Önümüzdeki on yılda dünyada 1 derecelik sıcaklık artışı bekleyen bilim insanları, ikinci yılda Dünyanın 1,5 dereceli ısı artışı yaşadığını itiraf etti. Bilim insanları, “Mevcut taahhütler dünyayı 2,5 derecelik küresel sıcaklık artışına götürüyor. Böyle devam ettikçe dünyanın sıcaklığı daha fazla aşırı sıcak hava dalgasına, sellere, kuraklığa ve orman yangınlarına yol açacak şekilde artacak" diyorlar. Karbon emisyonları dünyanın ısınmasını artıracak diyen bir bilim insanı bakın ne diyor; ‘El Nino olarak adlandırılan Pasifik Okyanusu yüzey suları sıcaklığındaki değişkenlikler nedeniyle oluşan, birbirinin zıttı karmaşık hava modellerinin tüm dünyayı farklı şekilde olumsuz etkilediğini, bunun devam edeceğini’ ifade etti.  Gıda üretimi tehdit altında: ‘fiyatlar artacak'  Geri kalmış ülke insanları kitle halinde ölecek. İnsan sağlığından suyun kalitesine kadar her alan tehdit altında  Bu sözler senden benden değil, bilim insanlarından geliyor. BİLİM YEKNOLOJİ İYİ KULLANILMAZSA! Unutmuyorum, 1962 yılında Nazilli Lisesi’nde öğrenciydim. “BİLİM VE TEKNOLOJİ İNSANLIĞA, FAYDAMI YOKSA ZARAR MI GETİRDİ” başlıklı bir münazara yapılmıştı. BUGÜN GİBİ HATIRLIYORUM. Bilim, teknoloji insanlığa zarar getirmiştir tezini savunanlar, iyi hazırlanmışlar münazarayı kazanmışlardı.  Hani siyasette “GÜÇ ZEHİRLENMESİ” sözü var ya işte bilim ve dünya da böyle bir dönemi yaşıyor. 9 milyara yaklaşan dünya nüfusunun sorunlarını “DÜNYA ÇEKEMEZ” hale geldi. Bilim ve Teknoloji, insan zararlarını gideremiyor.  Sonuçta bilim insanlarının söylediği gibi “DÜNYA FELAKETE” gidiyor. Marmara Denizi ne hale geldi, hepimiz gördük. Kimyasal pisliklerden dolayı, macun gibi akan nehirlerimizin can verişini izliyoruz. Kuşadası’nda bile deniz 20 yıl önceki deniz değil.
Devamlı verilen inşaat ruhsatları ile Kuşadası’nın dağı taşı yazlık oldu. Gel gör.. Sitelerde kullanacak yeterli su yok, kimin umurunda. Millet vücudundaki deniz tuzunu atamıyor. Resimdeki evladımız, bu sıkıntıyı kovada duş alarak çözüm getirdi  Yarın ne yapar kimse tahmin bile edemiyor. Gelecek nesillerimize, göz yaşları ile ıslanmış, yaşanmaz bir dünya bırakıyoruz.  Bunu hep aklımızda tutalım. ** ALLAH AŞKINA NELER OLUYOR BİZE? TÜRKİYE, sanki ekonomik bir cinnet dönemi yaşıyor. Kimin ne yaptığı, neden yaptığı bilinmez oldu. Ülkede 25 milyon ruhsatsız silah olduğu iddia ediliyor. Neden millet böyle bir şeye ihtiyaç duyar?  2018 yılından günümüze kadar bulundurma ruhsatı yüzde yüz artmış.  Sayısı 3 milyona yaklaşmış. Size geçen hafta bir ulusal gazete bir günde silahların egemen olduğu olayları sıralamış. Bende size bunu aynen aktarayım. - İşyerine pompalı tüfekle ateş açtı. - Husumetli aileler, birbirine kurşun yağdırdı. - Panelvanı silahla taradılar. - Silahlı bıçaklı 2 grup birbirine girdi. - Sinirlendi, silahla bacağından vurdu. - 3 kardeşi takside silahla taradılar. - Önce tartıştılar, sonra silahla vuruştular. - Ufak bir tartışma ölümle sonuçlandı. - Evinin önünde silahla vuruldu Sanki savaş yaşıyoruz. Milletin psikolojisi bozuldu. Nedeni herkese göre çok değişik. Son 7 ayda silahlı olaylarda, 1.200 kişi hayatını kaybetmiş. Sanki savaştayız.  