Çok yazıldı, çok çizildi. Dinleyen olmadı. Adeta huzur battı bize.
Belayı, kendi ellerimizle bulduk getirdik.
4 milyonu Suriyeli olmak üzere, 10 milyonu geçmiş sığınmacı nüfusu var.
Gelecekte huzurumuzu bozarlar dedik. Kulak arkası yaptılar. Duymadılar.
Türk Aileler 1-2 çocuk yaparken, onlar 8-9 çocuk yapıyor.
Gazeteci İlber Ortaylı’nın dediği gibi, Suriyeliler veya sığınmacılar bir siyasi parti kurarsa ne olur hiç düşündünüz mü?
Parti kurmalarına bir yasakta yok. Sığınmacıların parti kuracakları konuşulmaya başladı.
Ülkemizde 2023 milletvekili seçimlerinde partilerin aldığı oy dağılımı şöyleydi.
CUMHUR İTTİFAKI oy oranı yüzde 49.50… aldığı oy 26.934.455…
MİLLET İTTİFAKI oy oranı yüzde 35.04.. aldığı oy 19.063.781…
EMEK VE ÖZGÜRLÜK İTTİFAKI oy oranı yüzde 10.56.. aldığı oy 5.744.004…
ATA İTTİFAKI oy oranı yüzde 2.43.. aldığı oy 1.323.893…
Bu durumda Suriyelilerin (Sığınmacıların) kurduğu parti 3’üncü büyük parti olur.
DEM Parti ile birleştiğini düşünürsek, Ana Muhalefet Partisi olacak oya ulaşır. Bu milletin huzurunu bozmaz mı?
Bu hataları neden yaparız? Neden ülkemizin gelecekte huzurunu tehlikeye atarız bilmiyorum.
Gerekli tedbirler şimdiden alınmalı. Sığınmacılar parti kurarsa sorunlarımız boyumuzu aşar DEVLETİMİZİ YÖNETENLER ŞİMDİDEN GEREKENİ YAPMALI. YOKSA, İŞ İŞTEN GEÇMİŞ OLUR.
**
‘BİZİM ADAM’ DÖNEMİ KAPANSIN!
31 Mart yerel seçimleri sonunda yeni bir yumuşama dönemine girdiğimiz iddiaları, milleti gülümsettiği gibi heyecan da yarattı.
Halk buda nerden çıktı? Alışık değiliz yumuşamaya, değerlendirmesi yaparken, bazı siyasilerde buna tedbirli yaklaşıp, KARAMANIN KOYUNU SONRA ÇIKAR OYUNU yorumları yapıyor.
Millet, son 30 yılda yaşamadığı, görmedikleri bir durum ile karşı karşıya. Siyasi hoşgörü, siyasi yumuşama dönemi başlattık sözlerine inanmıyor.
Bu kadar, hakaret küfür ve nefret siyasetinden sonra SİYASİ YUMUŞAMA.. Yeni senaryo ihtimalini akla getiriyor.
Son zamanlarda, ÇOK KÖTÜ ALIŞKANLIKLAR KAZANDIK. İktidar adeta güç zehirlenmesi yaşadı. Devlette, liyakati bitirdik. Şatafat, kibir dönemi yaşadık.
Milletvekilliği biten vekillere devlet dairelerinde iş verdik. Okuyan, yetişen gençlerimizin yolunu tıkadık.
Devlet kadrolarını EMEKLİLER İLE DOLDURDUK.
Belediye Başkanlığı sona erenlere, başka partilere gitmesin diye kadrolar açtık. İşe yerleştirdik. Hak hukuk ve adaleti adeta yedik içtik bitirdik.
Mezun olan 1 milyonun üstündeki öğretmenlere işe yerleştiremedik.
Önümüzdeki ay 20 bin öğretmen atanacak. Sayın Bakan, yüzde 50’si puanla yüzde 50’si mülakatla diyor. Yani yarısı TORPİLLE olacak diyor.
Çok acı, milletimizin evlatları arasında nasıl ayrım yaparsınız. Mülakatın diğer ismi TORPİL değil mi? Hani mülakat kalkacaktı?
Sorumsuz, Lale Devri yaşarken, uyarıları göz ardı yaptık. Olumsuzlukları Sayın Cumhurbaşkanı takip edemedi.
Devletimizin menfaatleri devletin malı deniz yemeyen domuz gibi harcandı. Ekonomi çöktü, yüzde yüz enflasyon bugünlere geldi.
Mülakatla, hatırla, torpille doldurulan, liyakatsiz kişilerle, devlet kadrolarımızda, ekonomimiz gibi çökerse ne olur? Bir düşünün.
Seviniyorum, siyaset barışı, siyasi yumuşama başladı diye. Ama önce adalet diyorum. Adalet olmadan toplumsal barış sağlanmaz.
Bu, lale devri başlangıcında bilinçli olmak gerekiyor. Cici laflarla komşu ziyareti gibi gezmekle millete huzur gelmez.
Milletin mutfağında, yangın var. Aç uyuyan insanlarımız var. Öncelikle bunlar için, ne yapacağınızı görmek istiyoruz. Her şey eski hamam eski tas olacaksa,
Bu barışı, pehlivan güreşlerinde olduğu gibi rakibin arkasına dolaşıp puan almak için yapıyorsanız. BIRAKIN OLDUĞU GİBİ KALSIN.
