Alışılmışın dışında bir seçim öncesi süreci yaşıyoruz. Millete adalet getireceğini vadeden siyasi partilerimiz, ne yazık ki kendi içinde adaleti sağlayamıyor. 1 haftadır, Türkiye siyasi partilerin yaptığı yanlış listeleri tartışıyor. Ortalık, partilerinden istifa edenlerle doldu. Genel merkezlerini FIRILDAK deyip, partililer toplu olarak istifa ediyorlar.  Parti genel merkezlerini menfaat çeteleri benzetmesi yapıyorlar. İl başkanlığı görevinden istifa ediyorlar. PARTİLERİNİN yanlışlarını eleştirdiği için genel merkezce il başkanlıklarından alınanları mı ararsın.. Ne ararsanız, hepsi de var.  Görüyoruz ki.. Siyaset tabanda yapılmıyor. Tepede tek elden, genel başkanlarca yürütülüyor. İşi tepede bitiren partililer, milletvekili listelerinde istediği yere oturuyor. Yani, partilerde tam anlamıyla, “VARSA PARAN, CÜMLE ALEM KULUN. YOKSA PARAN CEHENNEMDİR YOLUN” dönemi yaşanıyor. ** MİLLETİN ADALETİNİ NASIL SAĞLAYACAKLAR? Kendi içinde, adaleti sağlayamayan siyasi partiler, nasıl MİLLETİN ADALETİNİ SAĞLAYACAK? Aydın’da bu adaletsizlikten nasibini alan illerden biri oldu. Nazilli üvey evlat muamelesi gördü. AK Parti’de iki dönem İl Başkanlığı yapılan ÖMER ÖZMEN listenin ancak üçüncü sırasına kondu. AK Parti’nin oy deposu kabul edilen, Aydın’ın doğu bölgesinde 300 bin nüfusu olan Nazilli AK Parti İlçe Başkanı, partisine verdiği 15 yıllık hizmetin arkasından genel merkezce istifa et dendi. Ancak, listenin 4. Sırasına kondu.  4 dönem Pamukörende, yaklaşık 2 dönem de Kuyucak’ta başarılı belediye başkanlığı yapan METİN ERTÜRK genel merkez tarafından milletvekili olması için yeşil ışık yakıldı.  Başkanlıktan istifa ettirildi. Ancak listeye bile alınmadı. Bu millete dayatma değil mi?  Aydın’da siyaset yapmayan, Genel Merkez’den SEDA SARIBAŞ tepeden listenin ikinci sırasına oturdu. Bunun adı adalet mi? CHP’de Aydın’da aynı talihsizliği yaşıyor. 2 dönem Aydın İl Başkanlığı yapan, Nazillili Eczacı ALİ ÇANKIR'a aday ol dendi. İl başkanlığından ayrıldı. Sonuç ortada. Ne oldu? Sayın Çankır da listede yer alamadı.  Yine, Aydın İYİ PARTİ'de adayları ön seçime soktular. Nazilli’den hiçbir aday seçilecek yerde yerini alamadı. Kontenjandan sayın Meral AKŞENER’in danışmanı geldi listenin başına oturdu Bunların adı parti kumpası. Partilerde, genel merkez saltanatı yaşanıyor. Soruyorum. “ADALET BU UYGULAMALARIN NERESİNDE?”  Adeta, milletin aklı ile alay ediliyor. Vatandaşın tepkileri yerinde değil mi? Adeta milletle alay ediliyor. Ben olayı siyasi açıdan bakmıyorum. Nazilli’nin menfaati açısından bakıyorum. Yapılan haksızlığa isyan ediyorum.  Nazilli'nin hakkını kim koruyacak? Nazilli hep böyle ihmal mi edilecek? Nazilli bugüne kadar hep böyle kaybetti. Kaybetmeye de devam ediyor.  Bizler içeride birbirimizi yemeye devam ediyoruz. Yazık çok yazık ** YETER, MİLLETİ DAHA FAZLA AYRIŞTIRMAYIN! “Kendi başını yapamayan, gelin başı yaparmış” özlü sözünü hepimiz biliriz.  Bizler Hak, Adalet ve Hukukun en iyi uygulandığı rejimin, demokrasi olduğunu öğrenmiştik. Ama biz demokrasiyi oynarken cacık, maydanoz yaptık. Uçkurunu çözdük değerlerine dokunduk, bozduk ta bozduk Siyaseti sorun çözme sanatı olmaktan çıkardık. Hak hukuku çiğneme, yolsuzluğa giden ana yol haline getirdik.  