Allah, sonumuzu hayırlı etsin diyorum. ** YAŞANANLARDAN DERS AL BAŞKAN! Ülkemizde Belediyeler, spor kulüplerimizin bir yerde teminatıdır. 200’e yakın profesyonel kulüplerimizin yüzde 10’una yakınının ismi Belediyespor’dur. Bu kulüplerimiz belediye himayesindedir. İşi bilen, belediye başkanları için, SPOR KULÜPLERİ şehrin gururudur, onurudur. Spordan uzak, işi bilmeyen başkanlar için spor, arapsaçıdır. Külfettir. Belediyenin üzerinde bir kamburdur. 1967 yılından beri Nazillispor 15 yıl Esat Ergüler başkanlığında, 10 yıl Haluk Alıcık’ın belediye başkanlığı döneminde 3 kez ligden düştü, 4 kez de bir üst lige çıktı.  Hiç bugünkü kadar polemik konusu olmadı. Nazillispor, hiç bugünkü kadar olumsuz dönem yaşamadı.  Maalesef beceriksiz ellere düşmedi. Siz ne yapmak istiyorsunuz Sayın Başkan, hala anlamış değilim. Ömrümün en az 60 yılı sporun içinde geçti. Böyle bir durum yaşamadım. İddia ediyorum. Siz de ne yapmak istediğinizi bilmiyorsunuz! Siyasi geleceğinizi kendiniz yok ediyorsunuz. Resmen, ayağınıza sıkıyorsunuz. Spora çok uzak olduğunuzu cümle alem biliyor.  Olabilir ama bu Nazillispor tavrınızı kimse anlayamıyor. İçine sindiremiyor. Bakın Sayın Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Galatasaray kulübünü tebrik ve teşekkür etti. Hiç değilse bundan kendinize ders çıkarın. Bu tebrik, GS kulübünün AK Parti’ye yakınlığından dolayı değil.  GALATASARAY KULÜBÜ YÖNETİCİLERİNİN YÜREKLİLİĞİNE, CESARETİNE, PROJESİNE, SPORA BAKIŞINADIR. Sayın Cumhurbaşkanın bu tebrik mesajı sporumuza, sporcularımıza adeta umut olmuştur. Siz giderde spora uzak olmanıza rağmen, şaibeli insanlardan, ON KURUŞLUK FUTBOLCUYU, BİN KURUŞA ALIRSANIZ, NAZİLLİSPOR BU DURUMA GELİR. Türkiye’de bile yaşanmamış. 75 kişilik yönetim kurarsanız size gülerek sorarlar..  “BAŞKAN SİZ NE YAPMAK İSTİYORSUNUZ” derler. Çünkü neden böyle yaptığınızı kendinizde bilmiyorsunuz. Bugün Nazilli sporun olağanüstü üçüncü kongresi var. Sanırım bu son 8 ayda 4 veya beşinci kongre.  Kendinizi ve Nazilli’yi güldürüyorsunuz başkan. Lütfen, SPOR AYARLANA dönün artık. Nazillispor’u ne satabildin, nede çalışacak yönetimi kurabildin.
Bunlar size, EKSİ ÜSTÜNE EKSİ YAZIYOR.
SAYIN BAŞKAN, şimdi kim size güvenir de yönetime talip olur.
Sayın Başkan, bu oyuna kim gelir? Ligler yaklaşıyor. Yapılacak çok iş var.  TÜRKİYE BU YAPTIKLARINIZA GÜLECEK SAYIN BAŞKAN. BU KRİZİ SİZ YARATTINIZ. BUGÜN GERİ ADIM ATIN FABRİKA AYARLARINA DÖNÜN. Sporseverleri kaynaştırın, çalışacak bir yönetim kurun.
BUNU YAPTIĞINIZI GÖRMEK İSTİYORUM. Nazillispor tüm Nazilli’nin takımı olsun.
Bunu yaparsanız, bu satırlardan sizi kutlayacağım.