Padişah vezire sormuş:
Vezir! demiş cibilliyet mi eğitim mi?
- Eğitim mi önemli cibilliyet (soy-sop-mezhep) mi?
Vezir düşünmeden cevap vermiş:
- Cibilliyet padişahım.
Padişah memleketin her yerine tellallar çağırtmış.
- Duyduk duymadık demeyin en iyi hayvan eğiticisine yüz kese altın...
En iyi hayvan eğiticisi padişahın huzuruna çıkarılmış. Padişah hayvan eğiticisine sormuş:
- Bir kediye tepsiyle servis yapmayı ne kadar zamanda öğretebilirsin?
- Altı ayda öğretirim padişahım.
Altı ay dolmuş, hayvan eğiticisi huzura alınmış. Padişah:
- Öğrettin mi?
- Öğrettim padişahım.
Saray erkanı toplanmış, kedi elinde tepsi servis yapmaya başlamış, tam vezirin önüne gelmiş; padişah yine vezire sormuş:
Vezir! demiş; Eğitim mi önemlidir Cibilliyet mi?
Vezir padişahın sorusuna cevap vermeden önce cebinde hazır tuttuğu fareyi yere bırakmış. Kedi tepsiyi attığı gibi farenin peşinde koşmaya başlamış. Tabi altı aylık eğitimde boşa gitmiş.
Vezir cevap vermiş.
- Cibilliyet padişahım. Önüne bir fare düştüğünde, eline bir fırsat geçtiğinde, çıkarı için vatanını satmaktan, halkını harcamaktan tereddüt etmeyecek kedilerden, Rabbimiz bu memleketi, bu milleti muhafaza kılsın.
Cumanın rahmeti ve bereketi hepinizin üzerine olsun.