Nazilli Belediye Başkanı Kürşat Engin Özcan, genç yaşta siyasette 3’üncü transferini yaptı. Sayın Kürşat Engin Özcan’ın AK Parti’ye geçmesi Sayın Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ı tabi ki çok mutlu kıldı.  Kürşat Engin Özcan’a söylediği iddia edilen; “AK PARTİ’YE EN ZOR DÖNEMİMİZDE GELDİN, BİZE GÜÇ VERDİN SÖZÜ” bu iddiayı doğruluyor.  Sayın ÖZCAN, Nazilli’nin eline geçen bu fırsat dönemini, Nazilli’nin menfaatine uygun, en iyi şekilde değerlendirmeli.  Karakucak usulü, görev alışkanlığına son vermeli. Nazilli AK Partili Belediye Başkanı, iktidarla gülüm cicim ayları yaşadığını hep hatırında tutmalı. Siz çok eleştirilseniz de, ben başkanın bu sürecini Nazilli için bir şans olarak görüyorum. Başkan bu şansı iyi kullanmalı diyorum.  Kamuoyuna ilk gelen fısıltılar hiçte hoş değil... Ne konuşuluyor? Nazilli’nin 50 milyon vergi borcu varmış. Bu borcu ödemek için belediyenin bitişiğindeki 13 katlı binayı Sosyal Sigortalar Kurumu’na satacakmış Bu doğru mu Başkan?  Bu konuda açıklama yapmalısın, halkınızı bilgilendirin. Belediye bitişiğindeki 13 katlı o bina, Nazilli’nin 25 yılını aldı.  Bu binayı satmayın. Sat-Öde bir başarı değildir. Teslimiyetçiliktir. Bu borcu tasarruf yaparak ödeyin. Yoksa. Sizde mi? Önceki, başkanlar gibi gayrimenkul satmaya başlayacaksınız?  Tasarruf yapmayı neden düşünmüyorsun Başkan? Eski başkanlarımızdan Esat Ergüder’in bir sözünü size hatırlatayım.  Sayın Ergüller, “Benim dönemimde 75-100 kişi ile yaptığım temizliği, şimdi 250-300 kişi ile yapıldığını üzülerek görüyorum” diyor. Nazilli, bu hovardaca harcama dönemini geride bırakmalı. KARAKUCAK usulü çalışmalarınız bitmeli. Nazilli için planlı projeli, yeni bir hizmet dönemi başlatın. Şarkıcı türkücüye milyonlar vererek görev yapma anlayışı son bulsun. Unutmayalım, Aydın’ın en büyük işsizlik yaşanan bölgesi Nazilli ve çevresi başkan.. Yapılacak çok iş var sayın başkan. Önce tasarruf yapmayı öğrenelim. ** TÜRKİYE BUNLARI DA YAŞADI! Nazilli Belediye Başkanı Kürşat Engin Özcan, son 5 yılda 3 parti değiştirse de, Bu dalda birincilik, Afyonlu fırıldak Kubilay da.  1995 yılında Afyonkarahisar'dan DSP milletvekili seçilerek Meclis'e giren, Fırıldak lakaplı KUBİLAY UYGUN,  1996 yılında sırası ile DSP, DYP VE MHP geçip, parti değiştirmeleri ile Türkiye’de gündem yaratmıştı. Milletvekili olmadan önce de CHP ve ANAP’ta siyaset yapmıştı. Türkiye’de parasızlık içinde ölen ilk milletvekilidir.  Kubilay Uygun (61) ailesiyle kaldığı İstanbul Kemerburgaz'daki bir otel odasında intihar etmişti.  Maddi sıkıntılar yaşadığı öne sürülen Uygun'un ailesine bıraktığı mesaj da, "İntihar ettiğim silahı satın, otelin parasını ödeyin" notu bırakmıştı.  Kubilay Uygun, milletvekilliği öncesinde CHP ve ANAP'ta, Meclis'e girdikten sonra ise sırasıyla DSP, DYP ve MHP'de siyaset yapmıştı.  ** SİYASET, ELLE PABUÇ YALAMAK MI? Siyasette ilişkilerin, siyasete bakışın ne boyutlara geldiğini üzülerek, iğrenerek yaşıyoruz.  AK Parti Ordu Milletvekili Şenel Yediyıldız, Sayın cumhurbaşkanımız için kullandığı sözler bu ilişkilerin ne boyutlara geldiğini gösterdi. Sayın Cumhurbaşkanımızın, millete hizmetlerini kim inkâr edebilir,  Elbette hizmetlerini takdir eden kadar, eksiklerini eleştirmek isteyenlerde olacaktır.  