Huzur onlara batar. 2 ruhludurlar. Toplum bunları bilir inanmaz.
Hafta sonunda Nazillili iki mümtaz ailenin evladı, elim bir trafik kazası sonucunda maalesef hayatını kaybetti.
Kazada hayatını kaybeden bu genç iş insanı Osman Öğünçlü, Nazilli eski belediye başkanı Esat Ergüler’in damadı ve Nazilli’nin yakından tanıdığı işadamı Enes Öğünçlü’nün oğluydu.
Bu ölüm, Nazilli’yi yasa boğdu. Herkes bu iki ailenin acısına ortak olup, teselli etmeye çalıştı.
Bu iki aile, acıları ve üzüntüleri ile uğraşırken, art niyetli birkaç kişinin,
"ERGÜLER, BELEDİYE BAŞKAN ADAYLIĞINDAN ÇEKİLDİ" diye asparagas durumu yaymaya çalıştıklarını görüyoruz. Millet buna sadece güler. Bu yalanı yaymaya çalışan, bu aciz insanlar, kendileri bile söylediklerine inanmaz.
İnsanlar bu kadarda vicdansız olamaz. Bu yalanları söyleyenler "KORKUNUN ECELE FAYDASI OLMADIĞINI" çok iyi bilir.
Bir aile, acısı ile yanarken, acısı ile uğraşırken, bu rezil insanlar nasıl böyle bir yalanı düşünebilir.
Aslı olmayan, yayılmak istenen bu dedikoduya kim itibar eder. Bu dedikoduları ve yalanları üretenler insanlıktan nasibini almayanlardır.DEDİKODU, YALAN YAKIŞMAZ
Nazilli hep böyle kaybetmiyor mu?
Nazilli’ye hizmet için aday adayı olan bir insana nasıl bu yalanı layık görürsünüz.
Esat Ergüler’i herkes kararlı duruşu ile tanır. Bu yalana kim inanır.
Nazilli'yi bu hale getirenler utanmalıdır. Esat Ergüler isminden korkanlara bir söz söylemek isterim.
Unutmayın... GÜNEŞ BALÇIKLA SIVANMAZ.
13 yıl Nazilli'ye hizmet etmiş Esat Ergüler’e boşuna “EFSANE BAŞKAN” dememişler.
2005 yıllarıydı. Bir açılışta sayın Ergüler; “MEMLEKETE HİZMET İÇİN YOLA ÇIKANLAR, VERDİĞİ KARARDAN DÖNMEMELİ. ZORLUKLAR, HİZMET İNSANININ AZMİNİ ARTIRIR" sözlerinden herkes kıssadan hisse almalı.
Bugün belediyeyi yönetenler, onun hizmetlerini satarak işçi ücretlerini ödüyorlar. Ergüler’in en acılı gününde bu yaygaraları kimsenin inanmadığını görüyoruz.
Sayın Ergüler, dün ne kadar kararlı ise bugün de o kadar “YOLA DEVAM” diyerek çalışacağını bilen ve inananlar, korku içindedir.
Biz Esat Ergüler’i böyle tanıdık. Sayın Ergüler, kesin konuşan, ilişkilerinde nezaketi ve saygıyı öne çıkaran bir hizmet insanı. Kendisine bir kez daha evlat acılarından dolayı, sabır ve sağlıklar diliyorum.**MİLLİ DUYGULAR, OYNAMAYA GELMEZ!
CHP, Kemal Kılıçdaroğlu’ndan sonra ikinci gerileme dönemi yaşayacağa benziyor.
CHP’de yenilikçilerde Türk toplumunun sosyal yapısını bilmeden siyaset yapmaya başladı.
Bir aylık CHP Genel Başkanı Özgür Özel ve yönetimi, Manisa’da iki şehit töreninde halkın büyük tepkisiyle karşılaştı.
Her kesimi kucaklamak, bir siyasi partinin amacı olamaz. CHP’nin altı okunda, terör guruplarını kucaklamak diye bir şey yok.
Millet değerlerini dikkate almamak, CHP’nin tavrı olamaz. 30 yıldır Türk milleti şehit veriyor. Bu sayı on binleri aşıyor.
