KIYMETLİLERİMİZ…
İpek Yüksel
Sonsuz olduğuna inandığım sevgiye ve kocaman yüreğe sahip annelerimiz. Herkesin annesi en kıymetlisidir. Ellerini tuttuğumuzda duyduğumuz güven, sarıldığımızda verdikleri sıcaklık tarifsizdir. Bir tek annem olsun bana bir şey olmaz diye boşuna söylenmiyor. Varlıkları armağan, yoklukları ise yaraların en büyüğüdür.
Üniversiteye ilk başladığım yıldı. Daha yeni yeni birbirimizi tanımaya başladığımız bir arkadaşımla ders sonrası kantinde oturuyorduk. O güne kadar hep okuldan, şehirden ve buna benzer sıradan konular hakkında konuşmuştuk. İlk kez o gün, yıllarca süren bu güzel dostluğun acı bir anısını öğrendim. Keşke o acı yaşanmamış ve bende onu duymamış olsaydım…
Biz kahvemizi içerken masanın üzerinde kimin olduğu belli olmayan bir gazete duruyordu. Arkadaşım aniden gazeteyi kendine doğru çevirdi. Çok dikkatli bir şekilde gazeteye bakıyordu. Tek bir noktaya odaklanmış ve gözleri dolu dolu olmuştu. Ne beni duyuyor ne de bir tepki veriyordu. Hiçbir şey anlayamamıştım. Birden arkadaşım ağlamaya başladı ve elindeki gazeteyi masaya bıraktı. Şaşkınlığım gitgide artmıştı. Gazetede onu bu kadar üzecek ne olabilirdi? Merakla, gazeteyi kendime doğru çevirdim ve onu ağlatan konunun ne olduğunu anlamaya çalıştım. Ancak gazetenin o sayfasında reklamlar, ilanlar ve fotoğraflardan başka bir şey yoktu. Eee bunda ağlanacak ne vardı ki?
Arkadaşım sakinleştikten sonra anlatmaya başladı. Ve o an anladım ki insan gördükleriyle değil hissettikleriyle yaşıyormuş… Gazetenin köşe bucak her tarafına bakmama rağmen, bir firmanın anneler günü için vermiş olduğu reklam hiç dikkatimi çekmemişti. Arkadaşım hem ağladı hem anlattı. Bir trafik kazası sonucu yıllar önce annesini kaybetmiş. Hem de anneler gününe üç gün kala bu acı olay gerçekleşmiş. Kendisi o zaman ilkokula gidiyormuş. Ancak dün gibi hatırlıyor bütün yaşanılanları. Sabah okula giderken öptüğü annesini bir daha görememiş….
O yıl ki anneler günü gibi her anneler günü onun boynunu bükük bırakmış. Bugün geldiğinde dışarı çıkmak, televizyon izlemek, gazete okumak içinden gelmiyormuş. Bir çocuğun annesine hediye alışına şahitlik etmek veya televizyonda oynayan bir reklamda geçecek “anne” kelimesi onun en son duymak istediği şey halini almış. Bu kadar erken bir yaşta bu kadar acı bir olayla karşılaşmak herkesin kaldırabileceği bir konu değil elbette.Göreceği çok ufak hatırlatmalar onu o acı güne taşımaya yetiyor. Buna engel olması biraz zor. Ancak sevindiği tek nokta ne biliyor musunuz? Annesini hiçbir zaman üzmemiş olması. Üzmediğinden emin olması onu ayakta tutan bir konu…
Anne elinden hayata tutunuyor ve o eli bıraktığı an ömür boyu yutkunuyor insan. Belki de hayatımız boyunca okuduğumuz en güzel kitaptır anne. Her sayfasında yeni şeyler öğrendiğimiz, ilerleyen bölümlerde kendimize yer edindiğimiz, küçük dersler aldığımız, bize yol gösteren bilginin derya olduğu muhteşem kokulu o kitap.
Sevgili anneler; emeğinizi hiçbir zaman ödeyemeyiz. Sevginiz hep bizimle olsun. Bizim yolumuzu aydınlatan fenerimiz annelerimiz olsun. Başta sevgili annem olmak üzere tüm annelerin bu güzel günü kutlu olsun. Sevgiyle kalın…
Yorumlar