Hayatta sık sık telaffuz ettiğimiz Keşkelerimiz vardır.
Keşke mavi gözlü olsaydım!
Keşke daha zengin olsaydım!
Keşke kadın olsaydım!
Keşke erkek olsaydım!
Keşke evlenmeseydim!
Keşke filanın makamında olsaydım!
Keşke zamanı geri çevirebilseydim!
Diyerek iç geçirmeyin lütfen (!) Çünkü bu hâl insan psikolojini altüst etmekten başka bir işe yaramaz.
Bizi biz yapan özelliklerimiz farklı olmamızdır. Boyumuz, kilomuz, kulağımız, hayat şartlarımız başta olmak üzere parmak izlerimiz, düşüncelerimiz, karakterimiz, duygularımız, hayallerimiz, sevgilerimiz, nefretimiz, dünyada yalnız bize aittir. Bunun bir eşi ve benzeri yoktur.
Çünkü biz, seri üretim değiliz! Ya olsaydık? Herkes aynı duyguyla gülüyor, ağlıyor ve yaşıyor olurduk…
Hepimizin aklı, gücü, yetenekleri, sevgisi aynı ölçüde yaratılmış olsa idi; Bir Gül’e baktığımız zaman bir milyar insan ile aynı duygularla şiir yazardık. İki güreşçi ölünceye dek birbirini yıkamazlardı. Bu sıkıcı hayatı biz kullarına yaşatmak istemeyen Cenab-ı Allah’ın üzerimizde El Bedii isminin tecellisini görürüz. El Bedii: Örneksiz yaratan, çok güzel yaratan… demek.
Her daim başarılı olamayız ve her zaman mutlu da...!!
Yarışmalarda, meslek statülerinde, koşuda, akılda, şiirde, yazıda, ezberde hepsinde de dünya birincisi olacağım demeyin ve yahut ta başarı elde edeceğim demeyin. Her alanda başarılı olmak demek zaten sonu tüketmek demektir. Belli bir dereceye sahip olamamakta “keşke” demek değildir.
Olmayacak şeyler istemeyelim! Ve olmayacak şeylere kafamızı takmayalım. Yani “keşke”lere takılmayalım. Anadolu’da çok güzel bir tabir vardır “...suyu akışına bırakmak ” gerçekten bu söz keşkelere cevap olsa gerek! Olmuşu ve olacak olanı önleyemeyiz. Tedbir alıp, tevekkül etmek en doğru olanıdır.
Cenab-ı Allah bir ayeti celilede:
“Bir de Allah’ın bazınıza, diğerinden fazla verdiği şeyleri temenni etmeyin. Erkeklere hak ettiklerinden bir pay vardır. Kadınlara da kendi kazandıklarından bir pay vardır. İsteklerinizi Allah’ın fazlından ve kereminden isteyin. Gerçekten Allah her şeyi hakkıyla bilendir...” (Nisa süresi 32) buyurmaktadır.
O vakit insana yakışan; Yaradanın verdiği özelliklerini keşfetmesi ve hayatına aksetmesi olacaktır. Kendimizi keşfedip hayatımıza nakış nakış işlemeliyiz.
Sevgili Peygamberimiz bu hususta:
“… Her şeyde hayır vardır. Sen sana faydalı olanı yapmaya çalış. Allah’tan yardım iste. Tembellik ederek acizlik gösterme. Başına bir iş geldiğinde “Keşke şöyle yapsaydım böyle olurdu” deme. ” Bu Allah’ın takdiridir. O dilediğini yapar.” de. Çünkü “Keşke” kelimesi şeytanın eylemine yol açar.” buyurmuştur. (Müslim, Kader, bab 34, hadis 2264)
O halde, keşkelerimizi yok edelim ve dimağlarımıza mahiyeti ve manevi değeri oldukça büyük “hayırlısı olsun”a bırakalım.
Çünkü Cenab-ı Allah “...Biz sizi şerle de hayırla da deneyerek imtihan ediyoruz ve siz bize döndürüleceksiniz ” (Enbiya suresi 35. ayet) diğer bir ayette ” Olur ki hoşunuza gitmeyen bir şey sizin için hayırlıdır ve olur ki, sevdiğiniz şey de sizin için bir şerdir. Allah bilir de siz bilmezsiniz.” (Bakara Suresi 216) buyrulmaktadır.
Sözün özü ”keşke” kelimesi, geçmiş zaman diliminde yapmadıklarımız veyahut ta pişmanlıklarımız için kullanılır. Adından da anlaşıldığı üzere geçmiştir ve geçmişte kalmıştır. Geçmişi ise itina ile günümüze taşıyan bizlerin ”keşke” dolu sözleridir. Geçmiş, biz insanlar için yalnızca gelecek için tecrübeler taşır.
Trend Haberler
Aydın’a yılın ilk karı yağdı
Aydın'da acı ölüm: Hız tutkusu sonu oldu
Nazilli’de okul yangını: Gece başlayıp sabaha kadar cayır cayır yandı
Genç mühendis kansere yenildi
Aydın'da feci kaza! 27 yaşında hayatını kaybetti
Aydın’da feci ölüm: Süt sağarken akıma kapılarak can verdi