Bölgemizin en büyük vahası. Tabi vaha çok değerli bir lügat, çoşkulu, hışıltılı, mırıltılı, etrafına can veren, hayat veren bir nehir. Fakat son yıllarda vaha sos vermeye devam ediyor.

Küresel ısınmamı dersiniz, iklim değişikliği mi dersiniz, bölgemizdeki ilgisizlik mi dersiniz, fabrikalar mı dersiniz, insanımız mı, hayvanlarımız mı dersiniz, kuşlarımız böceklerimiz mi dersiniz. Yoksa beceriksizliğimiz mi dersiniz, bölgemizdeki özellikle Ankarayla başkentimizle, bölgemizin arasındaki köprü olan? Seçilmişlerimiz mi dersiniz. Bir uyku halimiz, uyuşukluk hali içerisindeyiz hepimiz.

Menderes’imiz için yaptığımız sadece kayıkçı kavgaları maalesef. Odalarımız; vatandaştan, esnaftan, çiftçiden, sanayicimizden, aidat toplayıp, aidatların yarısını da Başkente Ankara’ya, yüksek katlı, otel konforunda, genel merkez plazalarına yetiştirip, repolarını depolarını, doldurmakla meşguller. Gelelim kayıkçı kavgalarına Şehrimizdeki ? Kayıkçı kavgası çok güzeldir aslında ama ortada kayık da yok. Arkadaş kayıkçı kavgası yapında, Mendereste çok güzel kayıklarımızın olması gerekirken kayık olmayan Mendereste kayıkçı kavgası niye. Kayık olmayan Menderesimizde maşallah her şey var. Pislik, kirlilik, hayvan leşleri. Kayık hariç her şeyimiz var.

Değerli başkanlar, özellikle oda başkanları, kendinize gelin, bırakın bu kayıkçı kavgalarını. Yok efendim ‘1 kere su vereceğiz ovaya, 2.si zor’ sakın yeşil ot ekersiniz ha, suyumuz yok. Ekmeyin. bütün beceriniz, hüneriniz, cevheriniz, cevvaliniz bu mu sizin. Kayıkçı kavgası kayıksız yapılmaz, kayıksız olmaz. Menderes kış boyu Ege denizine akacak, akacak, akacak, yaz yaklaşınca, yumurta bir yerlere ulaşıp zorlamaya başlayınca? ‘Ekmeyin su vermeyiz.’ Kimin suyunu kime vermiyorsunuz babanızın tapulu, başkanlığınızın, tapulu, huzuru neşesi için mi ahkam kesiyorsunuz. Sizin birinci önceliğiniz, kavga dövüş, sövüş değil, hep bir araya gelip bölgenin, şehirlerimizin, ilçelerimizin sorunlarıdır. Medyada kayıkçı kavgası, olmayan kayığın kavgası değil. Önce bir araya gelme becerisini, kabiliyetini kazanıp, seçimi kazanıp demiyorum. Bir araya gelip bütün şehirlerimizin, mahallelerimizin sorunlarını birlikte çözmenizdir, mazeret üretmek değil.

Peki bu nasıl olur.? Menderes’e kayıklar gelecek önce, hepimiz bir araya geleceğiz önce, Menderes’in suyunu koca kış denize akıtıp arkasından bakılmayacağını artık anlamamız gerekiyor, O suyu nasıl tutarız, yazın çiftçiye ekmeyin, biçmeyin, dememek için, çok acil toplanıp Menderes’i islah edip, yeraltı barajlarımı olur, kademeli havuzlar mı olur bir an önce o suyu tutun, tutalım, içinede kayıkları dizelim, kayıkçı kavgasını o zaman yapalım, biraya gelelim, mazeret değil, proje odaklı çözüm üretelim lütfen. Bu Şehir hepimizin..!