Çocukluğundan beri çobanlığın içinde olan Emine Nine, evlendikten sonra da çobanlıktan vazgeçmedi. Mehmet Bindağ'la 46 yıldır evli olan 3 çocuk annesi Emine Teyze, dağ bayır güttüğü hayvanlarına karşı neşe içinde ve sevgi diliyle konuşmasıyla kendisine hayran bırakıyor. Kuyucak'ın yaylalarının doğal güzelliğinde hayvanların çan sesleri ile Emine Teyzenin şiveli konuşmaları birbirine karışıyor. Yörük kültürünü yaşatan aile görenleri hayata dair umutlandırıyor.
"GELİVERİN KIZIM GELİVERİN BAKAM"
Zaman zaman evinden kilometrelerce uzaklaşarak hayvanlarını otlatan Emine Teyze, " 65 yaşındayım. Evlenmeden önce baba evinde de hayvancıydım. Evlendikten sonra da devam ettim. Seviyorum. İçimizden gelen birşey. Yazın sıcağı, kışın soğuğu var. Bazen yakın bazen uzak gidiliyor. Elbette zorlukları oluyor ama sevdiğimiz için kolaylaşıyor" dedi.
Hayvanlara nasıl seslendiğini sorusunu yanıtlayan Bindağ, "Gel, geliverin, gel, geliverin. Gülistan geliver. Gülistan. Garip var. Dudu gel. Osman gel. Küçük gelin gel. Geliverin kızım geliverin bakam. Kübra gel. İsmet gel. Geliver oğlum. Sultan gel. Arap Ali geliver oğlum. Mustafa Ali gel. Geliverin kızım geliverin" şeklinde konuştu.
"İSİMLERİYLE SESLENİNCE GELİYORLAR"
Aşağı yukarı hepsinin ismi olduğunu ifade eden Bindağ, "Ayırt ediyorum hepsini. Hangisi hangisi biliyorum. Ceylan var, Yasemin var. Boncuk var. Fatmagül var. Hasan var. Hamdi var. Filiz var. Savaş var. Zeynep var. İsimleriyle sesleniyorum. Aklıma gelen isimleri koyuyorum. Şimdi sıra çocukların ismine geldi. Yeni doğan ikizlere çocuklarımın isimlerini koydum. Satarken ayrılmak zor oluyor tabii. Satmasına kıyamıyorum. Hem sevdiğim için isim koyuyorum hem de isimleriyle ünlediğin zaman geliyorlar. Ondan koyuyoruz işte.
Seviyorum, içimizden gelen birşey. Gece gündüz onlarlayız. Yazın sıcağı, kışın soğuğu var. Ama severek yapıyoruz. Bazen kaybediveriyorsun, bazen uzağa kaçıyor" dedi.