2007 yılında çıkarılan JES Yasası ile Aydın yüzölçümünün yüzde 59’u JES uygulamalarına açıldı. Aydın toprakları parsel parsel yabancı ortaklı şirketlere satıldı.
İçinde bulunduğumuz 2021 yılı Kasım ayına kadar Buharkent- Söke arası 40’ın üstünde jeotermal santral (JES) ve 1000’in üzerinde jeotermal kuyu kuruldu ve çalışıyor.
Bugün jeotermal kaynaklara bağlı olarak tüm Avrupa’da üretilen elektrik enerjisinin yüzde 24’ü Aydın’da üretilmektedir. Bunun anlamı birim toprak başına Aydın ilinin JES sayısı bakımından dünya birincisi olduğudur.
Türkiye’nin en bereketli tarım topraklarında vahşi jeotermal uygulamaları ile, yasalara uymadan, denetimsiz şekilde, kamusal koruma zırhı altında yapılan elektrik üretimleri sonrası bugün Aydın’da temiz ve kullanılabilir ne yerüstü ne yeraltı su kaynağı, ne sağlıklı tarımsal ürün yetiştirilecek bir karış toprak parçası, nede nefes alacak kokusuz ve temiz 1m3 hava kalmadı. Bu uygulamalar sonucunda ise Heredot’un dediği gibi “Gök kubbe altındaki en güzel yeryüzü toprakları” diye bir yer kalmadı.
Aydın ili Türkiye’de küresel iklim değişikliğinden en fazla etkilenecek iller arasında yer almaktadır. Bunun en tipik örneği 2021 yılında Büyük Menderes Havzasında yaşanan 50 oC’yi bulan sıcaklık artışları, yağışların azlığı, Büyük Menderes Nehrinin kurumasıdır.
Küresel iklim değişikliğinin en önemli sebebi sera gazı artışına sebep olan CO2 salınımlarıdır.
Avrupa Kalkınma Bankası ve TC Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından ortaklaşa yapılan ve 2020 yılında yayınlanan “Türkiye’de Jeotermal Kaynakların Kümülatif Etki Değerlendirmesi Raporu” na göre; Aydın’daki JES’ler termik santrallerden 2 kat, dünyadaki JES’lerden 12 kat daha fazla CO2 salınımı yapmaktadır.
Dünya Bankası Jeotermal Risk Paylaşım Programına göre Aydın’daki JES’lerden salınan CO2 gaz miktarı insan sağlığını riske atacak düzeylerden 3 kat fazla salınmaktadır.
Bu değerlere göre Aydın’da JES’lerin kapatılması gerekir. Peki kapandı mı? Hayır. Dünya Bankası JES şirketlerine destek kredileri vermeye artırarak devam etti.
2007 yılında yayınlanan “Jeotermal Kaynaklar ve Doğal Mineralli Sular Kanununa” göre; Bir yıl içinde bir jeotermal şirket iki defa aynı çevresel suçu işler ise o jeotermal şirketin İşletme Ruhsatı o ilin valisi tarafından iptal edilebilir. Peki Aydın’da şimdiye kadar hiçbir jeotermal şirketin ruhsatı iptal edildi mi derseniz, HAYIR.
TÜİK verilerine göre son 45 yıl içinde Aydın ilinde ortalama sıcaklık 1 oC artmış. İklim değişikliği projeksiyonlarına göre Aydın’daki mevcut CO2 salınımı aynı şekilde devam ederse 2050 yılına kadar Aydın’da ortalama sıcaklık 1,7 oC, 2100 yılına kadar 2,8 oC artacak. Bunun anlamı yerin altında bulunan cehennem sıcaklığındaki jeotermal kaynaklarından elektrik enerjisi üreteceğim inadının, Aydın ili yeryüzü topraklarını cehennem haline getirecek olduğudur.
Bugün Türkiye’de Aydın ili, Dolaşım Sistemi Hastalıklarına bağlı ölümlerin en fazla olduğu 1’ci ildir. Son 5 yılda Aydın’da kansere bağlı ölümler 2 kat, JES başkenti diye övünülen Germencik ilçesinde 4 kat arttı.
Sağlık Bakanlığı 2018 yılı verilerine göre Türkiye’de Lösemi, Tiroid kanserleri, Solunum Sistemi kanserleri, Mide ve Mesane kanserleri AB ve dünya ortalamasından fazla meydana gelmiştir. Aynı yıl Aydın’da görülen kanserler ise Türkiye ortalamasından yüzde 15 daha fazla meydana gelmiştir. Bunun anlamı Aydın ilinin dünya JES birinciliği yanına dünya kanser görülme birinciliğinin de eklenmiş olduğudur.
