Dönemin Selçuklu Hükümdarı, güç bela Mevlana’dan bir randevu alır ve Hünkarı ziyaret eder. Sultan, sohbetin bir yerinde Mevlana’ya bir soru sorar. “Ben Selçuklu Sultanıyım ve bana “Hünkarım” diye hitap ederler. Duyduğum ve gördüğüm kadarı ile sana da “Hünkarım” diyorlar. “Farkımız nerededir?” Mevlana, o büyüklüğüne yakışan enginlik ile cevap verir. “Evet doğrudur. İkimize de Hünkâr diyorlar. Farkımız şuradadır; “Sen ki; bu toprakların Sultanı Hünkâr’ısın. Lakin, senin bu saltanatın öldüğün gün biter, benim saltanatım ise öldüğüm gün başlar” Sözdeki ihtişam, anlamda ki realite, muazzam hakikaten. Zira; Dönemin Selçuklu Sultanın kim olduğunu bilemiyoruz. Ama Hünkar öyle bir saltanata boy vermiş ki; cihanda bilmeyen duymayan kalmamış.

“İNSANI VARLIKTA DENE”

Mevlana’dan devam edelim. “İnsan; varlıkta belli olur” diyor hünkar. Buradaki “varlığı” sadece paraya indirgemeyin hemen. Para pul dahil, mevkii makam, şan şöhret, kısaca her türlü zenginliktir kastedilen. Sözün ölümsüzlüğünü, yaşamımız boyunca çoğu kere tecrübe etmişizdir her birimiz. Falanca çok değişti, filanca eskiden böyle değildi diye söyledik işittik hep. Çünkü varlık “GÜÇ” demekti. Güç ise maalesef zehirlerdi, “olgunlaşmamış insanı”. Bu zehrin panzehri elbette vardır ve şüphesiz “Emanet” bilincidir. Verilen hiçbir şeyin bize ait olmadığını, gelmiş ise gideceğini, başlayanın biteceğini, hasılı kelam; paranın, şanın, şöhretin, makamın, mevkiinin, rütbenin, unvanın her şeyin bir “Emanet” olduğu ve “kalıcı olmadığı” idrakine varabilirsek bu zehirden birazcık da olsa arınabiliriz belki.

Paragraf sorularında hep çıkardı karşımıza “parçada anlatılmak istenen nedir”, veya söz yazarlarına, şairlere sorarlar ya “bu eseri kimin için yaptınız, bu sözler kime yazıldı”… Merhum Abdürrahim KARAKOÇ’a MİHRİBAN’ı sorduklarında; “Ben bir gazeteye şiirlerimi yollardım, herkes şiir diye okurdu ama Mihriban’a mektuplardı onlar”. diye cevaplar. “Konuyu bir yere bağla artık Ozan” dediğinizi duyar gibiyim. Bu sefer bağlamayalım, bırakalım biraz dağınık kalsın, herkes kendi mektubunu okusun halince…

SEVGİ VE MUHABBETLE…