Ne de çabuk pes ediyoruz. Ne çabuk isyan edip, ne çabuk karamsarlıklar denizine düşüyoruz. Mutluluklarımızı ne çabuk unutup, mutsuzluğa kendimizi ne de çabuk teslim ediyoruz. Umutla sarılacağımız, varlığına sevineceğimiz ve kalpten bir şükürle teşekkür edeceğimiz o kadar sebebimiz varken, olmayana ne çabuk öfkelenip sitem ediyoruz. Biten şeylerin, bizden gidenlerin ve eksilenlerin aslında bizim için ne anlama geldiğini, bize neyi getireceğini hiç bilmeden, gözümüzün önündeki o sis perdesi gitmeden ve yaşadıklarımızın üzerine zamanın o sihirli eli değmeden nasıl da önyargılarımızla hareket ediyoruz.
Bu karamsar dünyada herkes herkese öğretmenlik yapıyor ve kimse iyileşmenin yolunun tam da kendinden başlaması gerektiğinin farkında değil.
İnsan kendini ‘başkalarından’ biraz geri çekince ‘aslında ben iyi olduğum için her şey yolundaymış’ gerçekliğiyle yüzleşiyor.
Ve anlıyor ki;
Başkaları zehirdir.
KALIN SAĞLICAKLA
SAYGILARIMLA