Kızılcaköy Kadınları
Metin Aydın
Türkiye tarihinde yaşanılan günler içinde meydana gelen önemli toplumsal olaylara baktığımızda 4 Aralık 1920’de Ankara'da maaşlarını alamayan öğretmenlerin ilk kez grev yaptığı görülmektedir.
Yine 4 Aralık 2000 tarihinde Yatağan Termik Santrali'nde üretim durduruldu. Santral filtresiz çalıştırıldığı için Yatağan halkını zehirliyordu.
Aydın’da 120 günü aşkın süredir Kızılcaköy halkı köy sınırları içinde kurulması için ihalesi yapılan ve ÇED süreci başlatılan jeotermal santrale karşı çadır nöbeti tutmaktadır. Dertlerine derman bulmak için TBMM’nın de içinde bulunduğu çalmadık kapı, gidilmedik yol bırakmadılar. Halk toplantısında bini aşkın kişi köylerinde jeotermal santral istemediğini deklare ederek ÇED toplantısını yaptırmadı. Jeotermal kanununda ÇED süreci bitene kadar hiç bir faaliyet yapılamaz ve izin verilemez diye yazmakta. Fakat Aydın’da bu kanunları dinleyen-dinleten, uygulayan-uygulatan olmadığı için jeotermal işletmeleri keyfi olarak jeotermal santral uygulamacılığı yapagelmektedir. 4 Aralık 2018 tarihinde jeotermal işletme satın aldığı arazide jeotermal santral kurulum sürecinin bir parçası olan jeotermal santralin kurulacağı arazi etrafını telle kapatma, tarla içindeki ağaçları kesme işlemine başladı. Bunu duyan Kızılcaköy halkı kadınlı-erkekli, yaşlısı-genci topyekün jeotermal santral kurulum alanına hücum etti. Yollar jandarma araçları ile kapatıldığı için tarlasına gitmesi engellenen, bu nedenle iki kilometrelik mesafeyi bahçeler arasından gitmeye çalışırken 4-5 defa kimlik kontrolüne tabi tutulan köylü jeotermal santral kurulum alanında kendilerinden çok daha fazla sayıya sahip jandarma kuvvetlerini buldular. Özel bir şirketin jeotermal alanına tel çekme işlemi yaparken bu kadar jandarma ile çalışması anlamlı idi aslında. Tel ve çit kurulmasını önlemek isteyen köylülere jandarma kuvvetleri şiddet uyguladı. Bu orantısız güç kullanımı sırasında aralarında 77 yaşında bir kadının da olduğu 3 kadın aldıkları darbeler nedeni ile bayıldı ve hastaneye kaldırıldı.
Jandarmanın yaptığı güç gösterisi ile 4 Aralık 2018 günü Aydın tarihinde önemli bir gün haline geldi. Bu gün tıpkı 4 Aralık 1920’de Ankara’da hak arayan ve ararken grev yapan öğretmenler gibi Aydın ilinde tarlasına, bahçesine, yaşam alanlarına, çocuklarının geleceğine, incir ve zeytin ağaçlarına sahip çıkmak için jandarma ile karşı karşıya gelen ve darp edilen Kızılcaköy kadınlarının mücadelesinin anılacağı gün olmuştur artık. Bu gün tıpkı Muğla Yatağan’da Termik Santralin havayı kirletmesinden dolayı üretiminin durdurulduğu gün gibi Aydın’da da jeotermal santralin havayı kirletmesine dur diyen, çürük yumurta kokusu duymak, kanserli hava solumak istemeyen, bu uğurda kendilerini ortaya koyan Kızılcaköy kadınlarının mücadelesinin anısı önünde saygı ile durulacağı gün olacaktır Aydın tarihinde artık.
