Yoğun iş temposunun ardından Cumartesi sabah erkenden Funda’nın “Kalk hadi portakal suyunu hazırladım” demesiyle uyandım. Röptaşambırımı üzerime geçirip, püfür püfür esen balkona attım kendimi. Taze sıkılmış portakal suyumu yudumlarken, “Hadi hazırlanın da hafta sonunu Didim’de geçirelim” dedim.
96 not ortalamasıyla TED Ege Koleji’nden mezun olarak beni çok mutlu eden Öyküm, anneannesi ve dedesini göreceği için olsa gerek yıldırım hızıyla hazırlanarak beni şaşırttı.
Yola çıkar çıkmaz havada leylek gördük.
Bir müddet gittik bir leylek daha gördük.
Funda, “Bu iki oldu hayırdır inşallah” dedi.
Öyküm, “Ne oldu anne?” dedi merakla.
Bende, “Annen bugün iki kez leyleği havada gördü acaba neden?” dedim.
Öyküm bilmiş bilmiş, “Kardeşim olacak ya ondandır” diye cevap verdi.
Güzel kızçem, bebekleri leylekler getiriyor sanıyor hala.
*
Böyle gülüşe gülüşe geldik Didim’e.
Zengin ve yakışıklı bir aristokrat olsam da tatilde bile gündeme göz atmadan duramıyorum.
Bir yandan gündeme göz atarken bir yandan da sevgili büyüğümüz Mustafa Savaş’ın tavsiyesine uyup çayı ‘şekersiz’ yudumladım.
İlk başta biraz zorlansamda üçüncü bardaktan sonra artık çayı şekersiz içebileceğime kanaat getirdim.
*
Gündeme bakarken 2019 seçimlerinden bu yana tek dertleri ve hedefleri Aydın Büyükşehir Belediye Başkanı Özlem Çerçioğlu olan Emin Aydın’ın başkasının parasıyla kurduğu televizyon ekranından, Serhan Seyhan, Atilla Dağıstanlı ve Servet Töz ile birlikte yaptıkları programları gördüm.
*
Kimler tarafından beslendiğini iyi bildiğimiz bu arkadaşın ruh halini psikolog bir arkadaşıma incelettirmiştim.
Psikolog arkadaşım hiç tereddütsüz “Paranoid Şizofreni” tanısı koymuştu.
* Paranoid Şizofreni, bireyin gerçeklikten uzaklaşmasına neden olan bir psikolojik rahatsızlık olarak tanımlanıyor.
* Paranoid şizofreni vakalarında, bireyin bir hayal aleminde olması ve gerçeklikten uzaklaşmış olması hayatını normal bir şekilde sürdürmesine ciddi anlamda engel olmakta.
* Paranoid şizofreni olan bireyler, çok büyük ve önemli belirtiler yaşamalarına rağmen içinde bulundukları durumu genellikle kabul etmezler.
* Hastalar gerçeklikten tamamen uzak olan, güçlü kanıtları olmayan bu inançlarına genellikle körü körüne inanmaktadırlar.
* Birilerinin sürekli kendilerini gözlemlediğini ve ona zarar vermek istediğini düşünebilir.
*Her birey kendini özel ve biricik hissetmelidir. Fakat paranoid şizofreni hastaları için bu durum biraz daha farklı olabilir. Bu kişiler genellikle kendilerini herkesten daha üstün görürler. Hatta kendilerine önemli bir görev verildiği için dünyaya geldiklerine, dünyayı kurtaracaklarına ve olağanüstü güçlere sahip olduklarına inanırlar. Her daim lider konumda olduklarını düşünmektedirler.
En kötü yanı da bu hastalığın kalıcı bir tedavisi maalesef yok.
*
İşte başkasının parasıyla televizyon sahibi olan Emin Aydın’ın ruh hali tam olarak da bu.
Geçtiğimiz aylarda canlı yayın aracının camları falan kırılmıştı ve bu arkadaş “Özlem Çerçioğlu kırdırdı” diye yaygara koparmış ancak ne hikmetse şikayetini geri çekmişti.
*
Aynı arkadaş, Büyükşehir İtfaiye Daire Başkanlığı’nda görev yapan bir personelin kimlik bilgilerini ele geçirip, onun ağzından Özlem Çerçioğlu’nu suçlayan bir mektup yazıp, gazetesinde çalışan Yeşim Ülker aracılığı ile Vali ve Savcılık makamlarına göndermişti.
Olağanüstü güçlere sahip olduğuna inanan Emin Aydın, postahanenin kameralarına yakalanmış, oynadığı oyun bozulmuş, hazırladığı kumpas çökmüştü.
*
Şimdilerde diline Adliye ve Emniyet’i dolamış.
Sosyal medya hesabının profil fotoğrafına Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan ile birlikte çekildiği fotoğrafı koyup, dokunulmaz olduğu inancıyla Aydın’daki savcılara hakimlere ve polislerimize bile dil uzatmaktan çekinmiyor.
Savcıların, hakimlerin ve polislerin Özlem Çerçioğlu’nun emrinde olduğuna inanıyor.
*
Tüm bunları okuyup yorumlarken öyle bir kısma denk geldim ki, aristokrat olduğumu unutup kahkahalarla güldüm.
Bakın aynen şunu söylüyor:
“Acaba Özlem Çerçioğlu'nu gerçekten CHP içinde elinde tutan güç yurtdışı bağlantılı bir güç mü? İşte bir ABD kaynaklı bir güç mü ne bileyim CIA kaynaklı bir güç mü?”
*
Paranoid Şizofreni hastası olduğu tescilli Emin Aydın, savcıların, hakimlerin, polislerin Özlem Çerçioğlu’nun emrinde olduğu iddiasını biraz daha ileriye taşımış, Özlem Çerçioğlu’nun CIA Ajanı olduğuna inanmış.
Olağanüstü güçlerle donatıldığı için olsa gerek bu tespitiyle tüm istihbarat teşkilatlarını atlatmayı başarmış, büyük bir sırrı ortaya çıkarmış.
Öyle ki, CIA bile personel dosyalarını tekrar incelemek gereği duymuş.
*
Eskiden “Dünyanın en kısa fıkrası nedir?” deseler,
“İki kadın ‘sessizce’ oturuyormuş” derdim.
Aynı soruya “Özlem Çerçioğlu CIA ajanı” diyorum artık.


GÜNÜN TESPİTİ

“..tilkinin sermayesi, tavuğun aptallığıdır..”

BEN

“..bugünler bittiğinde düşmanlarımın sözlerinden çok, dostlarımın sessizliğini hatırlayacağım..”

GÜNÜN SÖZÜ

“..gönül yorgun düştüğünde, yürek dilsiz kalır..”

KADINLAR&ERKEKLER

“..timsahı ‘çanta’ yapan kadın, kimbilir erkeği ne yapar.. iyi geçinmek lazım..”