Aydın'ın Karacasu ilçesi Karacaören ve Ataköy Mahalleleri ile Denizli ili, Sarayköy ilçesi, Yeşilyurt ve Hisar Mahalleleri ve Babadağ ilçesi, Karadağ ve Kıranyer Mahalleleri Mevkii’nde kurulması planlanan “Hacıhıdırlar Rüzgar Enerji Santrali (RES) ve Mobil Kırma Eleme Tesisi (15 Türbin-82,5 MWm/45 MWe (Patlatmalı)) Projesinin yapımı başladı. Ataköy sınırları içerisinde ağaç kesimi ve yol açma çalışmaları başlarken şalt sahasının yapımına da başlandığı öğrenildi.
PROJEYE VATANDAŞLAR KARŞI ÇIKIYOR
İlk olarak 3 yıl önce arazilerine kendilerinden habersiz şerh konulmasıyla neye uğradıklarını şaşıran köylüler projeyi imece usulü dayanışma sergileyerek yargıya taşıdı. ÇED raporuna itiraz eden köylülerin bu çabası sonuç bulmuş ve mahkeme bilirkişi raporuna da dayanarak ÇED raporunu iptal etti. Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı ile şirketin bu karara karşı açtığı yürütmeyi durdurma talebi Danıştay'dan red cevabı aldı. Buna karşın Cumhurbaşkanı kararnamesiyle tarım arazilerinin RES projesi için kamulaştırıldığını söyleyen köylüler yaşananlara isyan etmişti. Aydın Bölge İdare Mahkemesinin verdiği ÇED sürecinde yürütmenin durdurulması ile ilgili köylülerin lehine çıkan karar Danıştay tarafından bozulmuştu.
KAMULAŞTIRMAYA YAPILAN İTİRAZ REDDEDİLDİ
Hacıhıdırlar RES elektrik üretim tesisinin yapımı amacıyla Aydın ve Denizli illerinde bulunan ve karar eki listede kamulaştırma bilgileri yer alan taşınmazların, tapuda Hazine adına tescil edilmek üzere, Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu tarafından, 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 27. maddesi uyarınca acele kamulaştırılmasına ilişkin 25/11/2023 tarihli, 32380 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan 24/11/2023 tarihli, 7875 sayılı Cumhurbaşkanı kararının Aydın İli, Karacasu İlçesi, Ataköy Mahallesi, 192 ada, 99 ve 114 parsel sayılı taşınmazlar yönünden iptali ve yürütmesinin durdurulması istenilmektedir. Yargılama Usulü Kanununun 27. maddesinde öngörülen koşulların bulunmaması nedeniyle yürütmenin durdurulması isteminin reddine, 2577 sayılı Kanunun 20/A maddesinin 2. fıkrasının e bendi uyarınca itiraz yolu kapalı olmak üzere oybirliğiyle karar verildi."
BÖLGEDE SAYISIZ ÜRÜN ÜRETİLİYOR
Aydın'ın Karacasu ilçesi Karacaören ve Ataköy Mahalleleri ile Denizli ili, Sarayköy ilçesi, Yeşilyurt ve Hisar Mahalleleri ve Babadağ ilçesi, Karadağ ve Kıranyer Mahalleleri Mevkii’nde kurulması planlanan “Hacıhıdırlar Rüzgar Enerji Santrali (RES) ve Mobil Kırma Eleme Tesisi (15 Türbin-82,5 MWm/45 MWe (Patlatmalı)) Projesi halkın tepkisini çekmeye devam ediyor. Geçtiğimiz ay projeyi imece usulü dayanışma sergileyerek yargıya taşıyan vatandaşlar, ÇED kararına itiraz etti. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı'nın verdiği ÇED olumlu kararına yönelik iptal davası açıldı. Öte yandan ÇED Raporunda halkın katılmadığı toplantıların halkın katılımıyla yapıldığı şeklinde ibarenin düşülmesi dikkat çekmişti. Ataköy Mahallesinde bin 500 rakımda kiraz, armut, elma, kestane, fındık, tütün, arpa, buğday, fasulye, domates, biber, börülce, karpuz gibi sayısız ürünün susuz bir şekilde üretildiği, küçük baş, büyükbaş hayvancılık ve arıcılığın yapıldığı bölgede rüzgar enerji santralinin kurulmasının planlanması üreticilerin tepkisine neden oldu. Projenin toplamda binlerce parseli etkileyeceği öğrenilirken vatandaşlar kendilerinden habersiz arazilerine şerh konulmasına tepki gösterip tarım arazilerinin etkilenecek olmasından dolayı projeye karşı çıkacaklarını dile getirdi.
