Peygamberimizin Komşusu
Cennet Özmen
Hz. Âişe´den nakledilmiştir: Peygamberimiz sallallahu aleyhi vesellem buyurdu:
"Ben, cennete girdim ve orada birisinin Kur´an okumakta olduğunu duydum. Bunun kim olduğunu sorduğumda bana şu cevap verildi:
"Bu Kur´an okuyan, Harise bin Nûmân´dır! İşte iyiler böyledir, iyiler böyledir!"
Peygamberimizin övgüsüne mazhar olmuş bu sahabenin özelliği neydi?
Hz. Harise’nin dikkat çeken özelliği, Peygamberimiz sallallahu aleyhi veselleme karşı rağbeti ve onun için yaptığı fedakârlıklarıydı. Onun evi mescidine ve hücresine yakın olduğu için ona “Peygamberimizin komşusu” derlerdi.
Hz. Harise radıyallahuanhu Peygamberimiz için fedakarlıkta sınır tanımazdı. Mesela Efendimizin ne zaman eve ihtiyacı olsa kendi evini ona bırakır, kendisi için tekrar ev yapardı.
Hz. Fatıma radıyallahuanha, Hz. Ali kerremallahu veche ile evlendiği zaman Hz. Ali’nin tedarik edebildiği, Medine’nin uzak mahallesindeki bir eve yerleşmişti. Ama Peygamberimiz aleyhisselatuvesselam Hz. Fatıma’ nın kendisine yakın bir evde oturmasını arzu ediyordu. Çünkü kızının terbiyesi ve maneviyatıyla bizzat ilgilenmek istiyordu. Hz. Fatıma da Muhterem babasının yakınında oturmak istiyordu. Acaba Hz. Harise’nin evini isteseler yine verir miydi?
Ancak Peygamberimiz aleyhisselatuvesselam:
“Hârise evini bir kere bize verdi; ikinci defa isteyemem.” Buyurdu.
Bu mesele Hz. Hârise’nin kulağına gidince hemen Resûlullah’a geldi ve “Yâ Resûlallah, duydum ki, Fâtıma’nın, sizin yakınınızda bulunan bir eve ihtiyacı varmış. Benî Neccar’ın en sağlam evlerinden olan evimi boşalttım, gelip otursunlar. Ben ve malımın hepsi Allah ve Resûl’ünündür. Yemin ederim ki, Yâ Resûlallah, benden aldığınız mal, benim yanımda, bana bıraktığınız maldan daha hayırlıdır.” dedi.
Efendimiz aleyhisselatuvesselam Hz. Hârise’nin samimiyetinden emin olduğu için bu teklifini kabul etti. Hz. Ali kendileri için bir ev yapıncaya kadar Hz. Fatıma ile bu evde oturdular.
Hz. Harise’nin fedakarlıkları bununla da bitmez. Peygamber efendimizin sıkıntıya düştüğü Huneyn harbinde onun etrafında kalan seksen mücahitten biriydi.
Aynı zamanda Cebrail aleyhisselamı Dıhye suretiyle gördüğü rivayet edilen bu cömert sahabe, sadakayı kendi eliyle vermeyi sevdiği için kapısının yanına bir sepet hurma koyardı. Böylece kapısına bir şeyler istemeye gelenler için hizmetkârını ambara göndermez, sadakasını bizzat kendisi verirdi.
Hz. Harise’nin örnek özelliklerinden biri de, anne babasına karşı hayırlı bir evlat olarak tanınmasıydı. Peygamber efendimiz onun bu üstün hususiyetlerinin bilinmesini istediği için onu övmüş ve örnek göstermişti.
Yorumlar