplum değerlerini iyi biliyor. Tansiyonu yükseltmenin kendisine yarayacağını biliyor. Çok zeki bir insan. 6’lı masayı projelerini anlatmaktan aldı, kendilerini savunur hale soktu. Lütfen durumu bir değerlendirin. Toplumu iyi tanıyor. Seçimde nasıl oy toplayacağını iyi biliyor. Milleti beka sorununa iyi entegre etmiş. Milletin, ÖCALAN VE KANDİL konusundaki hassasiyetini çok iyi biliyor. Dikkat ederseniz her seçim öncesi ÖCALAN ve BEKA meselesi ülke gündemine geliyor. Ortaya atılıyor. Millet geriliyor AK Parti oy alıyor. Konuşuyor veya konuşturuyor. Altılı masanın, (millet ittifakının) KANDİLDEN, ÖCALANDAN emir aldığını söylüyor, söyletiyor.  Paniğe kapılan Millet İttifakı liderleri iyice panikliyor. Meydanlarda savunmaya geçiyor. Yemin üzerine yeminler edip, kandille HDP ile ilişkilerinin olmadığını söyleyip, kendilerini savunmaya başlıyor. Proje açıklamayı unutuyorlar. Panikliyorlar, sonuçta Cumhurbaşkanına göre amaç hâsıl oluyor. Milletin kafası karışıyor. Son 10 günde görünen durum bu. Millet ittifakı projelerini unuttu, açıklayamıyor bile.. Reklamlarının arkasına sığındı. Meydanlarda ekonomiyi, hayat pahalılığını, geçim zorluğunu, milletin mutfağındaki yangını unuttu. Suçlamalara cevap vermekle meşgul. Bu işin sonu ne olur? Nereye gider bilmiyorum. Görünen Sayın Cumhurbaşkanı, aldı sazı eline, muhalefeti istediği çizgiye getirmeye çalışıyor. O çalıyor muhalefet oynamaya başladı. ** ORTALIKTA.. ALGI, YALAN VE TALAN KOL GEZİYOR! Seçime bir hafta bile kalmalı. Ortaya atılan iddialar, suçlamalar, medeni ülkelerde görülmeyecek kadar çirkin ve ileri noktalara geldi. Şu sözlere bir bakın.. “Siz emri, PKK’dan alıyorsunuz, biz Cenabı Allah’tan emir alıyoruz” “Siz.. PKK’nın gizli üyesisiniz”. “Bize karşı olanlar teröristtir”. Hazmedilecek sözler değil. Demokrasilerde bu sözler söylenir mi? “Yapılacak seçimde iktidar değişmesi, bir darbe girişimidir” ifadesinin İçişleri Bakanı tarafından söylenmesi maalesef bir talihsizlik ve düşündürücü durumdur. Bu kadar hırsımıza teslim olmak bize hayır getirmez. Ortak akıldan bu kadar uzaklaşmamız, bize zarar verir. Parti menfaatleri bu kadar ülke menfaatlerinin önüne çıkmamalı, geçmemeli. Seçime yaklaştıkça bilgi kirliliğinin arttığını görüyoruz. Havada akıl almaz suçlamalar dolaşıyor. Bir kadın siyasetçinin maruz kaldığı hakaret ve iddialar, topluma acı veriyor. Düşündürücü.. Çok vahim ve çirkin gelişmeler yaşıyoruz. Millet olarak bu havanın acılarını çok çekeriz. Herkes aklını başına almalı. Türk milletinin huzuru ve milli birliği, her partinin de menfaatlerinin üzerindedir. Bu niye unutuluyor. Bütün liderler bunu dikkate alıp konuşmalı. Kin öfke ve nefret içeren sözlerden sakınmalı. UNUTMAYIN, SAYIN LİDERLER; BAŞKA TÜRKİYE YOK ** HERKES NASIL TERÖRİST OLUR! Bir seçmen olarak, 60 yıldır oy kullanıyorum. Çok ilginç dönemler yaşadık. Aldığımız gazeteleri iç cebimizde evimize götürür kahvede açıp okuyamazdık. 