5 Aralık günü “Türkiye’de kadınlara milletvekili seçme ve seçilme hakkının verildiği gün” olarak kutlanmaktadır. 5 Aralık 2018 günü Kızılcaköy’de jeotermal santral yapılmasını istemeyen ve 120 günü aşkın süredir köy meydanında çadırda nöbet tutarak direnen köylü kadınların, jeotermal işletmenin ÇED süreci devam etmesine rağmen kanunsuz şekilde jeotermal sahada girişimlere başlaması üzerine, nöbet çadırını bahçeler arasındaki jeotermal alan karşısına taşıdığı ve burada jandarma tarafından TOMA’lar ile müdahale edildiği, üzerlerine biber gazı sıkılarak dağıtılmak istendiği gündür. Elinde Türk bayrağı ve jeotermal istemediğini yazan pankartlar dışında başka bir şey bulunmayan Kızılcaköy’lü kadınlar ve çocuklar jandarmanın üstün başarısı ile dağıtıldı, ama o toptaklardan sökülüp atılamadı. Ve o gün Kızılcaköy ovasına jeotermalin havaya saldığı çürük yumurta kokusu yanında jandarmanın sıktığı biber gazın kokusuda karıştı ve yayıldı. Kızılcaköy’den tüm dünyaya ve TBMM ‘ne anaların acı feryatları, çocukların ağlamaları da yayıldı o gün. Aydın topraklardan Türkiye topraklarını koruması için asker gönderen analara, yaşadıkları köy topraklarını korudukları için jandarma tarafından müdahale edildiği gün olarak anılacaktır 5 Aralık 2018 günü artık Aydın tarihinde. Ve TBMM’i. 5 Aralık 1934 tahinde dünyada ilk olarak Türk kadınına milletvekili seçme ve seçilme hakkı tanıyan TBMM’i, çevreyi ve yaşamı dışlayan Jeotermal kanunu çıkarma gafletinde bulunduğu için, seçimini yaşamdan ve tarımdan yana kullanan Kızılcaköy kadınlarına TOMA ile müdahale etme, biber gazı sıkılmasına fırsat yaratmıştır.
5 Aralık günü aynı zamanda “Dünya Kadın Hakları Günü” olarak da kutlanılmaktadır. Ve 5 Aralık 2018 günü Kızılcaköy kadınları haklarını ve tercihlerini yaşamdan, üretimden yana kullandıkları için jandarma güçleri tarafından müdahaleye maruz kalmışlardır.
5 Aralık günü Türkiye’de “Dünya Toprak Günü” olarak da kutlanılmaktadır.
Ve 5 Aralık 2018 günü Kızılcaköy halkı topraklarını koruduğu, topraklarda incir-zeytin-bamya vs. yetiştirmek istediği-içme su barajının kirlenmesini önlemek istediği-atalarının canlarını ve kanlarını vererek kazandığı ve kendilerine bıraktığı temiz toprakları miras olarak torunlarına bırakmak istediği için jandarma tarafından müdahaleye maruz kalarak dağıtılmak istenmiştir.
Ama sökülüp atılamamıştır.
5 Aralık 2018 günü Aydın tarihine hem utanç hemde onur günü olarak geçecektir.
Onur Kızılcaköy’ün kadınları, çocukları, gençleri ve erkeklerine aittir. Onur topraklarını, evlerini, barklarını, geleceklerini, yaşam alanlarını savunan tüm Kızılcaköy’ündür. Utanç ise kadınlara, çocuklara biber gazı sıkılmasına, cop kullanılmasına izin verenlere, yasaları uygulamayanlara aittir.
Bu topraklar, bu toprakların kıymetini bilen, bu uğurda geçmişte bedel ödeyen, gerekirse tekrar bedel ödemekten çekinmeyenlerin hakkıdır. Bu hak dün Aydın halkının idi, bugünde Aydın halkına aittir. Bu hak en çokta topraklar için ne yapılması gerektiğini bilen ve yedi düvele gösteren Kızılcaköy kadınlarınındır.
Kızılcaköy kadınları;
Dünya Toprak Gününüz kutlu olsun.
Dünya Kadın Hakları Gününüz kutlu olsun.
Seçme hakkınızı “Yaşam-Tarım-Sağlık-Temiz Çevre-Barış”tan yana tercih ettiğiniz 5 Aralık Gününüz Kutlu olsun.
Sizler Aydın’ın güvencesi ANA’sı, varlık sebebisiniz.
Yorumlar