Sigara bağımlılığı ülkemizde ve tüm dünyada çok önemli bir toplumsal sorundur.
DSÖ tanımlamasına göre sigara en hızlı yayılan ve en uzun süren salgındır.
Günümüzde dünyada yaklaşık 1.3 milyar insan sigara içmektedir ve bu sayının 2025 yılında 1.7 milyara ulaşacağı tahmin edilmektedir. Sigara içicilerinin yüzde 84’ünün gelişmekte olan ülkelerde olduğu saptanmıştır. Sigara dünyada önlenebilir ölüm nedenlerinin başında gelmektedir. DSÖ 2020 yılında sigaraya bağlı hastalıklar yüzünden 10 milyon dolayında ölüm olduğunu açıkladı.
Sigara alışkanlığı, kanser ölümlerinin en önemli tek nedeni olup, gelişmiş ülkelerdeki erkeklerde görülen kanserlerin yüzde 45’i, tüm nüfustaki kanserlerin yüzde 30’u sigaraya bağlıdır. Akciğer kanseri ve kronik obstruktif akciğer hastalığı ölümlerinin yüzde 90’ı, koroner kalp hastalığı ölümlerinin yüzde 30’u sigarayla ilgilidir. Sigara kullanımı bu kadar öldürücü olmasına rağmen, giderilebilir bir risk etkenidir. Sigara içimi önlenebilir en sık ölüm nedenlerinden biri olmakla sağlık kurumlarının başlıca uğraşı konularından birisidir. ABD’de yapılan bir çalışmada sigara içmenin önlenmesinin toplumdaki ortalama yaşam süresini 1 yıl, sigarayı bırakanların yaşam süresini bir çok yıl uzatabileceği belirlenmiş. Bu nedenlerle toplumda sigara içme oranını azaltacak önlemler geliştirilmeli ve sonuçlar toplum taramalarıyla izlenmelidir. Gelişmekte olan ülkelerde ve bu arada ülkemizde sigara içme oranı ciddi boyutlarda bulunmaktadır. Türk insanı diğer Avrupa ülkeleri insanlarından daha yüksek oranda ve daha yoğun olarak sigara içmektedir. Türkiye dünyada en fazla tütün ürünü tüketilen ülkeler sıralamasında ilk 10 ülke arasındadır. Küresel Yetişkin Tütün Araştırması 2010 Raporu‘na göre; Türkiye‘de erkeklerin yaklaşık yarısı ve her altı kadından birisi sigara içmektedir. Bu nedenle, ülkemizde sigara kullanımı önemli bir halk sağlığı problemidir. Şehirde yaşayan kadınlarda sigara içme oranı diğer yerleşim bölgelerinden daha yüksek iken, erkeklerde şehir dışında yaşayanlarda sigara içme oranı daha yüksektir. İşsizlik, genç insanlarda özellikle de kadınlarda sigaraya başlamak için bir risk etkeni olarak görünmektedir. Eğitim düzeyi arttıkça özellikle genç erkek gurubunda sigara içme sıklığının arttığı görülmektedir. Aydın’da yaşayan toplam nüfus ve gençler arasındaki sigara içme oranının fazla olduğu, sigaraya başlama yaşının giderek düştüğü yapılan bilimsel çalışma sonuçlarına göre net bir şekilde görülmektedir.
1)Aydın’da 2000 yılında ADÜ Aile Hekimliği Bilim Dalı ile Sağlık Bakanlığına bağlı 1’ci Basamak Sağlık Hizmetlerinin ortaklaşa yaptığı çalışmaya göre; Yapılan araştırma sonuçlarına göre 1995'te ülkemizde erkeklerin yüzde 54,9'ü ve kadınların yüzde 20,3'ü sigara içmektedir. Aydın’da yaşayan erkeklerin yüzde 62,2'si, kadınların yüzde 16,8’i sigara içmektedir. Bu sonuç Aydın yöresinde sigara içme sıklığının önemli düzeyde olduğunu göstermektedir.
2)2006 yılında ADÜ Sağlık Yüksek Okulu ve Sağlık Meslek Yüksek Okulu Öğrencileri arasında yapılan araştırma sonuçlarına göre; Öğrencilerin yüzde 21,6’ı her gün, yüzde 15,9’u bazen sigara içiyordu. Sigaraya başlama nedenleri arasında en sık görüleni merak (yüzde 28,4) ve arkadaşlardan etkilenme (yüzde 21,6) idi.