Aldatma, bilgi kirliliği, algı yaratma haline dönüştürdük. Milletin aklıyla alay etme haline dönüştürdük. Su seçim sürecinde düştüğümüz duruma bir bakın. Yalan talan her yerde kol geziyor. Bilgi kirliliği zirve yaptı. Aynı ülkenin insanları olarak ayrıştık ta ayrıştık.  Birbirimize kin öfke ile bakar olduk. Asgari müşterekte bile bir araya gelemez duruma gelemiyoruz.  Yeniden Refah Partisi Samsun İl Başkanı partisiyle ilgili şok açıklamalar yaptı. Partisinin Genel Başkanına ağır suçlamalarda bulundu. Genel başkanına “FIRILDAK” dedi ve istifa etti.  Partiyi sattılar suçlamasında bulundu. Partinin yüzde 65’inin Cumhur İttifakı’na katılmadığını söyledi.  Yeniden Refah Partisi’nde toplu istifalar yaşandı. Ordu AK Parti İl Başkanı, genel merkezi suçlayıp, milletvekili listesinin değişmesini istedi. 24 saat geçmeden görevden alındı. İYİ PARTİ Nazilli teşkilatı, isyanları oynuyor. Nazilli’ye üvey evlat muamelesi yapıldı diye ayağa kaktı. Bu gelişmeler demokrasimiz adına için alarm çanları olarak kabul ediyorum. Adalet ve hukuk isteyen siyasi partiler bile hak, hukuk çiğneyen merkezleri oldu. Yardımlaşma derneklerinden olan, KIZILAY’da yolsuzluk iddiaları, çadır satışları millette güven kaybı yarattı. Milletin Kızılay’a desteği azaldı. Kan bağışları yapılmaz oldu. Çok kötü bir durum.  Birçok ameliyat yapılamaz durumda açıklamaları çok vahim bir durum  SAYIN SİYASİLER, BU ÜLKEYİ BU DURUMA SİZ GETİRDİNİZ.. SİZ ÇÖZÜNÜZ. ** SADECE ÖLÜYÜ DİRİLTEMİYORLAR! Hiç bir seçim öncesi, bu kadar olasılıklar konuşulmadı yazılmadı. “Dilin kemiği yok” sözü bu zamanda çok doğru bir söz. Herkes her şeyi konuşabiliyor.  Olasılıkların arkası kesilmiyor? Şu insanoğlunun beyni ne kadar da zengin ve üretken.  Seçim sonuçlarında olasılıkların içinde konuşulmayan sadece, “ÖLÜNÜN DİRİLEBİLECEĞİ”. Çok şükür onu şimdilik iddia eden yok. Muharrem İnce’nin adaylıkta ısrarı, Cumhurbaşkanlık Seçimini 2. Tura taşımış. Bu kesinmiş.  Anket ağa babaları öyle diyor. Televizyonda konuşanlar, gazete yazarları hepsi de sanki MÜNECCİM. Milletin nereye oy vereceğini iyi biliyorlar. Kimin nereye oy vereceğini, kimin kime oy vermeyeceğini konuşuyor da konuşuyor. Yazıyor da yazıyorlar. Kimine göre İnce’nin oyu yüzde yirmi beşin üstünde, kimine göre yüzde beşlerde, ikilerde. Hatta sayın İnce, ilk tur sonucunda Cumhurbaşkanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan ile en Fazla oyu alıp 2’nci tura kalıyor. Bunlardan sonra neler oluyor neler. 6’lı masa, Muharrem İnce’nin etrafında ittifak yapıyor ve 7’li MASA oluyor. Sayın Kılıçdaroğlu, bu durum karşısında “Millet iradesi böyle istedi. Ne yapalım. İmamoğlu gibi, Sayın İnce de benim evladım. Ben 12 yıllık CHP liderliğimde yenilmeye alışmış bir liderim. Millet iradesi her şeyin üstünde derim, milletim bu kararı verdiyse, bende İnce’yi Cumhurbaşkanı yapmaya çalışırım” diyeceğini söylüyor.  Hayal dünyamız ne kadarda zengin. Olasılık ya bunlar. Sadece ölü dirilemeyeceğine göre, neden olmasın? Diyoruz. “OLMAYACAK DUAYA, ÂMİN DEMEYİ” NE KADARDA SEVİYORUZ.  