Hepinize günaydınlarımı sunmak istiyorum öncelikle. Kurban Bayramı’nız kutlu olsun. İnşallah istediğiniz gibi bir gün geçirirsiniz. Maalesef sizlere bugün iyi durumlar aktaramayacağım. Güzel olaylar okutturamayacağım. Sözcüklerime başlamadan önce şunu söylemek istiyorum, gazeteci yapılan yanlışı gördüğü saniyede döker yazıya. Onun amcasıymış, oğluymuş dinlemez. Kişilerin menfaatine zarar verirmiş, anlamaz. Kullandığım ifadeleri belki birkaç hafta önce, eski çalıştığım Nazilli Manşet muhabiri sosyal medya hesabında paylaşmıştı. Haklı da bir paylaşım.  Şimdi gelelim fasulyenin faydalarına… Son bir ayda yaşanan üzücü olaylar, görüntülenen çirkin manzaralar… Yenipazar’ın maalesef böyle gündeme gelmesi beni üzüyor. Pidesi ve efesiyle anılan Yenipazar, çevre kirliliğinden sınıfta kalmış durumda. İnsanlarımız da temizlik konusunda sadece ev ve araçlarda düzenli. Eviniz temiz ama ya ilçeniz… Kaldırımdan tutun da yola kadar atılan sigara izmaritleri, affedersiniz tükürükleriniz… Peki neden yapıyorsunuz? Ne gareziniz var bu memlekete? Yoksa kendi evinde de mi tükürüyorsun halının üstüne? Belediye personeline yazık değil mi? Sen mışıl mışıl yatağında uyurken; o adamlar senin balkondan yere attığın çöpleri temizliyor.  Eee! Hüseyin böyle böyle yazıyor. Olan bize olacak. Yok o gelecek, bu olacak. Olsun kardeşim. Madem yapıyorsun, çek cezanı. Bundan sonra birinizi göreyim anında şikayet edeceğim. Çekin cezanızı. Bu ne ya? Ne yapmak istiyorsunuz?  Doğa harikalarımızı koruyamıyoruz, sahip çıkamıyoruz… Yenipazar Aşağı Dip Gölü’nden bahsediyorum. Aydın Büyükşehir Belediyesi himayesi altında olan bu gölde, bira şişeleri ve kuruyemiş artıkları dolu. Arabasını alan, motoruna binen elemanlar soluğu burada alıyor. Ee malum hava sıcak serinlemek istiyorlar. Açsınlar bakalım 2-3 bira. Gel keyfim gel. Çöpleri ne yapalım? “At buraya, nasıl olsa herkes atıyor” düşüncesi. Herkes kendini Menderes’ten atsa sen de mi atacaksın kendini? Atacaksanız söyleyin, haber yapalım.  Doğanın yanında tarihi binalarımız da sarhoşların yeri olmuş… Alhan Mahallesi’nde bulunan ve Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından korum altına alınan Abdurrahman Bey Hamamı’ndan bahsediyorum. Geçen muhtarla röportaj yapmaya gittim. Dedim “ya muhtar burada bir hamam varmış, gösterir misin?” Gösterdi sağ olsun. Keşke görmez olaydım. Hamamın içi boş bira şişesi… Ulen tarihi hamamın ne suçu var? Git nerede içiyorsan iç, çöpünü de çöplüğe at. Bu kadar da duyarsız olmayın. Sorun kimde? Yenipazar Belediyesi ve Aydın Büyükşehir Belediye ekipleri her gün belirli bölgelerde temizlik yapıyor. Burada bir problem yok. Ha, eksik yerler kalıyordur bilemem. Ama gel gelelim çöpler de havadan uçmuyor Yenipazar’a. Yenipazar halkını da uyarıyorum. Geleceğimiz için şehrimizi temiz tutmalıyız. Her mahalleye günde 2 defa ya da 1 defa çöp kamyonu geliyor. Atın kamyona gitsin çöplerinizi. Çok çöpünüz vardır, araçla ya da traktörle çevreye zarar vermeyecek bir yere atın. Geri dönüşümlü çöplerinizi ayırın mesela. Şişe, kutu, pil…  Gençlerimizi ve çocuklarımızı bilinçleştirelim… “Ağaç yaşken eğilir” atasözünden de yola çıkarak derim ki, çocuklarınızı şimdiden temizliği öğretin özellikle de çevre temizliğini. Söyleyin, anlatın, anlattırın. Çocuklarınıza küçükken bu durumu öğretin ki, onlar da kendi çocuklarına anlatsınlar ve daha temiz Yenipazar olsun gelecekte.  Sadece Yenipazar da mı? Hayır, Yenipazar’ın çoğu mahallesinde var bu çevre kirliliği. Hayvan ahırlarından çıkan kötü kokular, mahalleliyi rahatsız ediyor. Mahalleli çekinerek bu durumu Çevre Bakanlığı’na ya da ilçe belediyesine belirtemiyor. Çok yakında bir mahallede bu olayı deşifre edeceğim. Durumu gün yüzüne çıkartacağım, bilginize.  Daha çok yazmak isterim fakat, başta da söylediğim gibi “Bu şekilde gündeme gelmesini istemiyorum” o yüzden kötü şeyler yaşatmayın Yenipazar’ıma…