Aydın’ın Didim ilçesinde çalışmalarını sürdüren DİHAD’tan sokak hayvanlarıyla ilgili yasaya tepki geldi. Yasanın meclise sunulmasıyla birlikte DİHAD üyeleri bir araya gelerek açıklama yaptı. Dernek binasında gerçekleştirilen açıklamada DİHAD Başkanı Bilal Süren, şu ifadeleri kullandı: “Didim’de hiçbir sokak canlısını katletmeyeceğiz. Katlettirmeyeceğiz.” dedi.
DİHAD Başkanı Bilal Süren tarafından yapılan basın açıklamasında “Bu alan afet anı için kurulan bir alandı. Deprem, yangın herhangi bir afet için kurtardıklarımızın canlarını buraya getirip bakımlarını üstlenmek için kurulan bir alandır. Bu yasa da bizler için bir afet yasasıdır. Dolayısıyla biz Didim yerelinde bu katliam yasasına karşı hazırlıklı olduğumuzu sizlerle birlikte tüm kamuoyuna göstermek için aslında bu araya geldik. Alanımız tam olarak bitmiş değil. Ancak olası bu yasanın önümüzdeki günlerde meclisine geçmesi durumunda biz burada olanlar şu sözü veriyoruz. Didim'de var olan, Didim'de yaşayan hiçbir sokak canını katletmeyeceğiz. Ne pahasına olursa olsun Didim'den bir tek sokak canını ötenazi diyorlar ama ötenazi değildir bu. Bu yasada katlettirmeyeceğiz. Ölümüne göz yummayacağız.
Sokak hayvanları adına, hükümet diyor ki ötenazi. Ötenazin anlamını dahi bilmiyor. Bu kendini bilmez, sokak hayvanları adına söz sahibi olduğunu söyleyen kişiler. Ötenazin kişinin öz iradesiyle yaşamına son verme hakkını kullanmasıdır. Sokak hayvanlarının ötenazi tırnak içerisinden kararı alırken kim neye dayanarak bu kararı alabiliyor?”
“BU YASA KATLİAM YASASI”
Süren, açıklamasını şöyle sürdürdü: “Hangi hayvan yaşayan, sağlıklı olan hayvan benim yaşama son ver diyebilecek. Mümkün değil. Dolayısıyla yumuşattıkları uyutma ya da ötenazi kararı değildir bu. Bu yasa katliam yasasıdır. Bu yasa ölüm yasasıdır. Bu yasa vahşettir. Kimse karşımıza çıkıp da aklımızla oynamasın. Ötenazi, uyutma kavramları kullanmasın. Bu ölüm yasası mecliste geçmeyeceğini umut ediyoruz. Ancak meclisten geçerse de Türkiye'nin karışacağını düşünüyoruz. Çünkü yaşam hakkını savunan milyonlarız. Hayvan hakları savunanlarını küçük görüyorlar. Azınlık görüyorlar. Ancak bilmiyorlar ki birimiz on eder. Birimiz yüz eder. Hiçbir canı hiçbir canı katliamcılara teslim etmeyeceğiz. Ölümlerine müsaade etmeyeceğiz.”
“BİRKAÇ YIL SOKAKLARDA HAYVAN GÖREMEYECEKSİNİZ”
Süren açıklamasına şöyle devam etti: “Yerel idareciler sorumluluklarından kaçtılar. Merkezi iktidar 22 yıldır bu ülkeyi yönetiyor. 22 yıldır çözemedi sorunun ölüm yasasıyla çözeceğini iddia ediyor. Çözemezsiniz. Ölüm yasalarıyla çözemezsiniz. Bu sorunu halledemezsiniz. 22 yıldır öldürüyorsunuz zaten. Çözdünüz mü? Hayır. Hala sokaklarda yüzlerce, binlerce, milyonlarca sokak canı var. Hala trafik kazalarına kurban gidiyorlar. Hala zehirlemelerine kurban gidiyorlar. Hala şiddete maruz kalıyorlar. Hala tecavüze maruz kalıyorlar. 22 yıldır neredeydiniz? Sorumluluklarınızdan kaçtınız. Merkezi ve yerel iktidarlar sorumluluklarından kaçtılar. Ayrılan bütçelerden milyonlar aldılar. Ancak sokak hayvanları yerine kullanmadılar. Yöntem basit. Kısırlaştıracaksın. Aşılatacaksın. Yerinde yaşatacaksın. Bu üç unsuru yapmadığın sürece zehirlesen de, katletsen de sorunu çözemezsin. Kısa vadede belki sorun çözülür gibi gözüküyor. Birkaç yıl sokaklarda hayvan göremeyeceksiniz. Ancak maksimum üç yıl sonra bugünkü popülasyonu yine yakalar sokaklar. Çünkü kısırlaştırmayacak. Çünkü yine aşılatmayacak. Çünkü popülasyon kontrol altına alınmayacak.”
Süren açıklamasını şu sözlerle tamamladı: “İstediğin katliam yasasını çıkar, sorun devam eder. Bu coğrafya çok katliamlar gördü. Uzak bir tarihtir ancak yakın tarihte çok vahşi katliamlar yaşadı bu coğrafyada. Sorun çözüldü mü? Hayır. Hala sokakta Binlerce ihtiyaç sahibi hayvanlar var. Deniliyor ki sokaklar hayvanların doğal yaşam alanı. Değil arkadaşlar. Sokaklar hayvanların doğal yaşam alanları değil. Onları kültürleştirdik. Onları insan türüne bağlı hale getirdik. İnsan türü mama verirse karnı doyar. İnsan türü tedavi ederse sağlıklı yaşar. İnsan türüne bu kadar bağlı hale gelmiş bu hayvanları barınaklara tıkayamazsın. Barınaklar çözüm değil. Ölüm kamplarıdır. Bu yasayı meclise getirmek, meclise geçirmek çözüm olmayacaktır. Bir yasak çıkarmadan öncesine altyapını hazırlayacaksın. Barınakları alırız diyorsun. Kaç tane sağlıklı barınak var ülkede? Binlerce ilçenin hala barınakları yok. Büyükşehirlerin hala altyapısı hazır değil. Dolayısıyla bizler, tedavi edeceğiz, kısırlaştıracağız, yuva bulacağız.”