Sosyal ortamlarda çocukların çekingen olarak nitelendirildiği durumlar bazen bir psikiyatrik sorunun göstergesi olabilir. Genelde anne babalar ve çevremiz psikiyatrik durumların çok ciddi ve uzak bir yerde olduğunu düşünür ancak günümüzde hemen herkes psikolojik sorunlarını fark etmeye başlamıştır.
Bu sorunlardan en gizli kapaklı olanlarından birisi de sosyal kaygı bozukluğudur. Sosyal kaygı bozukluğu adından da anlaşılabileceği üzere çocuk ve gencin sosyal ortamlarda endişe duymasıdır. Okulda söz verildiğinde, bir sunum hazırlaması istendiğinde, okul müdürü, otorite konumunda olan bir büyük ya da karşı cinsle konuşması gerektiğinde, topluluk içinde telefon konuşması, fotoğraf çektirmesi gibi göz önünde olabileceği ortamlarda kişide kaygı belirtileri oluşturur. Bu kaygı belirtileri; kalp çarpıntısı, ellerde titreme, ses incelemesi, nefesinin yetmemesi, terleme, baş dönmesi, baş ağrısı, mide barsaklarda aşırı hareketlenme gibi belirtileri içerir. Çocuk ve genç bu olumsuz ruh halinden çıkamayacağını, rezil olacağını düşünerek bu ortamlardan ısrarlı bir biçimde kaçınır.
PEKİ SOSYAL FOBİ NEDEN OLUR?
Sosyal fobi oluşumunda birçok faktör etkilidir. Biyolojik, psikolojik ve çevresel faktörlerin sosyal fobi gelişiminde etkili olduğu araştırmalar ile gösterilmiştir. Genetik yatkınlık (irsiyet): Akrabalarında veya ailesinde sosyal fobili birinin olması kişide sosyal fobi gelişme olasılığını arttırır. Serotonin dengesizliği veya azlığı: En önemli sosyal fobi nedeni olarak gösterilir. Serotonin dengesinin bozulduğu durumlarda serotonin bir nörotransmitter olarak işlevini gerçekleştirerek sinir hücreleri arasındaki haberleşmeyi sağlayamaz ve böylece bilgiler beyinde gerektiği gibi iletilemeyerek kaygıya neden olabilir. Kişilik özellikleri, Ebeveynlerin çocuklarını katı, fazla duygusal olmayan şekilde fakat kontrolcü, reddedici ve aşırı korumacı olarak yetiştirmesi durumunda çocukların normal gelişim sürecinde öğrenmesi gereken bazı sosyal becerileri öğrenememesi, Ebeveynlerin çocuktan beklentilerinin yüksek olması ve çocuğun beklentiyi karşılayamadığı durumda cezalandırılması, Diğer insanlar ile daha önceden sosyal bir ortamda yaşanan kötü tecrübeler yani zihinsel altyapısı daha önce hazırlanmış olan sosyal fobi (rezil olduğunun düşünülmesi, küçük düşürülmek, dışlanmak, aşağılanmak gibi), İnsan hayatında önemi bulunan ve kişiye sıkıntı, üzüntü veren bazı olaylar (ölüm, ayrılık gibi). Sosyal fobi şüphe duyulduğu durumlarda mutlaka çocuk ve ergen psikiyatri uzmanına başvurmak gerekir. Çünkü tedavi edilmediği takdirde yaşam kalitesini bozmaktadır. Önümüzdeki haftaki yazımızda ise tedavisinde neler yaptığımızı ve sosyal kaygı için ailelere düşen konuları yazacağım. Sağlıklı günler sizinle olsun.