Geçen gün sosyal medya hesabımda dolaşırken, çok kıymet verdiğim bir camii hocamızın paylaşımına rastladım. Bu paylaşım, oldukça dikkatimi çekti. Sebebi ise, bazı manevi değerlerin ticari kazanç kapısına dönüşmüş olmasından kaynaklanıyordu. Sık sık “Eskiden şöyleydi, böyleydi” deriz ya, bu da ona benzer bir konuydu.

Eskiden mahallede bir kişi vefat ettiğinde, annem evde televizyon izlememize izin vermezdi ve cenaze evine yemek götürülürdü. Şimdi ise, cenazelerde "Pide Ayran" modası nereden çıktı bilinmez, ama şu bir gerçektir: Cenaze sahibi acısına mı yanacak, gerekli defin işleriyle mi uğraşacak, yoksa cenazeye gelenlere yemek hazırlama derdine mi düşecek?

Eskiden, bir cenaze olduğunda, komşular üç gün boyunca cenaze evine yemek taşırdı. Bu süre zarfında cenaze evinde yemek pişmezdi. Misafirler aç gönderilmemeliydi. Cenaze sahibinin yakın akrabaları ve yerli dostları bu görevi yerine getirmeliydi. Bizim çocukluğumuzda bu böyleydi.

Bu adet, toplum tarafından benimsenmiş, ancak yanlış bir uygulamadır. Cenazeleri, karnı acıkanların ya cenaze evinde ya da mezarlık etrafında karnını doyurduğu bir yer haline getirmemek gerekir. Belki birçok kişi, cenaze sahibi olarak bunu yapıyor. Ancak o anda, yukarıda bahsettiğim gibi düşünemiyor insan. Sanki cenazeye gelen herkesi doyurmak ve mutlu etmek zorundaymışsınız gibi geliyor. İnsan, sanki iki saat önce annesini, babasını veya yakınını toprağa vermemiş gibi misafir ağırlamak zorunda hissediyor. Cenaze anında bunları düşünmek zor oluyor.

Bu konular camilerde imamlar, vaizler, müftüler tarafından açıkça dile getirilmeli. Bahse konu olan Yalçın hocamın paylaşımı şu şekildedir:

Soru: Mezarlıklarda dağıtılan pidelerin dindeki hükmü nedir?

Cevap: Cenaze sahiplerinin üç gün içerisinde başkalarına yemek ikram etmesi tahrimen mekruhtur, yani günahtır. O yemeklerden, pidelerden yemek de yine tahrimen mekruh olacaktır, azabı hak eden bir günah olacaktır. Peygamber Efendimiz Sallallahu Aleyhi Vesellem’in emri, cenaze evinden üç gün boyunca yemek çıkmaması, oraya yemek götürülmesidir. O halde cenaze sahiplerinin dağıttığı pidelerden yememeliyiz. Bu çirkin bid'ate ve günaha ortak olmamalıyız. Ancak cenaze evi dağıtmayıp, komşular ve akrabalar dağıtıyorsa o yemek caiz olur, çünkü bu durumda cenaze evinden yemek çıkmamış olur. (Diyanet İşleri Yüksek Kurulu, İsmail Hünellice ve birçok Ehl-i Sünnet âlimi bu şekilde görüş beyan etmektedir.)

Birçok yerde, “Çayım açık olsun” diyeni duydum... Bu alışkanlık mutlaka önlenmeli.