1970’li yıllarda kurtarılmış bölgeleri de gördük. Ama bugünkü gibi kin, öfke ve nefret üzerine siyaset dönemi hiç yaşamadık. Siyasi parti araçlarına terörist yazılan bir dönem yaşamadık. Recep Tayyip Erdoğan, ANAYASA KİTAPÇIĞININ CUMHURBAŞKANININ YÜZÜNE ATILDIĞI BİR DÖNEMDEN sonra ortaya çıktı. Bir siyasal boşluk oluştu, iktidar oldu. Demokratlar, ulusalcılar, mutaassıpların yüzde 34 oyu ile iktidara geldi. Anayasa kitapçığının Cumhurbaşkanının yüzüne atılmasından sonra millet, o gün yeni bir iktidar arayışına girdi. AK PARTİ iktidarı doğdu. Bu unutulmasın. AK PARTİ, 21 YILDIR İKTİDAR! AK Parti 21 yıldır iktidar, elbette her şeyin bir sonu yaşanacak. Atatürk’ün Cumhurbaşkanlığı bile 15 yıl sürdü. Anavatan Partisi sürecinde Turgut Özal’ın Cumhurbaşkanlığı 13 yıl sürdü. Sayın Recep Tayyip Erdoğan, 20 yıldır Cumhurbaşkanımız. Elbette güzel hizmetler yaptı. Kimse bunu inkâr da edemez. Ama her şeyin bir sonu olacaksa, bu demokrasi içinde yaşanmalı.  Bunu da herkes kabul etmeli.  21 yıldır yaşanan seçimlerde, AK PARTİ gidecek dendi ama gitmedi. Bugünlere geldik. Nihayetinde yeni bir seçime giriyoruz. Bugüne kadar tam 6 seçim yaşadık. 14 Mayıs’ta 7.’yi yaşayacağız. AK Parti her seçim sonucunda, millet kararıyla iktidarda kalmayı başardı. Ama hiçbir dönemde millet, bir seçim önü bu kadar ayrışmadı. Kin, öfke, nefret dolu bir seçim öncesi yaşamadı. Hiçbir SEÇİM SÜRECİNDE iktidar, kendisi gibi düşünmeyene TERÖRİST demedi. Muhalefet araçlarına TERÖRİSTLER yazmadı. Öfke siyaseti yaşamadı. Sayın Cumhurbaşkanımız ve liderler bu gerçeği görmeli, Bu durumu derhal önlemeli. Demokrasiye yakışmayan Bu çirkin ayrışmayı durdurmalı. Bu ülkede yaşayan 86 milyon vatandaş, ülkesi için gereğinde canını verir. Milli birlik ruhu da budur. Liderler, bu bilinçle hareket etmeli. Başka Türkiye olmadığını inanarak siyaset yapmalı. Tavşan bayırı aşmadan, son pişmanlık yaşamadan, liderler bu gerginliği bitirmeli. ** SPORDA KAOSA KOŞUYORUZ! Siyasetteki gerginlik, bilgi kirliliği her konuda dalga dalga toplumun her kesimine yayılıyor. Ülkemize önümüzdeki günlerde, aylarda zorlu günler bekliyor. Son olarak siyaset üstü kabul ettiğimiz spordaki gelişmeler hiçte iç açıcı değil. KAOS buraya da sıçradı. Merkez hakem komitesi başkanı LALE ORTA zamansız bir açıklama ile tartışmaları bir tık daha ileriye taşıdı. Sporda açıklamalarıyla, yorumculardan, oynatıcılardan, kulüp başkanlarından sonra Merkez Hakem Komitesi başkanının açıklamaları sporumuzu çıkmaza itti. Liglerin bitimine 7 hafta kala neden bir gerilim daha yaratıldı, anlamak mümkün değil. Sorun yaratmakta üstümüze yok. Kulüpler mağduruz, mağdur ediliyoruz diyor. Yorumcular, spora yorumlarıyla kanayan spor kamuoyuna ayrı bir ateş yakıyor. Zihinleri karıştırıyor. Sahipsiz kalan hakemler, feryat ediyor. “Kulüp başkanları yanlış yönetimlerini, yanlış transferlerinin ve borçlarının üstünü kapatmak için beceriksizliklerinin faturasını hakemlere kesmek istiyor” diye açıklamalar yapıyor. Federasyon yetkilileri. Her kulüp yetkilisi, hakemlerin kendi lehlerine hata yapmasını istediğini söylüyor. Ve sporumuz kaynayan cehennem kazanına dönüyor. Zor dostum zor. Her alanda işlerimiz zorlaşıyor. Bu sıkıntıları nasıl aşarız bilmem.