FETÖ, nasıl ortaya çıktı? Benzeri yapılar, topluluklar neden şirazesini kaybetti? Evvela meseleye bu açıdan bakmak lazım… Derinliği olmayan, yanlış itaat kültürü ve biatın nelere mal olduğu vakıadır. Her zaman dile getirdik… Şimdi, tekrar söylüyoruz: FETÖ bir projeydi… Hrısitiyan -Yahudi Uygarlığı’nın diz çöktüremediği Türk Milletini, “din” kisvesiyle yola getirmekti… Vahşi Kapitalist Sistem’in bu millete reva gördüğü yer: “Zehirli gazla zehirlenmeye layık insan dışı varlıklar…” İşin esası burası… CIA, MOSAD ve benzeri gizli servisler, FETÖ ve benzeri örgütlerle ilişki kurarak veya bunlara sızarak işin tatbikatını yapıyorlar. Beş bin yıldır yok edemedikleri Türk Milletini… Bin yıldır Anadolu’dan atamadıkları bu aziz milletin içine nifak tohumu ekerek… Dini istismar ederek… Milli ve Dini Dirilişimizin alametlerini… Dayanaklarını kötüleyerek… Örseleyerek… Yok ederek başarmaya çalıştılar. En azından kafalarındaki “yenilmez, diz çöktürülmez Türk”  algısını yok etmek için bir hayli mesafe katettiler. Ve bunu da FETÖ marifetiyle yaptılar… Buna bir takım cemaat ve tarikatler yol açtı. Ve hâlâ da açmaya devam ediyorlar… Bilerek veya bilmeden… Ama netice aynı… Şimdi de zil takıp oynayan Kızıl Maocular köşelerinde bu meseleyi dilerine pelesenk etmiş vaziyetteler… *** Öncelikle sözüm cemaatlere… Özellikle kendini dini hizmetlere vakfetmiş olanlara… Zaten asıl mücadele de bunlarla… Meseleyi uzun akademik bir yazı ile karmaşık hale getirmeyeceğim. Sade ve net… 1.Cemaatler varlık amacına uygun hareket edecek, 2. Ticaretle uğraşmayacaklar, 3. Kolej açmayacaklar, 4.Siyasetle uğraşmayacaklar, 5. Şeffaf olacaklar, 6.Devlete adam yerleştirmek için “militan” yetiştirmeyecekler, 7.Ehl-i Sünnet ve’l Cemaat akidesi çerçevesinde hizmetlerini yürütecekler… Bunları yapsınlar, yeter… Bu millet size öyle bir destek verir ki… Ticaretten kazanacağınız paranın on katını alırsınız. Bu, şu demek değildir: Cemaat ve tarikat mensupları devlette görev al(a)mayacak anlamında değil… Liyakat ve adalet ölçüsünde devletin her kademesinde vazife deruhte edecekler, elbette… Ama mensubiyet ile değil… Hak ederek… (Sol Kemalist kesim iktidarda iken liyakat ve adaletten önce solcu veya mezhepçi olup olmadıklarına göre atama yaptığını herkes bilir. Bir dönem Adalet Bakanlığı yapan Mehmet Moğoltay’ın beyanatı arşivlerde mevcut. Bu bizim konumuz değil; en azından şu an.) Liyakat ve adalet meselesi, Anadolu Lisesi, Fen Lisesi, Meslek Lisesi, İmam Hatip Lisesi mensubiyetleri için de caridir… İslam Medeniyeti’nin ruhu olan keyfiyette… Yani liyatkat ve adalette… Mensubiyetler (cemaat, tarikat, okul, partili vb mensubiyet) hakkın, adaletin ve liyakatın önüne geçmemeli… Aksine, FETÖ’nün hücre yapılanmasının Devlete eleman yetiştirip yerleştirdiği gibi olursa, değişen çok şeyin olamayacağı ortadadır. Sormazlar mı adama o zaman: “FETÖ ile niye mücadele edildi?” FETÖ zihniyeti haram yemedi mi? Haram yiyen zihniyetten devletine fayda gelir mi? Hocasını kutsanmış kabul eden… Bîgünah bir telakkiden… “Ne yaparsa bir bildiği vardır” zihniyetinden devlete sadakat beklenebilir mi? *** Cemaatlerin siyaset ile ilgili duruşları, söyleyecek