OBSESİF(TAKINTILI)YAŞAMAK, İKİ UCU KESKİN KILIÇTIR (8)
Ömer Hakan Yavaşoğlu
Peki ortadaki vasat (normal) elek yapısını kullanan zihin yapılı aynı öğretmen/anneyi düşünelim şimdi.Evdeki sorumluluklarını en öncelik işleri olarak algılar ve ona göre zamanını planlar.Eşine ve çocuklarına ait sorumluluklarının önüne kişisel ve şahsi çalışmalarını(kendi özel müzik çalışmaları ve ev dışı sosyal hayatı, sosyal medyayı kullanmayı) geçirmez.Okuldayken de öğrencilerini ihmal etmeden onların öğrenci olarak gereksinimlerini karşılamaya gayret eder,müdürüne karşı mevzuatla yükümlü olduğu alanları suiistimal etmez. Zamanını öyle planlar ki ev de evinin hakkını, okulda okulunun hakkını, zaman bulduğunda da(çocukları ve eşinden ara ara izin alarak) kendi arkadaş grubu veya müzik grubuyla biraraya gelerek hayatın yüklediği negatif duygularından arınmaya(aslında yine de farklı alanda beyinsel olarak üretmeye ) gayret eder.
İşte aynı insanın üç farklı zihin eleğini kullandığında hangisiyle “HUZUR EKMEĞİ” yiyebileceği anlaşılmış oldu sanırım.
İfrat(obsesif) eleği kullanan, o kadar çok ince eleyip sık dokudu ki herşeyi ,zihin-eleğinden aşağı un geçemediği için ekmek(huzur) sağlayacak temel malzemeden mahrum kaldı.
Tefrit zihin-eleği(gamsız beyin) kullanan insan ise herşeye o kadar boşverdi ki unla beraber olan her türlü yabancı madde/taş (hayatın bitmez tükenmez sorunları) aşağı geçtiği için bu zihin yapısı da “taşlı/huzursuz ekmek”e sahip oluverdi.
İşte asıl orta(vasat-elek) yolu seçen ve normal/doğru zihin eleği kullanan dengeli insan “huzur ekmeği”ni yemeği haketti. Neydi bunu huzura kavuşturan şey ?Bu anne/öğretmen, kırmızı çizgilerini/hadlerini bildiği için ifratlardan ve tefritlerden kendini koruyarak herşeye hakkını vermeye gayret etti, yetemediğinde yardım istedi etrafından veya haddini aştığında özür diledi hata yaptıklarından veya üzdüklerinden…
Yani anlayacağınız dostlar, hangi meslek grubu olursa olsun,nerede olursak hangi konumda olursak olalım, önümüzdekiyle meşgul olur ve bulunduğumuz yerin hakkını vermeye çalışırsak mutlaka ama mutlaka o gece vicdan huzuruyla uyuruz ve kalbimiz sükünet içinde, teşvişlerden(vesvese/kuruntu) arınmış,uykumuzu sağlıklı aldığımız için (gece boyunca psikojen ve metabolik detoxunu tamamlamış bir beyinle)ertesi güne dingin bir zihin ve sağlıklı bir beden ile uyanmış ve yine dengeli yaşama doğru yol aldığımızı farkederiz.
Önemli olan ana yoldan saptığımızı (kırmızı çizgilerimizi/hadlerimizi aştığımızda)farketmek ve etrafımızdan yardım istemeyi bilmektir vesselam(DEVAM EDECEK).
Yorumlar
Trend Haberler
Aydın'da acı ölüm: Hız tutkusu sonu oldu
Nazilli’de okul yangını: Gece başlayıp sabaha kadar cayır cayır yandı
Genç mühendis kansere yenildi
Aydın'da feci kaza! 27 yaşında hayatını kaybetti
Aydın’da feci ölüm: Süt sağarken akıma kapılarak can verdi
Kuşadası'nda zamlara karşı çare sobalar oldu