Didim’de aralarında Eğitim İş, Türk Eğitim Sen ve Eğitim Bir-Sen’in yer aldığı 3 sendika, Didim Valiler İlkokulunda görevli bir öğretmene yapılan darp olay sebebiyle İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü önünde basın açıklaması gerçekleştirdi. Ellerinden döviz ve pankartlarla basın açıklaması yapan 3 sendika adına basın açıklamasını Eğitim İş Didim temsilcisi Uğur Komşucu okudu. Komşucu tarafından okunan basın açıklamasında “ Bugün burada bulunmamızın sebebi, ne yazık ki Didim ilçemizin Valiler İlkokulunda görevli bir öğretmenimize yapılan darp olayıdır. Bu acı olay sadece bir meslektaşımıza değil, aslında eğitime, insanlığa ve geleceğimize yapılan bir saldırıdır. Öğretmeni itibarsızlaştıran, toplumdaki yerini ve okuldaki işlevini her fırsatta küçültmeye neden olan uygulamalar öğretmene şiddet vakalarının temelidir. Bugüne dek öğretmene şiddet olaylarında faillerin caydırıcı cezalar almaması da sorunu büyütmektedir. Eğitimci, bir toplumun-inşasında temel taşıdır. Bizler, geleceği inşa eden nesilleri yetiştiren bireyleriz. Ancak, öğretmenlik mesleğinin böylesine kutsal bir görev olmasına rağmen, her geçen gün şiddet vakalarına maruz kalan meslektaşlarımızın sayısı artıyor. Bu kabul edilemez bir durumdur! En ücra köşelerde bile "vatan toprağıdır" diyerek özveriyle görevini yapan, hali hazırda yoksulluk ve işsizlikle boğuşan eğitim neferlerimiz toplumda baş tacı edilmelidir. Sendikalar olarak bu olayların takipçisi olacağımızı ve öğretmenlerimizin hakkını savunmak için her türlü yasal zeminde mücadele edeceğimizi belirtmek istiyorum. Bizler, yalnızca bir meslek grubu değil, toplumun vicdanıyız. Öğretmenlerimize yapılan bu tür saldırılar, sadece bireyleri değil, eğitimi ve geleceğimizi de hedef almaktadır. Milli Eğitim Bakanlığına çağrımızdır. 1. Öğretmenlere yönelik şiddetin önlenmesi için Bakanlık daha etkili yasal düzenlemeler yapmalı, bu tür olaylar yasal yollarla son bulmalıdır. Somut ve kalıcı çözümler derhal hayata geçirilmelidir. 2. Okullarda güvenlik önlemleri artırılmalı, öğretmenlerin çalışma ortamları güvence altına alınmalıdır. 3. Toplumda öğretmenlik mesleğinin saygınlığını artıracak farkındalık kampanyaları düzenlenmelidir. Öğrenci ve veliyi sorgu hakimliği düzeyine çıkaran, öğretmeni sanık koltuğuna düşüren MEB destekli şikayet mekanizmaları kaldırılmalıdır. 4. Atatürk'ün belirttiği üzere "Yeni nesil öğretmenlerin eseri" olacaksa öğretmenlerin güvenliği de sizlerin sorumluluğundadır.
“BU SALDIRI HEPİMİZE YAPILMIŞTIR”
Bizler bu mesleği sevgi ve inançla öğretmene saldık, hak ettiğimiz saygıyı görmek en doğal hakkımızdır. Bir öğretmene saldırı, aslında hepimize yapılan bir saldırıdır. Bu olayların tekrarlanmaması için, hep birlikte, birlik ve dayanışma içinde hareket etmek zorundayız. Bugün burada darp edilen meslektaşımızın yanındayız ve onun mücadelesini kendi mücadelemiz olarak görüyoruz. Öğretmenlere şiddetin olmadığı, huzurlu ve güvenli bir eğitim ortamı için hep birlikte mücadele edeceğimize dair inancımı tekrar vurgulamak istiyorum. Öğretmene vurulan darbe geleceğe vurulan darbedir! Çocuklarımızı emanet ettiğimiz öğretmene şiddeti durdurun.” İfadelerine yer verildi.
Basın açıklamasında ayrıca Türk Eğitim Sen Didim temsilcisi Hüseyin Tunç ve Eğitim Bir Sen Didim temsilcisi Abdi Kaceroğlu’da açıklamalarında olayı kınayarak, bu tür saldırılara karşı tedbir alınmasını istediler.