sözü, serdedecek fikri olmayacak mı? Elbette olacak. Ancak bu fikirler, mensup oldukları değerlerle zıt olmayacak… Eğer illa ki muhalif olunacaksa nitelikli bir duruş serlegilemeleri gerekmiyor mu? Kendini-ki bizim fikirimiz de bu yöndedir-  dini hizmetlere vakfetmiş hiçbir cemaat (vakıf, dernek vb) siyasi bir taraf sergilememeli… A partisini desteklediğinde dedesinden beri B partisine gönül vermiş olanın çocuğuna nasıl Allah’ın (C.C.) dinini öğretecek? Dolayısıyla bu tür cemaat ve cemaatler bîtaraf olmalıdırlar. Hakikaten dini hizmet derdinde iseler… *** Siyasi tarafını belli ederek mensuplarını cendereye sokan cemaat ve tarikatler, Kızıl Komünist Leninist Maocu ulusalcıların hedefi haline geliyorlar… Kurdun puslu havayı sevdiği gibi Kızıl Komünist Leninist Maocu ulusalcılar, vargüçleriyle bağırıyorlar: “ Cemaatler ve tarikatlet lağvedilsin. Külliyen kapatılsın.” Maalesef bir kısım topluluklar da buna çanak tutuyor. Bazı sözüm ona İslamla yakından uzaktan alakası olmayan bir cemaat yapılanmasını misal göstererek( son olayda Adnan Okdar taifesi)  bütün güçlerini bu milletin irfanı olan birlik ruhunun şiarına saldırıyorlar. *** Bir sözüm de FETÖ ile diğer cemaatleri bir tutan dindar kesime… Onlar da Kızıl Komünist Leninist Maocu ulusalcıların ağzıyla cemaatlere saldırıyorlar… Aba altından sopa gösteriyorlar… Bu kişiler cemaatleri “Kızıl Komünist Leninist Maocu ulusalcılar Ulusalcuılar” ağzıyla eleştiriken de kendilerinin yeni bir “ cemaatlaşmaya” kaydıklarının farkında bile değiller. KAYSERİ POLİS MESLEK EĞİTİM MERKEZİ MÜDÜRÜNÜ TEBRİK EDİYORUM..! Sayın  Müdürüm…! Sizi tebrik ediyorum..! Sonunda Aydınlık Gazetesi’nin tebriğini alabildiniz..! Sonun da siz de aynı koroya katıldınız…! Kimden bahsediyorum…? Kayseri Polis Meslek Eğitim Merkezi'nin 21'inci dönem mezuniyet konuşan  Metin Tanrıver’den… Ne demiş Müdür bey…? “Öncelikli olarak dürüst olacaksınız. Kimsenin hakkını yemeyeceksiniz. Hakkınızı ve haddinizi bileceksiniz. Hiçbir kimseye, örgüte ve hele hele hiçbir cemaate ya da tarikata, şeyhe, bağlı olmayacaksınız.”( https://www.aydinlik.com.tr/mezun-olan-polislere-tarikat-uyarisi-hicbir-cemaate-ve-seyhe-bagli-olmayacaksiniz-turkiye-temmuz-2018-2). Yıllar evvel, Şevki Yılmaz, Rize Belediye Başkanı iken kendini öven malum gazeteler için “ İmanımdan şüphe ederim” diyerek tepki göstermişti… Sayın Müdürüm , oldu mu yani..? Bu sözün yeri mi orası..? Artık cemaatsiz, tarikatsiz, şeyhsiz; velhasılı Anadolu İrafını yok sayarak; FETÖ , Adnan Oktar vb kötü örneklerden yola çıkarak geçmişinizi red edip, Sözcü’den, Fox’tan, Aydınlık’tan, Yurt’tan bol bol övgüler alarak terfi edebilirsiniz. Belki de Emniyet Genel Müdürü bile olabilirsiniz… Yaptığınız bu konuşma ile sayın Cumhurbaşkanımızı ne kadar zor durumda bıraktığınızın farkındasınızdır, umarım. Bırakın bu meseleyi vatandaş kendi içinde halletsin… Yakışmadı… Sizin ifadenizle; “HELE HELE” Ak Parti İktidarı’nda görev yapan bir Müdüre hiç yakışmadı… ***  Tehlikeli gidişat devam ediyor, maalesef… Tehlikeli… Zira birileri düğmeye bastı… Hıristiyan Yahudi Uygarlığı maksadına adım adım ilerliyor., Biz de onlara yol açmakla çok mahir davranıyoruz. Vesselâm…