Son 5 yılda Aydın’da kaba ölüm hızı Türkiye ortalamasından 9 kat fazla arttı ve Aydın ili Türkiye’de kaba ölüm hızının en fazla arttığı 1’ci il oldu. Bakıldığında Aydın ili hem hastalıklar, hem kanserler, hemde ölümlerde rekor üstüne rekor kırmakta birincilikleri kimseye bırakmamakta. Ne yazık ki Aydın’daki hiçbir resmî yetkili Aydın ilinin Türkiye’de kanser ve ölümlerde sahip olduğu birinciliklerin sebebini merak etmedi, etmemekte de ısrar ediyor. Hepsi sustu, susmaya devam ediyor.
Vahşi JES uygulamaları sonucu; Aydın’da yerüstü ve yeraltı içme ve kullanma suları kirlendi ve azaldı, jeotermal akışkanların çok fazla çekilmesi ve reenjekte edilmemesi, çok fazla yeraltı sularının kullanımı sonucu Aydın ilinin altı boşaltıldı, deprem fay hatları kırıldı. 2018 yılında İTÜ Jeofizik Mühendisliği tarafından yapılan yayına göre; Aydın’da meydana gelen deprem sayısı, Aydın’da JES’lerin faaliyete geçtiği 1984 yılından sonra, 1984 yılından önceki 80 yıllık süreye göre 1000 kattan fazla artmıştır. Aydın’da sayısal olarak en fazla deprem ise jeotermal başkenti diye tanıtılan Germencik ilçesinde olmuştur. 2021 yılı Kasım ayına geldiğimizde ise Germencik ilçesinde Jeotermal şirketlere parsel parsel satılan topraklarda, JES veya kuyulardan başlayarak yayılan parsel parsel toprak çatlakları ve göçükleri oluşmaya başladı. Aydın ili her an büyük ölçekli deprem oldu olacak noktasına geldi. Hiçbir resmî yetkili ve Belediye Başkanı yine konuşmadı. Hep beraber sustular, susmaya devam ediyorlar. Aydın halkı korku ve endişe içinde yaşarken, yetkililer her zaman olduğu gibi üç maymunu oynuyorlar;
GÖRMÜYORLAR-DUYMUYORLAR-SUSUYORLAR
TÜİK verilerine göre son 10 yıllık süreçte Aydın’ın toplam tarım arazisi, üretim yapılan tarım arazisi, toplam tarımsal üretim, kişi başına düşen tarımsal üretim, tarım ürünlerde miktar-kalite ve değer, toplam GSYİH, kişi başına düşen GSYİH; AZALDI.
Aydın’da son 10 yıllık süreçte ARTAN şeyler ise; hastalıklar, kanser, ölüm, işsizlik, fakirlik, intiharlar, toprak-su-hava-gıda kirliliği, JES sayısı ve depremler olmuştur.
Aydın halkı yerel ve genel yöneticilerin JES’leri aklamaları-paklamalarından, vahşi JES uygulamalarını görmezden gelmelerinden, yasaları uygulamamalarından, araştırma komisyonu kurduk-kuracağız gibi halkı oyalayıcı yalanlardan, kendilerini kandırmalarından bıktı usandı. Gelinen nokta itibarı ile Aydın halkı artık yöneticilerine inanmıyor ve güvenmiyor.
Dünyada metre kare toprak yüzölçümü başına en fazla JES’in faaliyette olduğu Aydın ili tecrübeleri, JES’lerin adının önüne temiz-çevre dostu-sürdürülebilir ve yenilenebilir enerji kaynakları koymakla, JES’lerin yenilenebilir-temiz-çevre dostu ve sürdürülebilir olamayacağını göstermiştir. Bu isimleri halka dayatanlar Aydın’da JES’lerin finansal destekçisi ve ortaklığını yapan kapitalist küresel banka ve şirketleri ile, bunların Aydın’daki yerel işbirlikçileridir. Aydın’da yaşamı, ekolojiyi, tarımı, ekonomiyi sürdürülemez hale getiren bu oyunu bozacak tek güç Aydın halkının ortak iradesi, dayanışması ve süreçteki inisiyatifi yetkililerden kendi eline almasından başkası değildir.
Aydın halkının tek ortak talebi var; JES’LER KAPATILSIN