Güneşten, ne kadar batarsan bat, tekrar doğacağını öğrendim. Hayatta başınıza gelen her şeyi kontrol edemezsiniz. Ama başınıza gelenlerin sizi büyütmesine izin verebilirsiniz. Karanlık bir odada kaldığınızda “Ah karanlık” derseniz karanlık yok olur mu? Oysa küçücük bir kibritin devasa kıvılcımı yok edecektir karanlığı ve tekrar yürüyeceğiniz yeniden doğacağınız yolu açacaktır size.
Ay gibi tüm evrelerden geçip dalgalanıp, tıpkı Güneş gibi batıp yeniden doğacaksınız. Güneş, karanlığı yok etmek için yanmayı seçti, oysa sen sadece bir kibrit tanesi ile bulacaksın aydınlığı. Karanlığı karanlıkla yok edemezsin. Küçücük bir ışık kocaman karanlığı yener. Orası battığın yer aynı zamanda doğacağın yer. İlk doğumunu kaderselleştirebilirsin lakin ikinci doğumun senin elinde. Tüm yaşanmışlığının içerisinde yeniden doğmak yeniden bulmak ve yeniden yaşamak için ışığı bulmalısın.
Doğmalısın, yürümelisin yeniden tanımalısın her şeyi ve yeniden sevmelisin çoğu şeyi. Görmeli hissetmeli anlamalısın tüm öğreteciği. İkinci doğumun senin doğurduğun sen. Uzunca görülmüş bir rüya gibi müdahale edemediğin bir hayatında geride kalmasını ve doğumun ile rüyanın içinden uyanmışlığını getirecek sana. Her sonun yanında bir başlangıç vardır aslında. O başlaman için bekleyen sebepleri bul ve başla. Yine yeniden başla hayata,ışığı kendin yarat bu defa...