Bunlar, bir nezaket çizgisinde, bir kural içinde yapılmalı.  Hakaret boyutlarına ulaşmamalı. İnsan onurunu yaralamamalı. İşte sıkıntıyı burada yaşıyoruz. Sayın AK Parti Ordu Milletvekili Yediyıldız, Cumhurbaşkanına övgü yağdırırken, insanlık onurunu yaralayan sözler sarf etti. Ne dedi? “Sayın Cumhurbaşkanımızın elimizle ayağını yalamalıyız” dedi. Tarihe geçti.  Amacını aşan, insan gururunu onurunu yaralayan. Amacını aşan bu sözlere. Partisinden ve toplumun her kesiminden tepki yağdı.  Yediyıldız bu sözleriyle, siyasette insanların menfaatleri için, nasıl YALAKALIK yaptığını gösterdi. Siyaset ülkemizde yanlışa gidiyor. Toplumun huzuru için ivedilikle, siyasetin ahlak mecrasına oturması gerekiyor.  Bu, tüm liderlerin ilk görevi olmalı. Hakaret siyasetini bırakmalı. Millete örnek olmalı. Hepimiz, BALIĞIN BAŞTAN KOKTUĞUNU ÇOK İYİ BİLİRİZ. ** MUHALEFETİN SORUNLARI ÇOĞALIYOR! Çivisi çıkmış siyasetimizde hızlı gelişmeler yaşanıyor. Bizde, ister istemez yorumlarımızda bu gelişmelere kitlendik, yoğunlaştık. Masadaki gelişmeler kamuoyunun ilgi odağı oldu. 6’lı masa adaylık konusunda adeta ipe un seriyor. Aday konusuna girmeye korkuyor algısı kamuoyunda yayılıyor..  Zira her partinin gönlünde bir aslan yatıyor. Onu da sır gibi saklıyorlar.  Karşısında yüzde elli iki oy almış, bir iktidar olduğunu unutuyorlar...  Günümüze kadar bu sebeple masa hala adayı konuşma cesaretini gösteremedi. Millet nezdinde alay konusu olmaya başladı. Umut kırıcı bir tablo algısı doğdu.  Tayyip Erdoğan’ın demeçlerle yıkılacak bir aday (lider) olmadığını hepsi de biliyor.  Bugüne kadar yapılan seçimlerde, masa başı siyasetle İktidarı yıkamadıklarını gördüler, yaşadılar. Eşit yetkili, 6 Cumhurbaşkanı yardımcısı olacak açıklamaları ile milleti güldürdüler. Bunlardan bile ders almadılar. Gelinen noktada adayın Kemal Kılıçdaroğlu olma zorunluluğu doğdu gibi. Neden mi? İsmi bu kadar ortaya atılan Kılıçdaroğlu, bu seçimi kazanamaz diye ismi aday kabul edilmezse, yani aday olmazsa, Bu saatten sonra CHP Genel Başkanlığı da, Liderliği de tartışılır. Buda CHP’nin karışmasına neden olur.  Bakalım Masa ve CHP bu sıkıntıyı nasıl aşacak? **  SOYUT DEĞİL, SOMUT KONUŞUN!  6’lı MASA bir alem... Ekonomide, terörde, hukukta, sosyal hayatta, enflasyonda, millete verecekleri soğanlar ne olacak? Hala açıklanmadılar. Oyuna talip olduğunuz Milleti, yanınıza çekmek, AK partiye desteğini koparmak için, projeleriniz neler olacak? İçinizde saklamayın, açıklayın millete... Milletin kuru sözlere itibar etmediğini bilin.  Karşılarındaki iktidarın lafla yıkılacak iktidar olmadığını unutmayın. 6’lı masada asgari müştereklerde bile anlaşamıyor görünüyor.  Bu belirsizlikle nasıl iktidar olacaksınız?  Son yirmi yılda yaşanan seçimlerde karşınızdaki rakibin ne kadar güçlü olduğunu gördünüz.  Karşısında Hiçbir seçimi kazanamadınız. 6’lı masa menfaat paylaşan bir konuma geldi.  6’lı masa havada siyaset yapıyor. Ayakları yere basmıyor. Laf üretiyor algısını bitirin artık. Bunun halk arasındaki adı “HAVANDA SU DÖVMEKTİR”…