Bazen hayata güzel yönlerinden bakmak gerek. Hep eleştirmek, çözüm sunmaya çalışmak gazeteciliğin doğasında var. Ama yine de yaşadığınız kentin güzelliklerini görmek elimizde. Mesela trafiğin yoğun olduğu günlerde Kuşadası, Söke ya da Didim’den dönersem mutlaka Koçarlı üzerinden gelirim. Yeşilliklerin içinden Bağarası, Bıyıklı, Koçarlı, Çakırbeyli ve sonunda Efeler. Müthiş bir destinasyon. Bozdoğan’a gideceksem de Dalam, Yenipazar üzerinden tarlaların, zeytinliklerin içinden geçerim. Bugün hafta sonunun ilk günü. Karacasu Kahvederesine çıkın. Bozdoğan’dan Kavaklıdere’ye doğru yol alın. İncirliova’dan İkizdere Barajı yanından Tire’ye geçin. Güme’den Küçük Menderes Ovası’nı seyredin. Paşa Çeşmesinin suyunu için. Karpuzlu’dan Milas’a geçin. Labranda’da anlayacaksınız. İnsanlar neden çağlar boyu dağlarda yaşamış. Kuyucak’tan geçerken yukarıda ağaçlar içinde bir tesis görmüşsünüzdür. Yıllarca sonra bana da gitmek nasip oldu. Evlidağ Mesire alanı. Yolu biraz karışık ama manzarası mükemmel. Çayınızı içip eğer hava açıksa tüm Aydın’ı izleyebilirsiniz. İhmal etmeyin. Çine Barajının seyir terasına gidin. Deniz manzarası başkadır ama göl manzarası daha da başkadır. Tadını çıkarın. Bozdoğan Arapapıştı Kanyonuna da gidin. Yolu çok uzak ama orman içinden giderken bunu hissetmiyorsunuz bile. Yaşadığımız şehrin kıymetini bilelim. Her köşesi her ilçesi başka bir şirin olan Aydın’ımızın saklı köşelerini keşfedelim. Gezip görülecek o kadar çok yerimiz. Tadacak o kadar çok taamımız var ki siz de benim gibi şaşıracaksınız. Keyifli hafta sonları dilerim.