İştişâri eleştiriden kaçıp sefâhata dalmak!
Dr. Mesut Mezkit
-Küçük olsun;ama, benim olsun diye düşünmeyenlere...-
İştişâre ve bal: ikisi arasında nasıl bir alâka var?
***
Yeni bir Türkiye için…
Yeni bir Dünya ve Kainat ideali için…
Bilgi ve hikmeti kendine dert edinenler için…
Küçük beyinleri değil “kızılelmayı” kucaklayan bir topluluk için…
İştişari eleştiride, gelecek inşasında; asıldır..
***
Arı, bal nimetini biz insanlara şifa vermesi için çiçek özlerinden damıtarak muhteşem bir gıda olarak soframıza girme vasıtadır.
Bal özü için hangi çiçeklere konulacağı kendisine belletilmiştir, arıya.
Ahenk içinde bütün çiçeklerden öz toplayarak şifa kaynağı balın dönüşümü nasıl bir mucize olduğu izahtan varestedir.
Muhteşem bal gıdasının seyrine müdahale edilmediği sürece safiyetini koruyarak şifa dağıtmaya, insanlığın maddi gıdasını almasına imkân sağlayacaktır.
Maddi gıdasını alan insanın maneviyatı da kavi olacaktır.
***
İstişare, bir mesele hakkında doğruya ulaşmak, meşveret ederek hedefe varmaktır.
Mütefekkir, mütehassıs, mütebahhir, mümeyyiz, münevver, ehil istişare kurulunun fikirlerinden doğruya vuslattır; müşavere.
Yani çeşitli görüşlere başvurmak suretiyle doğruyu elde etmek veya ona yaklaşmalarının çeşitli çiçeklerden gerekli malzemeyi alıp işledikten sonra ortaya çıkardığı balın kovanda olması gibi.
Sonu, tad verici bir yoldur. Lezizdir, müşaverenin neticesi.
Tabii, “öz”ün safiyeti muhafaza edilmiş ise.
Yüce Kitabımız “İş hususunda onlarla müşavere et” (Alu İmran, 3/159);
“Onların işleri aralarında istişare ildedir”(Şûra, 42/38) kati emriyle “emr-i bilmâruf nehy-i anilmünker” umdesiyle inananların yolu çizilmiştir.
Müşavereden kastın bir medeniyet inşasına zemin hazırlamaktır.
Temeli sağlam atmaktır, meşveretin aslı.
İstişare meclisinin ehl-i havas olması (ilmî, tecrübe anlamında); işin ehline verilmesinde çok mühim amil(faktör) olduğu hakikattir.
Bunun için İslam Medeniyetinin temelini oluşturan istişareye çok önem atfedilmiştir.
Peygamberimiz (sav) bütün işlerini bu usül üzere hayata geçirmiştir.
Aleyhe bile olsa.
Neticede mes’uliyet, o topluluğa ait olacaktır.
İstişarenin olmadığı yerde enaniyet hâkimdir.
Tek adamlık var demektir.
Her şeyi ondan beklemek hastalık belirtisidir.
“Küçük olsun benim olsun” fikri meşveret meclislerinin olmadığını ya da keyfiyetini yitirmiş cemiyet ve cemaatin varlığına delâlettir.
Medeniyet telâkkimiz, bunu daime red ederek; olabilecek yanlışlıkları en aza indirmiştir.
Müşaverenin “ene”ye dönüşmesi sefahat alâmetidir.
Vesselam
Yorumlar
Trend Haberler
Karacasu'da feci kaza: 2’si ağır 3 çocuk yaralı
Dualar Karacasu'da yaralanan çocuklar için
Beyaz Eşya Firması İflas Etti! Çok Sayıda Müşteri Mağdur Oldu
Karacasu'daki olayda ilginç gelişme: 4 saatte önce her şey normal diye tutanak tutulmuş
Başkan Gençay'dan ikametgah çağrısı
Yarın başlıyor! ATM'ye kartını takan bu yazıyla karşılaşacak