Rahmetli babam, “MA'Lİ HÜLYA BİR TOHUMDUR,EKTİM AMMA BİTMEDİ.. ŞU ZÜĞÜRTLÜK BAŞA BELA, KOVDUM AMMA GİTMEDİ..” derdi de ne kadarda haklıymış. ** SÖYLEDİĞİNE KENDİSİ İNANIYOR MU? İki dönem Nazilli Belediye Başkanlığı yapmış HALUK ALICIK, siyasette genç yaşında nadasa çekildi ve bekliyor. Hayatından oldukça memnun. MHP treninden inip, tekrar trene binmesi ona çok şey kaybettirdi.  Aydın İl başkanlığına gelmesi, seçim kaybettirdiği Sayın Deniz Depboylu istediği için oldu.  Kendisi de, Depboylu’ya destek vermedi, milletvekilliğine mani oldu gözüyle bakıldı. Kamuoyunda, bu hatasını telafi etmesi için Aydın İl Başkanlığına getirildi yorumları yapıldı. MHP’nin son kurultayında, Sayın Deniz Depboylu, Merkez Karar Yönetime seçildi.  Sanırım Burak Pehlivan’da yedek listenin ilk sıralarında yer almıştı.  Sayın Alıcık, il başkanlığı sürecinde MHP’ye ne kazandırdı ne kaybettirdi yorumuna girmeyeceğim.  Alıcık, görevi süresinde Cumhur İttifakının nimetlerinden tabi ki faydalandı. Partisi adına, çok iş takibi yaptı. 2018 yılında yapılan Milletvekili seçimlerinde partisi MHP, Aydın’da yüzde 8.1 oy oranı ile 59.207 oy almış, milletvekili çıkaramamıştı. O seçimlerde, HDP de Yüzde 9.4 oy oranı ile 68.500 oy almış o da milletvekili çıkaramamıştı. 2018 seçimlerinde kullanılan geçerli oy 731.00’di. Yani Aydın’da yaklaşık her 85 bin oy bir milletvekili çıkardı.  Haluk Alıcık’ın 14 Mayıs seçimlerinde listenin ilk sırasında Deniz Depboylu’nun yer almasını istediği iddia edildi ve bunu da sağladı.  Burak Pehlivan’ı karşısına almamak için Aydın’dan iki milletvekili çıkaracaklarını iddia ediyor. Bana göre Sayın Alıcık, olmayacak duaya AMİN diyor.  Sayın Burak Pehlivan’la ilişkisini sıcak tutmak, tepkisini almamak için böyle açıklama yaptı. Çok merak ediyorum ALICIK’IN bu iddiasının gerçekleşeceğine ne kadar inanıyor  Bu iddianın gerçekleşmesi için MHP’nin 2018’de aldığı 59.000 oyun yüzde 300 artışla 170.000’e ulaşması gerekiyor. SAYIN ALICIK, İL BAŞKANI OLARAK BUNU NASIL SAĞLAYACAK GÖRECEĞİZ. ** İSİMLERİ, SİYASETİ KARIŞTIRDI! 14 Mayıs seçim sürecinde, Aydın’ın özellikle doğu bölgesinde AHMET ERTÜRK ve ERHAN ALGAN isimleri siyaset arenasını dalgalandırdı.  Aydın siyasetinde öne çıkan bu iki isimden Ahmet Ertürk bilindiği gibi 2 dönem AK Parti’den Aydın Milletvekilliği yapmış, Kuyucak/Pamukörenli Ertürk ailesinden bir isim. Diğer Ahmet Ertürk ise İYİ Partili ve Aydınlı bir isim.  İYİ Parti’nin ikinci sıra milletvekili adayı. Yani değişik iki kimlik. AK Parti önceki dönem Milletvekillerinden Ahmet Ertürk’e çok telefon açılıp niye AK Parti’den ayrıldın sorusu sorulmuş.  Sayın Ertürk’te bunu karşısındakilere izah etmekten çok yorulmuş.  Yine Erhan Algan isimleri de birbiriyle çok karıştırılmış. Ama Alganlar aynı sülaleden. Bozdoğanlılar ve birbiriyle akraba, kardeş torunları. Millet İttifakı’ndan olsa da partileri ayrı. Eczacı Erhan Algan, CHP’li ve geçmiş dönemlerde Nazilli Belediye Başkanlığına aday adayı olmuş bir isim. Doktor Feti Algan’ın oğlu. Diğer İYİ Parti milletvekili 3. Sıra adayı Ergan Algan ise Bozdoğan’da İlçe Başkanlığı yaptı. Türk Silahlı Kuvvetleri’nden emekli asker. Askeri öğretmen.  Siyasette çok konuşulan, tartışılan bu iki ismin birbirinden farklı olduğunu da buradan tekrar açıklamış olalım.