Günümüz hep ekonomi, hep döviz ve hep faiz enflasyon ilişkisini konuşmakla geçiyor. Geçen hafta ne oldu, önümüzdeki hafta programı nedir, döviz hareketlerinde dalgalanmaya neden olacak siyasi faktörler nelerdir gibi bir sürü soru…  Artık devletin Ocak – Ekim 2018 döneminde bütçe giderlerindeki büyüme gelirlerdeki büyümeyi aştı faiz giderlerinde yüzde 30 civarında artış gösterdi ama vergi gelirlerinde de sıçrama oldu bütçesi 62 milyar lira açık verdi bütçe açığının önemli bir kısmı teşvik ve indirimlerden kaynaklandı gibi sayısal ve yoruma dayalı haberleri duymaktan yorulduk. Gerçi, terör, Suriye konusu, Trump’ın söylemleri, devamlı bir siyasi trafik ve seçim haberleri gibi insanı yoran çok içerik var ama en kısa zamanda bunlardan sıyrılmak, daha etkin, daha verimli tartışma ve ürün yapısına döndürmek zamanı geldi diye düşünmeden edemiyor insan. Madem önümüzde bir seçim hem de yerel olanı varken oluşan belediye yönetiminin ilk uğraşısı olması gereken birkaç tavsiyede bulunmak isterim. Bu kapsamın ilkinde, daha önce yapılmış hizmet ve projelerde ani değişikliğe gitme dürtüsünü bırakma yeni yol ve kaldırımları tasarlamayı amaç edinmeme yapılaşma ve yeni yerleşim oluşturma konusunda yerel bilim adamları ve kültür dokusunu iyi bilen ekiplerle çalışma sanat ile halkı her gün kaynaştırma ikincisinde ise yerel kalkınma için gerekli reformları gerçekleştirme tarımda yerel satın alma gerekliliğini uygulamaya sokma yeni ürün birliklerini hayata geçirme belediye ve köy tarım sosyal ve ürün komiteleri oluşturma özellikle küçük çiftçiler için makine parkı ve yönetim birliği kurma elektronik ticareti kırsalda etkinleştirme entegre bir tarım politikası araçlarını yaratma olmalıdır. Neden mi? Yeni kuşaklar, özellikle 6 yaş civarına gelen Alfa Kuşağı’nı global yaşam tarzı ile beraber tarlaya bağlamamız gerekiyor. Verimli bir Hafta Dileğiyle!