**
BU ATEŞ, AVRUPAYI’DA YAKAR!
1984'teki ilk PKK saldırısından sonraki süreçte can kayıplarının bilançosu şöyle; 21 bin 800 PKK'lı öldürüldü, 5 bin 500 polis ve askerimiz şehit oldu.
Terörün gizli teşvikçisi Avrupa Birliği ülkeleri ve Amerika, yakında baş belası terörü yaşayacak. Yıllardır Türkiye’nin çektiği acıyı onlarda çekecek.
Fikir özgürlüğü, asla terör yaratmamalı. Bana dokunmayan bin yaşasın zihniyeti ile hareket eden Avrupa ülkeleri, SON ZAMANLARDA terörü besleyen ülkeler olarak göze batıyor.
2023 yılı rakamlarına göre Türkiye sınırları içerisindeki terörist sayısı 77'ye kadar düştüğü ifade ediliyor.
Türkiye, Suriye ve Irak'a da sürekli düzenlediği harekâtlarla, bölgedeki terörist sayılarını BÜYÜK ÖLÇÜDE azalttı.
Geçenlerde, gazeteci Nedim Şener; Türkiye'de aradığını bulamayan PKK'nın Avrupa ülkelerinde hareketlendiğini ve Avrupa'daki PKK sempatizanlarının sayılarının Kandil'den fazla olduğunu yazdı.
AVRUPA ÜLKELERİNDEKİ PKK SEMPATİZANI SAYILARI:
Avrupa ülkelerindeki PKK terör örgütü sempatizanlarının günümüzde terörün kaynağı Kandil'i bile geçtiğini görüyoruz.
İstihbarat birimlerinin açıkladığı Avrupa ülkelerindeki PKK sempatizanlarının sayılarının 100 bini geçtiği iddia ediliyor. Bu, PKK sempatizanları, örgütün bir talimatı ile harekete geçip kentleri bile, ateşe verebiliyor.
İstihbarat birimlerinin açıkladığı, Avrupa ülkelerindeki PKK sempatizanlarının sayıları şöyle;
Fransa’da 20 bin.. İsviçre’de 15 bin… Hollanda’da 10 bin… Belçika’da 8 bin… Avusturya’da 6 bin… İngiltere’de 5 bin… İsveç ve Danimarka’da 4 bin… Rusya’da 3 bin… İtalya ve Norveç’te bin civarında PKK sempatizanı bulunuyor. BU ATEŞ BİRGÜN ONLARIDA YAKACAK. BU ACIYI ONLARDA ÇEKECEK.
**
İYİ PARTİ’DE LİDER FARKLI.. HEDEF AYNI..
İYİ Parti’de beklenen kurultay gerçekleşti. Meral Akşener gözyaşları içinde partisiyle vedalaştı.
Üçüncü turdaki oylama sonucuna göre, 1.159 geçerli oyun 611'ini Müsavat Dervişoğlu alarak Genel Başkan seçildi.
Koray Aydın ise 548 oy aldı. 60 oy farkla MÜSAVAT DERVİŞOĞLU, İYİ Parti’nin yeni genel başkanı oldu.
7 yıl önce merkez partisi iddiasıyla kurulan İYİ Parti, CHPnin kanatları altında kurulmuş bir parti görüntüsü ile doğdu.
Grup kurması için CHP’li 10 milletvekilinin partisinden istifa edip İYİ PARTİ’ye geçmesi bu izlenimi vermişti.
İktidara alternatif bir parti gözü ile bakılan İYİ Parti, önceki Genel Başkan Meral Akşener’in zik zak politikası sonucu oy oranı yüzde 15’lerden, yüzde 5’lere kadar geriledi.
Son yerel seçimlerde yüzde 5’in de altına düştü.
Akşener, seçim sonunda “Bu hezimet karşısında bedelini ödeyeceğim” demişti gereğini yaptı ve görevini bıraktı.
Bir yerde partisini yok olmaktan kurtardı.
Göreve gelen yeni Genel Başkan MÜSAVAT DERVİŞOĞLU ilk açıklamasında “Recep Tayyip Erdoğan’la mücadele etmek için Genel Başkan oldum” sözü, bende hayal kırıklığı yaşattı.
Milletin geçim sıkıntısını göremeyen, bununla ilgili tek cümle söylemeyen öfke ve kin ile ilk demecini veren, Sayın Dervişoğlu anlaşılıyor ki, siyaseti hizmet için değil, kavga içinde görev yapacak.
Sayın MÜSAVAT DERVİŞOĞLU, artık milletin daha fazla gerginlik yaşamaya tahammülü yok. Mutfaktaki yangınını söndürecek parti arıyor.
Bunun için çözüm anlat, proje açıkla. Milletin umudu olmak istiyoruz diyen, bir parti liderine bu yakışır.
Eski genel başkanının yolunda gidersen senin ve İYİ Parti’nin geleceği, Akşener’den farklı olmaz. Sayın Dervişoğlu bunu bile görememiş, hesap edememiş.
