Karacasu'nun en eski ve en renkli mahallelerinden olan Cuma Mahallesinin nüfusu geçmişe göre azaldığı için mahalledeki kahvehane ile birlikte pek çok işletme eski yıllarda kapanmak zorunda kaldı. Mahallenin tek kahvehanesi de faaliyetlerinin geçtiğimiz yıllarda sonlandırırken Ali Kaya'nın muhtar seçilmesinden sonra kahvehane tekrar açıldı. Muhtarın eşi Gülperi Kaya ve aza Burcu Kaba'nın öncülüğünde Perşembe günleri kadınlara özel hizmet vermeye başlayan kahvehanede çaylar içilip sohbet edilerek mahallenin geçmiş günleri yaşatılmaya çalışıyor. Yıllarca erkeklere hizmet veren kahvehaneyi bugün kadınlar yaşatmaya çalışıyor. 1950-60'lı yıllarda 3 kahvehanenin bulunduğu sokakta kadınlar yürümekte zorlandıklarını ifade ederken bugün ise kahvehanede oturup sohbet ederek eski günleri yad ediyor. Genç yaşlı çok sayıda kadın bu hizmetten duyduklarını memnuniyeti dile getiriyor.
"ÇOK MEMNUNUZ"
Duyduğu memnuniyeti dile getiren Müşerref Sayal, "Bu kahvenin geçmişi 100 yıllık vardır. Eski yıllarda burada 3 kahvehane vardı. Şimdi burası kadınlar kahvesi oldu. Muhtar açtı burayı. Güzel oldu. Oturup muhabbet ediyoruz" dedi. Aliye Kaplan ise "Oturuyoruz burada muhabbet ediyoruz. Görmediklerimizi görüyoruz" ifadelerini kullandı.
ESKİ GÜNLERİ ANLATTI
Ayşe Hanım Osan ise, "Babam Ali Ekli geçmişte bu kahveyi çalıştırdı. İki kahvehane daha vardı. Buradan kadınlar geçemezdi bile. Ama seneler geçtikçe azaldı. Burada berber dükkanı vardı, semerci dükkanı vardı. Bakkal vardı. Çok şahane bir yerdi. Ama evlatlarımız dışarı gittikçe, nüfus diğer yakaya doğru kaydıkça memleketin insanı azalmaya başladı. Büyükler de yaşlandı. Burası en son bakkal olmuştu. Sonra tekrar kahve oldu. Epey bir zaman erkekler geldi gitti. Şimdi kadınlar kahvesi oldu. Perşembe akşamları bizlere ayırdılar. Arkadaşlarımızla birlikte çaylarımızı içiyoruz. Mutluyuz" şeklinde konuştu.
"BU MAHALLE KÜLTÜRÜ YAŞASIN"
Osan sözlerini, "Eski günleri anıyoruz ama eski günlerin yerini tutmuyor. Eskiden bu sokaktan geçemezdik. Örtüyle geçerdik. Burada dibek vardı. Cuma namazından çıktıktan sonra buğday dövülürdü. Düğünlere hazırlık yapılırdı. Öyle bir güzellik vardı burada. 1950-1960'lı yıllardan 1970'lere kadar bu şekildeydi. Almanya'ya gurbete gidenler oldu. Okumaya gidenler çoğaldı. Önceden okumak bu kadar çok olmadığı için pidecilik, çömlekçilik yapıyordu evlatlarımız. Buralar kalabalık olan oluyordu ama artık bu azaldı. Şimdi devir değişti, her şey değişti" şeklinde tamamladı.
Fatma Kaplan ise, "Bu mahallenin gülmesini, canlanmasını, farklı faaliyetler yapılmasını istiyoruz" dedi.
"KADINLAR İÇİN BÖYLE BİR AKTİVİTE ÇOK GÜZEL"
Serap Bürelli, "Doğma büyüme Karacasuluyum. Aslında şehir dışında yaşıyorum. Bugün buraya hem komşularımı hem akrabalarımı görmek için geldim. Geçmişten beri süregelen Cuma Mahallesini ruhunun devamının sağlanmasına katkıda bulunmak için geldim. Umarım hep böyle devam eder. Burası daha aktif olur. Ticari olarak da Cuma Mahallesi'nde gelişmeler olur. Biz bunu görmeyi çok istiyoruz. Benim dedem, babam, amcam hep burada oturuyorlardı. Seneler sonra kadınlar için de böyle bir aktivite yapılması hem bizim bir araya gelmemiz açısından hem de burada bir sosyalleşme olması açısından çok güzel ve faydalı oldu. Ben de burada olduğum için çok mutluyum. Çayımızı içtik, sohbetimizi yaptık. Hava da çok güzel. Birlikte olmak çok güzel. O yüzden çok mutluyum. İnşallah devam eder" dedi.
"DEVAMINI GETİRMEK İSTİYORUZ"
Muhtar azası Burcu Kaya, "Hep birlikte geliştirdiğimiz bir fikir. Bir gün olsun, bizim olsun dedik. Bu şekilde açmaya karar verdik. Devam ettirmeye çalışıyoruz. Her Perşembe buradayız. Herkes memnun. Güzel vakit geçiriyoruz. Sohbet ediyoruz. Pastamız, böreğimiz eksik olmuyor" ifadelerini kullandı.