Öğrencilerin yüzde 98,4’ü sigaranın zararlı olduğunu, yüzde 97.6’ sı akciğer kanseriyle, yüzde 96.8’i gırtlak kanseriyle ilişkisi olduğunu biliyordu.
3)2015 yılında ADÜ tarafından yapılan araştırma sonuçlarına göre; Türkiye’de tıp fakültesi öğrencilerinin sigara içme oranı yüzde 11,8 ile yüzde 44,2 arasında değişmektedir. ADÜ Tıp Fakültesi birinci sınıf öğrencileri arasında bu oran yüzde 24,8 olarak bulunmuş. Tıp fakültesi öğrencilerinde her 5 öğrenciden 1’i halen sigara kullanmaktadır.
Bilimsel çalışma sonuçlarına baktığımızda Aydın’da yaşayan toplam nüfus ve özellikle erkekler arasındaki sigara içme oranının, Türkiye ortalamasından daha fazla olduğu görülmektedir. Akciğer kanseri tüm dünyada, Türkiye’de ve Aydın’da en fazla görülen, erkeklerde en fazla ölüme sebep olan, en önemli sebebinin sigara olduğu bilimsel çalışmalar ile ispatlanmış kanserdir. Sigara içen her 100 kişiden 16 tanesi 75 yaşına kadar olan sürede akciğer kanseri nedeniyle ölmektedir. Sağlık Bakanlığı Kanserle Savaş Daire Başkanlığının 2006 yılı verilerine baktığımızda Aydın’da Akciğer kanseri vakalarının Türkiye ortalama değerinden yüzde 54 daha fazla olduğu görülmektedir. Bu sonuçlara baktığımızda Aydın’da sigara içme oranının ve sağlık sonuçlarının ciddi boyutlarda olduğu görülmektedir
Gençler bağımlılık oluşturan sigara, alkol ve uyuşturucu madde kullanımı açısından riskli gruptur. Aile bireyleri ve arkadaş çevresinin bu dönemde etkili olduğu bilinmektedir. Aile içinde bu tür maddelerin kullanılması gençlerin bu maddelere olan eğilimini arttırmaktadır. Türkiye’de 2008 Küresel Yetişkin Tütün Araştırması verilerine göre; her gün sigara içenlerin yüzde 39,3’ünün 15-17 yaş grubunda sigaraya başlamış. Araştırmalar Türkiye’de üniversite öğrencileri arasında sigara içme sıklığının yüzde 20 ile yüzde 48 arasında değişen değerler aldığını göstermiştir. Sigaraya yönelik mücadele çalışmalarındaki temel ilkelerden biri sigaraya başlama yaşını düşürmektir. Bu açıdan sigaraya başlama yaşının, başlama nedenlerinin bilinmesinin, çocuklarda ve gençlerde içme oranlarının saptanmasının çalışmalara ışık tutacağı bildirilmektedir.
Tüm dünyada ve ülkemizde 15 yaşın üzerindeki nüfusun yaklaşık yüzde 45’inin ileri derecede sigara bağımlısı olması, sorunun özellikle gençlik açısından önemli olduğunu göstermektedir. Tüm alışkanlıklar içerisinde belki de en tehlikelisi olduğu bilinmesine rağmen özellikle gelişmekte olan ülkelerde sigara kullanımı giderek artmaktadır. Artışın nedeni tütün şirketlerinin, gelişmiş ülkelerdeki kısıtlamalar nedeniyle, son yıllarda 3. dünya ülkelerinde başlattıkları, yoğun sigara içimini özendirici reklam ve kampanyalarıdır. Ülkemizde sigaraya başlama yaşının 10-11 yaş düzeylerine indiği, sigara içme oranının yüzde 43.6 gibi yüksek bir oranda olduğu ve sigaraya bağlı nedenlerden yılda yaklaşık 100.000 kişinin öldüğü göz önüne alındığında “sigara içme alışkanlığının” mücadele edilmesi gereken çok önemli sorunlardan biri olduğu gerçeği ortadadır. Sonuç olarak; sigara içen kişiyi çevresi ve ailesi ile birlikte bir bütün olarak değerlendirmek ve sigara içmeyi etkileyen faktörleri daha yakından izlemek gerekir. Gençlerin sigaraya başlamaması ve bu alışkanlıktan kurtulabilmesi için, yasal yaptırımların yanında eğitim çalışmalarına da ağırlık verilmesi gerekir.