PROJENİN OLUMSUZ TARAFLARINI ANLATTI
Projenin doğal yaşama etkilerini Ses Gazetesine anlatan Avukat Akın Yakan şu ifadeleri kullanmıştı:
"15 tane türbin alanı ve bir tane de şaft alanı yerinde görüldü. Bu 15 türbinin dikileceği yerler arasında tarım alanı var, orman alanı var. Rüzgar enerji santralinin temiz enerji olmasının belli şartları var. Bir coğrafyada çok sıkışık bir alanda santrallerin kurulması o dokuya zarar verir. Bu kuşların göç yollarını etkiliyor, tarımsal faaliyeti etkiliyor, orman ekosistemini etkiliyor ve bozuyor. Orman içindeki iklimi etkilediği için ekosistem de bundan etkileniyor. Bunun çok ciddi zararları var. Gürültü yaratıyor. Elektro manyetik etkileri oluyor. Denizli Res'in burada 22 santrali var. Kurulmak istenen 15 santralle birlikte 37 santral oluyor. Bu coğrafyada 37 türbinin olacak olması çok ciddi bir kümülatif etki yaratır" dedi.
TONLARCA TOPRAK TEHDİT ALTINDA
"Proje 5 mahalleyi kapsıyor. Çok geniş bir alana hitap ediyor. 15 tane türbin var burada. Projenin gerçekleştirileceği alan yerleşim yerlerine çok yakın. Türbinin 50 metre yakınında ev var. Yerleşim yerlerine son derece yakın. Tarım alanlarına, ormanlık alanlarına türbin dikilecek bu projeyle. Bu alanın en önemli niteliği birinci sınıf tarım alanı ve sulama alanları içinde ve ormanlık alanların içinde olması. Türbinlerin bulunduğu yerlerde zeytin yoğunluğu da çok fazla. Bölgede çok yoğun bir şekilde hayvancılık yapılıyor. Biz bilirkişilerden ne talep ediyoruz. Projenin inşa aşaması bile buraları olumsuz etkiliyor. Bu hususların irdelenmesini istiyoruz. Henüz daha projenin inşa aşamasında 810 bin 780 ton kazı fazlası malzeme çıkılacak ortaya. Bu kadar bir doku etkilenecek. 90 bin 86 ton sıyrılacak bitkisel tarım toprağı söz konusu burada. Bilirkişilerimizden öncelikle bu hususun değerlendirilmesini talep ediyoruz. Her ne kadar ÇED raporunda sıyrılacak bu bitkisel tarım toprağının belli alanlarda depolanacağına ilişkin bir değerlendirme varsa da bu kadar büyük bir toprağın depo edilmesi ve korunması olanaklı değil. Bu yönüyle 90 bin 86 ton sadece sıyrılmış bitkisel toprak ve 810 bin 780 ton tarım alanı, verimli toprak burada yok olma riskiyle karşı karşıya. Bu hususa dikkat edilmesini talep ediyorum" dedi.
TARIM VE HAYVANCILIK YAPILIYOR
"Buraya gelirken yolları gördük. Bunlar ulaşılabilen yollar. Bir de ulaşılamayan proje kapsamında açılması hedeflenen 17 bin 727 metrekarelik yol söz konusu. Bu sıradan 3 metrelik bir köy yolu da değil. 6 metrelik kenarlarında banketleri bulunan yollar bunlar. Burası 4 bin meyve ağacından oluşan bir dokuya sahip. Ormanlık alanlarda oluşturacağı olumsuzluklar var. Bunlar neler? Sayın bilirkişilerden bu hususlarda değerlendirme talep ediyoruz. Orman içi iklim, oluşturulan RES atıkları ve rüzgar dağılımının orman ekosisteminin üzerindeki olumsuz etkileri irdelenmek durumunda. Maalesef ÇED dosyasında buna ilişkin bir açıklama yok. Bu açılacak yolların vereceği zararın özellikle irdelenmesi gerekiyor. Buradaki iklim değişimi çam balı üretimini son derece olumsuz etkiliyor. Burada küçük baş büyük baş hayvancılık çok yoğun. Arıcılık çok yoğun. Bunlara etkilerinin ne olacağını bilirkişilerden talep ediyoruz. Projenin gerçekleştirileceği alanda bir gürültü riski söz konusu. Bu hem insan hem canlı sağlığı açısından son derece önemli. Bilirkişilerimizden bunu talep ediyoruz. Zeytinciliğin ıslahı ve yabanilerinin aşılatılması kanunu gereği bu alanlara 3 kilometre mesafede hiçbir sanayi tesisi kurulamaz. Kanunun 20. Maddesi buna açıkça hüküm koymuş. Kümülatif etki değerlendirme konusunda da dosyada buna ilişkin hiçbir değerlendirme söz konusu değil. Sadece 15 türbinin değil diğer kurulu haldeki 22 türbinle birlikte kümülatif bir değerlendirmenin yapılması gerekliliği bilirkişilerden talep ediyoruz"