Milletin yüreği yanık. Millet olarak acımız büyük. Türkiye’de hiçbir parti bunu göz ardı edemez.
Daha bir hafta önce 48 saatte 12 vatan evladımız Şehit oldu. Milletimiz büyük acı yaşadı.
CHP, mecliste “Milli Yas ilan edilsin” dedi. Millet takdirle karşıladı.
Ne var ki, bu isteği, milli duyguları, seçim malzemesi yapmak için olduğu görüldü.
İktidar partisi AK Parti, Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde bu saldırıları kınayan bir metin hazırladı.
Bildiriyi AK Parti’nin yanında MHP, İYİ PARTİ ve SAADET PARTİSİ gurupları da imzaladı.
CHP bu bildiriye neden imza koymadı? Ayrı bir bildiri açıkladı.
Milli değerlerimizi, milli birlik ve beraberliği ifade eden her bildiriye CHP’nin de imza atması gerekmez mi?
HDP grubu hiçbir bildiri yayınlamadı. Bu sessizliği ile bir yerde terör guruplarına destek değil mi?
Milletimiz bunları çok iyi değerlendiriyor. Ve Manisa’daki şehit töreninde CHP Genel Başkanı Özgür Özel ve CHP’li grup, halkın büyük tepkisi ile karşılaşıyor.
CHP Atatürk’ün kurduğu parti olmasa CHP ye oy verende olmayacak. CHP’nin bu yolu, yok olmaya gidiyor.
Daha öncede aynı durum, Kemal Kılıçdaroğlu’nun, Ankara’da başına gelmişti.
Millet değerlerine ters siyaset CHP’yi asla iktidar yapmaz. CHP, HDP’ye şirin görünmekten vazgeçmeli. Atatürk CHP’sinin, 6 okundan çıkmadan siyaset yapmalı.**BUNLAR, BEKA MESELEMİZ DEĞİL Mİ?
Ülkemizle ilgili olumsuz akılları durduracak gelişmeler tüm hızıyla devam ediyor.
Dünyanın en azılı suçluları uyuşturucu baronları, Türkiye’den ev alıp Türk vatandaşı oluyor.
Türkiye muz cumhuriyeti değil. Yetkililer bunu millete izah etmeli.
Rus mafyası, Çek mafyası, Afgan mafyası ve hesaplaşan Dünya mafyasının liderleri de Türkiye’den ev alıyor, Türk vatandaşı oluyor. Türkiye’ye yerleşiyor. Ülkemiz mafya ülkesi mi oldu? Türkiye’de Türk halkının huzuru böylemi korunacak.
Bu gelişmeler Türk Milleti’nin BEKA meselesi değil mi?
Sonuçta, karanlık insanlar, dünya mafyası liderleri, uyuşturucu baronları Türkiye’ye yerleşiyor.
Bunlar bizim huzursuzluk sebebimiz değil mi?
Ülkemizi yönetenler, bunları değerlendirmeli, acil önlemler almalı.
Tam bir mülteci ülkesi olduk.
Son zamanlarda ülkemizde emniyet güçlerimizin devamlı, her gün ülkemizin her köşesinde, UYUŞTURUCU OPERASYONLARINI yaptıklarını izliyoruz.
Uyuşturucu satıcıları okul önlerine kadar geldi.
5 gün önce öğrendim. Aydın’ın Karacasu ilçesi Yazır mahallerinde Afganların, Kuşadası’nda Katarlıların, Arapların yüzlerce dönümlük arazi aldıklarını, duyuyoruz, okuyoruz.
Ülkemiz adeta yabancılara peşkeş çekiliyor. Bunun sonu nereye varacak?
Hem ülkemizin huzurunu bozmaya çalışıyorlar diyoruz hem de bu yanlışlara göz yumuyoruz. Ülkemizi şer güçlerden koruyamıyoruz.
BU İŞLER NEREYE KADAR GİDECEK. TÜRKİYENİN HUZURU NE OLACAK. HERKES DÜŞÜNMELİ.
